Başrollerini Erkan Petekkaya, Cem Uçan, Yetkin Dikinciler, Nur Fettahoğlu, İsmail Filiz ve Namık Rüstemhanlı’nın paylaştığı, yılın en iddialı projesinin galası, Türk sinemasında bir ilke imza attı.
Etrafta ‘Deli’ kostümlü ve makyajlı insanların dolaştığı muhteşem gala, herkesin dikkatini çekti ve yoğun ilgi gördü.
Gösterim öncesi oyuncular, basın mensuplarının karşısına çıktı ve heyecanlarını dile getirdi.
ERKAN PETEKKAYA: ‘BU FİLMDE EMEK VAR’
Basının karşısına oğlu ile el ele çıkan Erkan Petekkaya şunları söyledi:
‘Çok emek harcanan bir film oldu. Bu filmde en çok emeği geçen teknik ekiptir. Öncelikle teknik ekibimize, sonra da oyuncu arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum. Enteresan, değişik bir iş yaptık. Umarım seyirci beğenir ve biz de mutlu oluruz’.
‘DÜNYA STANDARTLARINDA BİR FİLM’
Eşi Gülşah Şahin Uçan ve oğlu Batın Uçan ile aynı projede yer alan Cem Uçan da şunları dedi:
‘Dünya standartlarında bir film çekmeye çalıştık. Elimizden gelenin en iyini yaptık, hatta tabiri caizse kan, ter, gözyaşı ile çektik. Film şimdiye kadar bizim filmimizdi, şu andan itibaren Türkiye’deki 80 milyon ‘deli’nin filmi olacak. Biz filmimizi seyirciye emanet ettik, filmimiz hakettiği karşılığı görürse inşallah bunun devamında yine çok güzel projeler yapmaya devam edeceğiz.’
‘ÖZ KAHRAMANLARIMIZI HATIRLATMAYA ÇALIŞTIK’
İsmail Filiz: ‘Deliler tarihin tozlu sayfalarında kalan bizim gerçek kahramanlarımız… Biz öz kahramanlarımızı tekrar hatırlatmaya ve Türk seyircisiyle buluşturmaya çalıştık’.
Nur Fettahoğlu: ‘Biz iyi bir iş yaptığımıza inanıyoruz görsel bir şölen izleyeceksiniz. Çok heyecanlıyız’.
Yetkin Dikinciler: ‘Adından da anlaşılacağı gibi bu bir delilik. Sinema bir delilik, hikaye anlatmaya çalışmak bir delilik… Şimdi bu tarafın susma vakti. Umuyorum yüreğini koyan bütün ekibin emekleri karşılığını bulur’.
Yönetmenliğini Osman Kaya’nın, senaryosunu Mustafa Burak Doğu, İbrahim Ethem Arslan ve Esra Vesu Özçelik’in yazdığı ‘Deliler Fatih’in Fermanı’, 23 Kasım’da sinemalarda!
Filmin konusu:
15. yüzyılın ortalarında, Fatih Sultan Mehmet’in, Eflak Voyvodalığına “bizzat” tayin ettiği Vlad Tepeş, görevinin ilk yıllarında Osmanlı’ya sadık kalsa da, sonraları bölge halklarına karşı korkunç zalimlikler yapmaya başlar. Fatih Sultan Mehmet, hangi dinden, hangi milletten olursa olsun, insanlara yapılan bu zulme sessiz kalmayacaktır. Önce elçisiyle bir uyarı yollar. Vlad, elçinin sarığını kafasına çiviletip İstanbul’a gönderince Osmanlı Hakanı için sabır taşar, artık Vlad’ın bu zalimliklerine bir son verme vakti gelmiştir.
Fatih, bu zulmün, tez elden bitirilmesi için Baba Sultan’a emir verir. Baba Sultan, “Deliler Birliği”’nin içindeki korkusuz yiğitlerden yedisini, gözü kulağı olan Kuman’la birlikte, Vlad’ın hüküm sürdüğü Targoviçte’ye gönderir. Bu yedi kahraman; Gökkurt, Aşkar, Mübariz, Çebi, Suskun, Kongar ve Adsız’dır.
Deliler, Vlad’ın çetelerinden gizlenerek Vlad’a ulaşmak yerine, doğrudan çetecilerin üzerine giderek, binlerce mazlumun intikamını teker teker almaya kararlıdır. Yolun sonunda ise, tarihe Kazıklı Voyvoda olarak geçen Vlad Tepeş ve ordusu vardır.