Cam Piramit Kongre ve Fuar Merkezi’nde düzenlenen törene kırmızı halı üzerinden geçerek gelen sanatçılara, vatandaşlar sevgi gösterilerinde bulundu. Törenin sunuculuğunu Alman RTL televizyonundan Nazan Eckes yaptı.
Gecede Tuncel Kurtiz, Perran Kutman, Engin Çağlar, Halit Akçatepe, Mehmet Dinler ve dünyaca ünlü sanatçı Rustam Ibragimbekov’a ‘Yaşam Boyu Onur Ödülü’ verildi. Gecede, Rutkay Aziz, “Sanatta Sosyal Sorumluluk”, Suna Selen “Yıldırım Önal Anı”, “Godzilla” lakaplı sinema emekçisi Selahattin Geçgel ise “Emek” ödülü aldı.
Ödülünü Selda Alkor’dan alan Engin Çağlar, 1969’da yönetmen Bilge Olgaç’ın, “Öksüz” filminde rol aldığını belirterek, “Yönetmenin komünist düşüncede olması bana da ödül getirmedi” dedi.
Ertesi yıl Altın Portakal’a “Kınalı Yapıncak” filminin oyuncusu olarak geldiğini, ancak eli boş döndüğünü anlatan Çağlar, sonraki 40 yıl Antalya’ya hiç gelmediğini söyledi. Çağlar, “Benim oynadığım hiçbir filmi Antalya’ya sokmadılar, ta ki 2009 senesinde bu yönetimin işbaşına gelmesiyle. O yıl 60’larda sinemaya başlayan sanatçıları onurlandırdılar. Geçen yıl onur ödülü vermek için, bu yıl da onur ödülü olmak için geldim. Demek ki bu 40 seneyi telafi edeceğiz” dedi.
Çağlar, ödülü “Türk sinemasını Türk insanına sevdiren Yeşilçam döneminin bütün güzel insanlarının anısına” aldığını söyledi.
Gecenin sonunda number1 TV mikrofonlarına konuşan Sinema eleştirmenliğinin duayeni Atilla Dorsay, 48. Altın Portakal ile ilgili ilk eleştiriyi getiren kişi oldu. Açıksözlülüğüyle tanınan Dorsay, Gala çıkışında uzattığımız mikrofona şunları söyledi; “ödül alan arkadaşlarımızın hepsi bunu hakeden insanlardı. buna kimse itiraz edemez. Ancak ben, bir gecede 9 onur ödülü dağıtılmasını doğru bulmuyorum. bir organizasyonda 9 onur ödülü olmaz. en fazla bi kaç tane olmalıydı.”
