Hakan Peker, Dijital Platformlardan Çok Şikayetçi

Hakan Peker, Türkiye Dans Yarışması’nda birincilik tahtına oturup profesyonel olarak dansçılıkla kariyerine başlasa da;
1989’da ‘Bir Efsane’ şarkısıyla müzik dünyasına adım attı. İlk şarkısıyla müzik listelerinin zirvesine oturdu.
Pop müziğin öncülerinden olan sanatçı; yedi yıl aradan sonra ‘Unutuluyor mu Aşklar?’ adlı yeni şarkısıyla sevenleriyle buluştu. Peker;
samimi açıklamalarda bulundu…
– Pop müziğin tarzı çok değişti.
Siz kendinizi bu değişime adapte edebildiniz mi?
O değişime kendimi uyarladım. Yeni albümdeki ‘Unutuluyor mu Aşklar?’ adlı şarkımızda bu değişimi başardık. Bestemizin bir ruhu var ama müzik altyapımızı da bugünün tarzında yaptık.

YENİ ŞARKIMIN SÖZLERİNDE 90’LARIN RUHU VAR

– Ya sözler; giderek yavanlaşmadı mı?
Evet çünkü müziğin ruhu gitti. Oysa ki, ‘Müzik ruhun gıdasıdır’ derler ama müziğin ruhu kalmadı ki gıdası olsun. Yeni şarkımda sözlere 90’ların ruhunu, müzik altyapısına bugünün dinamizmini kattık.
– Geçmişin kalitesinde yeni şarkılar üretememek sizi korkutmuyor mu?
Üretemediğim oldu, belki de o yüzden yedi yıl bekledim.
Bana göre, 2018 benim yılım olacak. Sadece ‘Unutuluyor mu Aşklar?’ değil, tüm albümün beğeni toplayacağını biliyorum. Ama bu son albümüm olacak.
Müziği değil ama albüm yapmayı bırakıyorum.
Çünkü bu işi kendimce en yukarıda bırakmak istiyorum.
– Yapımcı olarak da kendinizin patronusunuz.
Ticari açıdan zorlaştığı için mi albüm çıkarmama kararı aldınız?
Dijital platformlar, hayali tıklanmalar, rüşvetler arttı; biz bunlara alışık değiliz.
Sanal sanatçılar, kendini başarılı sananlar bizleri yoruyor. İnsanlar, eskiden para verip bizlerin albümlerini alıp arabalarına koyuyorlardı ve kasetler bozulana kadar dinliyorlardı.
Şimdi şarkıları internette bedava veriyorsunuz.
Ama ben yeni şarkımın karşılığını sokakta bulabiliyorum, çünkü sanal başarıdan mutlu olacak tipler değiliz. 30 milyon tıklanmaktansa, 3 milyon CD satmak beni çok daha tatmin eder.
– Müzik camiasına önemli isimler kazandırdınız ama neden devamı gelmedi?
Uzunca bir süre yetenek avcılığına devam ettim ama bir yandan da kendi müzik kariyerim vardı. Burak Kut
Demet Akalın, Ali Güven ve Özlem Tekin gibi isimlerin ilk albümlerini Peker Müzik’ten çıkardım. Aynı anda bir sürü starı idare etmek çok da kolay değildi.
– ‘Gün gelecek içimi dökeceğim’ dediğiniz oluyor mu?
Oluyor. Özellikle insanların hakkımdaki konuşmaları beni etkiliyor.
Yedi yıl albüm yapmadım, ‘Hakan Peker bitti’ diyorlar. Ben o dönemde bir şey yapmamıştım ki biteyim.
Şimdi geldim, hadi buyurun abi, şarkım birinci haftasında müzik listelerini zorlamaya başladık.
– Görsel anlamda yıllardır değişmiyorsunuz.
Yaş almak korkutmuyor mu?
Hayır, çünkü yaşımı göstermiyorum.
Yaşım 75 de olabilirdi ama aynaya baktığım zaman 30 yaşında birini görüyorum.
Görsel anlamda çökmek her insanı korkutur.
Yaşlanmak eskimektir, kimse eskimek istemez; yeni iyidir.

KRAL TV’DEN İKİ YIL BOYKOT YEDİM

– Yapımcı olarak “Destek olsaydım daha farklı yerlerde olurdu” dediğiniz kişiler oldu mu?
Hayır, aksine emeğimin çok geçtiği insanlar oldu ve birçoğu şu an star. Geçen gün Yeşim Salkım videomu paylaşmış ve ‘Bu benim vefa borcum’ diye yazmış. Çünkü Yeşim ile Hakan Uzan flört ederken, Cem Uzan; “Yeşim’in albümünü basan olursa, o firmanın klipleri kanalımızda yayınlanmayacak” demiş. O dönem Yeşim’in albümünü çıkardım ve Uzan’dan iki yıl boykot yedim. Daha sonra Hakan Uzan ile evlendiler.
Onlar erdi muradına, ben yedim boykotu.
Yeşim’in klipleri yayınlandı ama benim klipler durdu.

KAMERALAR YÜZÜNDEN FOBİ OLUŞTU

– Evlisiniz, çocuğunuz var. Ama ailenizi görmüyoruz; neden?
Çünkü sanatçı olan benim; eşim, oğlum, gelinim değil.
Özel yaşantımı hiçbir zaman basının önünde yaşamadım. Magazin figürü olan bir sanatçı olmadım, hep işlerimle konuşuldum.
– Magazini sevmediniz mi?
Her şeyimi magazinle paylaşmak bana doğru gelmiyor. Birisinin uzaktan beni kamerayla dikizlemesini sevmiyorum. Mesela bir bardan çıkıp flaşların yüzümde patladığı zaman kendimi suçlu hissettim.
O yüzden bir fobim oluştu.
Bugün bir magazinci çıkıp; “Hakan Peker’i haberlerle biz pompaladık, biz meşhur ettik” diyemez.
Kimseye minnet borcum yok. Çünkü ben kendi tırnaklarımla bir yere geldim.
– Ya çapkınlıklar ne olacak?
Asla çapkın olmadım, evli barklı bir adamım. Tabii yaptığımız işin doğası flörtöz, zaten 10 yıla yakın bekar kaldığım bir dönem oldu.
Özel hayatımın kötü olup işimde de başarılı olduğum bir dönemdi, o zamanlar çapkındım.
– İyi bir eş misiniz?
Bilmiyorum, bunu eşime sorman lazım; hâlâ boşamadığına göre fena değilim galiba. Kendisi de müzik sektörünü iyi biliyor ve bazen “Yeter” dediği anlar oluyor.

KÖTÜ GÜNLERİ GERİDE BIRAKTIK

– Ülkemiz sancılı günler geçirdi. O günleri yaşamak ne hissettirdi?
O dönem röportaj vermiş, “Ülkemde bu kadar sorun varken, müzik yapmak istemiyorum” demiştim. Şehit haberleri alırken; ‘Eller havaya’ diyemezdim.
Ama artık kötü günleri geride bıraktık.

İKİ KEZ ŞÖHRET OLDUM

– Şöhretin büyüsüne kapılıp egonuzu yönetemediğiniz oldu mu hiç?
Olmadı, çünkü ben iki kez şöhret oldum.
İlk 1983’de Hakan Peker Dans Grubu vardı ve tekti; televizyon tek kanalken, Türkiye yeni yıla Hakan Peker’le girdi. Zeki Müren mi çıkacak, İbrahim Tatlıses mi çıkacak derken; ben çıktım. Çok popüler bir dansçıydım ve birinciliklerim vardı, o sükseyi dansçı olarak yaşamıştım. Şarkıcı olarak şöhret olduğumda daha kontrollüydüm ve şöhret sarhoşluğunu atmıştım. Yine de dansa göre şarkıcılık daha kolay…

Haber

İlginizi Çekebilir