Hayvanları Koruma Kanunu’nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, Resmi Gazete’de yayımlandıktan sonra yürürlüğe girecek.

VETERİNERLER UYUTABİLECEK

Bakımevine alınan köpeklerden insan ve hayvanların hayatı ve sağlığı için tehlike teşkil eden ve olumsuz davranışları kontrol edilemeyen, bulaşıcı veya tedavi edilemeyen hastalığı bulunan ya da sahiplenilmesi yasak olanlar veteriner tarafından uyutulabilecek.

REHABİLİTE TESİSLERİNE DÖNÜYOR

Sahipli ve sahipsiz hayvan tanımlandı. Uygulamada tereddüde mahal verilmemesi amacıyla ve Kanun’daki “yakala-kısırlaştır-sal” metodunun kaldırılması nedeniyle hayvan bakımevi tanımında uyum değişikliği yapılıyor. Hayvan bakımevi, “Bakanlıktan izin alınmak suretiyle kurulan ve hayvanların sahiplendirilinceye kadar barındırıldığı ve rehabilite edildiği bir tesis” şeklinde değiştiriliyor.

BAKANLIKTAN MALİ DESTEK

Yerel yönetimler adına toplanan sahipsiz hayvanları bakımevi dışında bir yere terk etmek veya bakımevinde barındırılan hayvanı bakımevi dışında bir yere bırakmak artık yasak. Hayvanlar için ameliyathaneler kurmak, bunlara ilişkin ilaç, alet ve ekipmanları temin etmek ve bakımevlerinde bakım, rehabilitasyon ve sahiplendirme faaliyetlerini yürütmek için başta yerel yönetimler olmak üzere diğer ilgili kurum ve kuruluşlara bakanlık tarafından teşvik veya mali destek sağlanacak.

TERK EDENE 60 BİN TL CEZA

Hayvanını terk edenlere hayvan başına verilen 2 bin TL’lik ceza 60 bin TL’ye çıkarılacak. Yerel yönetimler adına toplanan sahipsiz hayvanları bakımevi dışında bir yere terk eden veya bakımevinde barındırılan hayvanı bakımevi dışında bir yere bırakanlara ise hayvan başına 50 bin TL idari para cezası verilecek.

Bir ev hayvanını veya evcil hayvanı kasten öldüren kişi 6 aydan 4 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılacak.

BELEDİYELER TEDBİR ALMAKTA YETKİLİ

Yeni yasayla yerel yönetimlerin sorumluluk alanları da yeniden düzenleniyor. Yerel yönetimler sahipsiz köpeklere ilişkin yürüttüğü iş ve işlemlerde Ev Hayvanlarının Korunmasına Dair Avrupa Sözleşmesi kapsamında gerekli idari tedbirleri almaya yetkili olacak. Hayvanlara yapılacak müdahalenin sadece tıbbi gerekçelerle değil kanunda yer alan diğer istisnai durumlarda da yapılabilmesine imkân sağlanacak.

BELEDİYELERE BAKIMEVLERİ ZORUNLULUĞU

Büyükşehir belediyeleri, il belediyeleri ve nüfusu 25 bini aşan belediyeler, sahipsiz veya güçten düşmüş ya da tehlike arz eden hayvanların korunması ve sahiplendirilinceye kadar bakımının yapılması ile rehabilitasyonunun sağlanması amacıyla hayvan bakımevleri kurmak zorunda olacak. Bakımevlerine alınan hayvanlar bakanlık veri sistemine kaydedilecek. Rehabilite edilenler, sahiplendirilinceye kadar hayvan bakımevlerinde barındırılacak.

ÖDENEKLER BAŞKA YERDE KULLANILAMAYACAK

Belediyeler, 31 Aralık 2028’e kadar hayvan bakımevleri kurmak, rehabilitasyon işlemlerini gerçekleştirmek ve sahipsiz hayvanlara sahiplendirilinceye kadar bakmak için kesinleşmiş en son bütçe gelirlerinin binde 5’i oranında kaynak ayıracak. Bu oran, büyükşehir belediyelerinde binde 3 olarak uygulanacak. Ayrılan ödenekler başka bir amaç için kullanılamayacak.

BAŞKANLARA HAPİS CEZASI

Büyükşehir, il ve nüfusu 25 bini aşan belediyelerden hayvanlar için kaynak ayırmayan ve ayrılan kaynağı başka amaçlar için sarf eden belediye başkanı ile yetkililere 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası verilecek.

EN GEÇ ARALIK 2025

Kedi ve köpek sahipleri, hayvanlarını en geç 31 Aralık 2025 tarihine kadar dijital kimliklendirme yöntemleriyle kayıt altına aldırmak zorunda olacak.

YÜZDE 40 HAZİNE DESTEĞİ

Yasanın barınak harcamalarıyla ilgili maddesine Hazine fonu eklendi. Genel Kurul’da AK Parti’nin verdiği önergeyle belediyelere destek amacıyla Hazine ve Maliye Bakanlığı’nca kaynak aktarılması düzenlendi. Buna göre, hayvan bakımevlerinin kurulması, rehabilitasyon işlemlerinin gerçekleştirilmesi ve sahipsiz hayvanlara sahiplendirilinceye kadar bakılması amacıyla belediye bütçelerinden öngörülen asgari miktarın üzerinde yapılan harcamaların yüzde 40’ı kadar da Hazine ve Maliye Bakanlığı kaynak verecek. Örneğin; bir belediye barınaklar için en az 1 milyar lira kaynak ayırdı. Ancak barınaklar için 1 milyar 400 milyon lira harcadı. Bu durumda 400 milyon liranın yüzde 40’ını Hazine’den alacak.

TASARRUFA TAKILMAYACAK

Meclis Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Başkanı Vahit Kirişci, belediyelerin sahipsiz hayvanlara yönelik projeleri ve bu amaçla yapılan harcamaların kamudaki tasarruf önlemlerine takılmayacağını açıkladı. Meclis Genel Kurulu’nda milletvekillerinin sorularını yanıtlayan Kirişci “2028 yılına kadar sanki yerel yönetim bekleyecek, 31 Aralık 2028 olduğunda barınak yapıp yapmadığı sorgulanacakmış gibi ifadeler kullanılıyor. Bu doğru değil. 2028 gelene kadar dört dönem halinde barınak yapım çalışmaları eksiksiz, aksaksız devam edecek” dedi.

AK PARTİ’DEN 20 İSİM OYLAMAYA KATILMADI

İki gün boyunca süren görüşmelerin ardından yasa 224 ret oyuna karşı 275 oyla kabul edildi. Oturumu yöneten Meclis Başkanvekili Celal Adan dışında 592 sandalyenin bulunduğu parlamentoda 500 milletvekili oylamaya katıldı. AK Parti’den Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş’un yanı sıra, Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Genel Başkan Yardımcıları Erkan Kandemir, Zafer Sırakaya ile Yusuf Ziya Yılmaz, TBMM Başkanvekili Bekir Bozdağ, Süleyman Soylu, Ankara Milletvekili Yıldırım Tuğrul Türkeş ile eski bakanlar Derya Yanık, Mahmut Özer ile Mehmet Muş’un da aralarında bulunduğu 20 isim oylamaya katılmadı.

BAHÇELİ GRUBUNU SERBEST BIRAKTI

MHP Lideri Devlet Bahçeli, yasayla ilgili grubunu serbest bıraktı. MHP Grup Başkanvekili Filiz Kılıç’ın da aralarında bulunduğu 30 milletvekili kabul oyu verirken; Bahçeli, Grup Başkanvekili Erkan Akçay, Genel Başkan Yardımcıları Feti Yıldız, Semih Yalçın, Sadir Durmaz, İzzet Ulvi Yönter’in de aralarında olduğu 20 milletvekili oylamaya katılmadı.

CHP’DE 4 MİLLETVEKİLİ MAZERETLİ

CHP Genel Başkan Yardımcısı Burhanettin Bulut, partilerinden 123 milletvekilinin ret oyu verdiğini, katılmayan 4 milletvekilinden 3’ünün hasta, 1’inin yurtdışında olması nedeniyle mazeretli sayıldığını açıkladı.

ŞİMDİ NE OLACAK
BARINAKLAR SİL BAŞTAN

Yasaya göre belediyeler ilk olarak mevcuttaki barınaklarını yeni ve modern sisteme göre düzenleyecek. Barınağı olmayan ya da aktif kullanmayan belediyeler, yeni barınaklar yapacak ya da aktif olarak kullanılmayan barınakları faaliyete geçirecek. Tarım ve Orman Bakanlığı, bu süreçte belediyelere yönelik yeni teşvik çalışmaları yapacak ve bunları açıklayacak.

ÖNCELİK SAHİPLENDİRME

Düzenlemeyle ilgili çalışma yapan kaynaklara göre, yasanın yürürlüğe girmesiyle birlikte bütün sokak köpeklerinin toplanması gibi bir uygulama olmayacak. Çünkü bu süreç, belediyelerin barınak imkânlarına paralel bir biçimde yürüyecek. Öncelikle, vatandaşlar tarafından şikâyet edilen sokaklarda özellikle çeteleşmiş ve saldırgan köpekler toplatılarak barınaklara yerleştirilecek. Bu köpekler barınaklarda, eğer cins bir köpek ise cinsine veya saldırganlıklarına göre ayrılacaklar.

BARINAKTA KALMAYA DEVAM EDECEK

Sonra da yine öncelikle kısırlaştırılacak olan bu köpekler hem aşılanacak hem de rehabilite edilecek. Bu süreçte yapılan kampanyalar ile köpeklerin sahiplendirilmesi sağlanacak. Sahiplendirilemeyen köpekler barınaklarda kalmaya devam edecek. Diğerlerinden ayrılan, saldırgan olan köpekler rehabilite edilebilirse barınakta kalmaya devam edecek. Ancak bu köpeklerden insan ve hayvanların hayatı ve sağlığı için tehlike teşkil eden ve olumsuz davranışları kontrol edilemeyen, bulaşıcı veya tedavi edilemeyen hastalığı bulunan ya da sahiplenilmesi yasak olanlar veteriner tarafından uyutulabilecek.

BAKAN YUMAKLI: UYGULAMA YÖNETMELİĞİ ÇIKACAK

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı da dün katıldığı bir televizyon yayınında, sahipsiz hayvanlara yönelik kanunun ardından ikincil mevzuatın hazırlıklarını da büyük oranda tamamladıklarına işaret ederek, “Kanunun son haline göre, kanunda yer alan hususların uygulamasını da tarifleyerek bir yönetmelik çıkartmış olacağız. Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü bu konuda görevli. Dolayısıyla bütün denetim hususlarını bu Genel Müdürlüğümüz takip edecek” dedi. Kanunun problemin çözümü için en uygun hal olduğunu bildiren Bakan Yumaklı, yayınlayacakları yönetmelikte barınaklarla ilgili de düzenleme yapılacağını belirterek, söz konusu yönetmelikte barınakların standartlarının belirlenmiş olacağını ve bunların dışındakilere izin
vermeyeceklerini bildirdi.

SİLVAN’DA TOPLAMA

Diyarbakır’da Silvan Belediyesi, sahipsiz hayvanlara yönelik düzenlemeleri içeren kanunun TBMM Genel Kurulu’nda kabul edilmesinin ardından sosyal medya hesabından ekiplerin sokaklardan köpekleri topladığı anların fotoğraflarını paylaştı. Paylaşımda “Ekipler tarafından ilçe merkezi genelinde toplanan köpekler barınağa götürüldü” denildi. Yapılan açıklama ve fotoğraflar gelen tepkiler üzerine sosyal medya hesabından kaldırıldı. Yapılan ikinci açıklamada ise paylaşımda kullanılan dil ve hayvanların toplanma şekli nedeniyle özür dilendi.

Acı haber, Genco Erkal’ın kurucusu olduğu Dostlar Tiyatrosu’nun sabaha karşı yaptığı paylaşımla duyuruldu.

Erkal, uzun süredir kan kanseri tedavisi görüyordu.

GENCO ERKAL KİMDİR?

28 Mart 1938’de İstanbul’da doğdu. Babası deniz subayı Reşat Bey, annesi moda tasarımcısı ve terzi Nebahat Erkal (Şerbetçi) idi. Galatasaray Lisesi İlkokulu’nda yatılı okuduktan sonra orta öğrenimini Robert Kolej’de, yükseköğrenimini İstanbul Üniversitesinin Psikoloji Bölümü’nde tamamladı.

Tiyatroya küçük yaştan itibaren ilgi duydu.Robert Kolej’deki öğrencilik günlerinde tiyatro ile yoğun olarak ilgilendi. Ailesi tiyatroculuk yapmasını onaylamadığı için üniversitede psikoloji eğitimi aldı, tiyatro ile amatör olarak uğraştı. 1957’de amatör bir oyuncu olarak Genç Oyuncular topluluğunun kuruluşunda yer aldı.

Çöl Faresi, 1960. Müşfik Kenter, Yıldız Kenter, Sadri Alışık, Turgut Boralı, Genco Erkal. 

Profesyonel tiyatroya başlaması, Muhsin Ertuğrul’dan gelen teklifle oldu. İlk profesyonel oyunu Kenter Tiyatrosu’nda sahnelenen Çöl Faresi adlı oyundaki rolü idi. İlk profesyonel rejisi de Kenter Tiyatrosu’nda Ionesco’nun tek perdelik “İskemleler” ve “Ders” oyunlarına yaptığı reji oldu.Oyunculuk yaşamına Kenter Tiyatrosu’ndan sonra Gülriz Sururi-Engin Cezzar Tiyatrosu’nda ve Ankara’da askerlik yaparken temas ettiği Ankara Sanat Tiyatrosu’nda devam etti. 1963’te Arena Tiyatrosu’nda sahnelenen Aslan Asker Şvayk oyunundaki Şvayk rolü ile dönemin tek tiyatro ödülü İlhan İskender Ödülü’nü kazandı. Ardından Gülriz Sururi-Engin Cezzar Tiyatrosu’nda Keşanlı Ali Destanı’nı yönetti.

Bir Delinin Hatıra Defteri, 1965 

Nikolay Gogol’un Bir Delinin Hatıra Defteri adlı öyküsünü tiyatroya uyarladı ve Türkiye’de oynanan ilk tek kişilik oyun olarak 1965 yılında Ankara Sanat Tiyatrosu’nda sahneledi. 1969, 1992 ve 2014’te farklı yorumla sahnelediği bu eser, onunla özdeşleşti. Ankara Tiyatrosu’nda Asaf Çiğiltepe’nin sahnelediği “Arturo Ui’nin Önlenebilir Yükselişi” oyunu ile Brecht tiyatrosu ile tanıştı.

On yıl değişik tiyatrolarda oyuncu ve yönetmen olarak çalıştıktan sonra 1969 yılında Mehmet Akan, Şevket Altuğ, Ferit Erkal, Arif Erkin Güzelbeyoğlu ve Nurten Tunç ile birlikte devrimci bir tiyatro topluluğu olan Dostlar Tiyatrosu’nu kurdu. Genç Oyuncular’ın devamı olarak kurulan Dostlar Tiyatrosu’nun ilk oyunu 15 Ekim 1969’da sahneye konan Ha Me Ka Ha Ha Pe idi. “Durdurun Dünyayı İnecek Var”‘ın ardından 1970’te sahnelenen “Rosenbergler Ölmemeliydi” ekibin çıkış oyunu oldu.Bu oyunu “Asiye Nasıl Kurtulur” (1971), “Havana Duruşması” (1971) adlı belgesel oyun, Kafkas Tebeşir Dairesi uyarlaması “Analık Davası” (1971), “Azizname (1973) ve “Alpagut Olayı” (1974) izledi. Turhan Selçuk’un Abdülcanbaz çizgi romanının, Nâzım Hikmet’in Kerem Gibi şiirinin uyarlamalarını sahneye koydu. 1978 yılında Brecht’in oyunlarından uyarladığı “Brecht Kabare”‘yi sahneledi. Dostlar Tiyatrosu’nun kadrosu salonsuzluk ve bütçe sorunları sebebiyle 1980’lerde dağıldı ve Dostlar, prodüksiyon tiyatrosu olarak oyunlar sahnelemeye devam etti.

Kafkas Tebeşir Dairesi, 1980

Yaroslav Haşek’ten Aslan Asker Şvayk, Gogol’den Bir Delinin Hatıra Defteri, Bertolt Brecht’ten Galileo, Maxwell Anderson’dan Yalınayak Sokrates, Nâzım Hikmet’ten Kerem Gibi, Can Yücel’den Can çeşitli ödüller kazandığı ünlü rolleri arasında yer alır. Oyuncu ve tiyatro yönetmeni olarak birçok ödüle değer görüldü; çeşitli kurumlar tarafından yaşam boyu başarı ödülü ile ödüllendirildi.

1993-1998 yılları arasında, Paris’te ve Avignon Festivali’nde Fransızca da oynamaya başlayan Genco Erkal, üç Fransız yapımında rol aldı: Nâzım Hikmet’ten Sevdalı Bulut, Philippe Minyana’dan Ou vas-tu Jérémie? ve Paulo Coelho’nun ünlü romanından uyarlanan Simyacı.

Senfonik konserlerde Prokofiev’in Peter ile Kurt, Stravinski’nin Askerin Öyküsü, Fazıl Say’ın Nâzım adlı yapıtlarını anlatıcı olarak seslendirdi.

Önemli uluslararası film festivallerinde gösterilen ve birçok ödül kazanan At, Faize Hücum, Hakkâri’de Bir Mevsim, Camdan Kalp ve uzun bir aradan sonra 2008 yılında çevrilen Pazar: Bir Ticaret Masalı, Çağan Irmak’ın senaryosunu yazdığı ve yönettiği, 2010 yılında vizyona giren Prensesin Uykusu filminde filmlerinin başrolünde oynadı. 1982 yılında At ve 1983 yılında Faize Hücum filmleri ile “en iyi erkek oyuncu” dalında Antalya Film Festivali’nde iki kez Altın Portakal’ aldı. TRT televizyonu için Haldun Taner’in ünlü müzikli oyunu Keşanlı Ali Destanı’nı yönetti ve oynadı.

2008 senesinde Sivas’93 isimli belgesel tiyatro oyununu yazdı ve yönetti. Oyuncuların birden fazla role girdiği bir epik tiyatro örneği olan bu oyunda, 1993 yılında Sivas Madımak Oteli’nde çıkarılan bir yangın sonucu ölen otuz üç kişinin hikâyesini konu edindi. Oyun, Türkiye ve Avrupa genelinde sahnelendi.

2009 senesinde, Amerikalı tarihçi ve tiyatro yazarı Howard Zinn tarafından 1999 yılında yazılan Marx in Soho adlı tek kişilik tiyatro oyununu güncelleyerek Marx’ın Dönüşü adıyla sahneledi.

Ankara’daki ‘Birlikte Geleceğe Buluşmaları’nda sektör temsilcileri dijitalleşmenin artık tüm sektörler için kaçınılmaz bir zorunluluk haline geldiğini vurguladı. Bu kapsamda finansal hizmetlerin dijitalleşmesinin öneminin de konuşulduğu buluşmada, Akbank KOBİ Bankacılığı Genel Müdür Yardımcısı Bülent Oğuz; “KOBİ’lerin finansal süreçlerini dijitalleştirerek işlerini kesintisiz bir şekilde sürdürmelerini sağlamak, en önemli görevlerimizden biri” diyerek dijitalleşmenin önemini paylaştı.

Hürriyet Gazetesi Ekonomi Müdürü Sefer Levent’in yönettiği panelde konuşan Bülent Oğuz, “Akbank olarak KOBİ’ler için temel ürün ve hizmetleri dijitalleştirirken, iş yapış şekillerini de daha dijital hale getirmelerine yardımcı oluyoruz. Örneğin, uçtan uca dijitalden müşteri olma hizmetimiz ile tüzel müşterilerimiz kolaylıkla Akbanklı olabiliyor ve işlerine değer katabiliyorlar. Mobil üzerinden POS, ticari kredi kartı ve ticari kredi başvuruları yapabilme gibi çok geniş bir alanda hizmet sunuyoruz. Bu çabalar sonucunda, her 10 KOBİ müşterimizden 8’i dijital kanalları kullanıyor” dedi.

Akbank uçtan uca dijital hizmetleriyle müşterilerinin Sanal POS, Elektronik Teminat Mektubu, Çek teminatlı kredilendirme ve ticari artı para ürünlerini Akbank Mobil aracılığı ile kullanabilmelerini sağlıyor. Bu kapsamda öne çıkan bir diğer yenilik ise Anlık Döviz hizmeti. Böylece döviz alım-satım işlemlerinde müşterilerine kolaylık ve avantajlı kur imkanları sunan Akbank, teminat mektubu süreçlerini de saniyelik sürelere indirerek şube ile iletişime geçmeden dijital kanallar üzerinden başvuruları tamamlamayı mümkün kılıyor.

KADIN KOBİ’LERİN SAYISI ARTIYOR

Etkinlikte kadın KOBİ’lere verilen destekler de gündeme geldi. Bülent Oğuz, “Kadın girişimcileri ve KOBİ’leri destekleyen finansal çözümler, özel eğitimler ve programlar sunuyoruz. Örneğin, kadın işletme sahibi ve girişimcileri desteklemek ve onların finansmana erişimini kolaylaştırmak üzere, EBRD ve KGF ile harekete geçtik. Bu kapsamda kadın KOBİ’lere 100 milyon dolar finansman sağladık” dedi.

Sunduğu yenilikçi çözümlerle son 2 yılda Akbank’ın finansal ve finansal olmayan ürün ve hizmetlerinden yararlanan kadın KOBİ müşteri sayısı yüzde 50 arttı ve kadın girişimcilere sunulan kredi bakiyesi 4 katına yükseldi. Akbank bu çalışmalarına ivme katmak üzere, Birleşmiş Milletler Çevre Programı Finans Girişimi (UNEP FI) iş birliğiyle geliştirilen Finansal Sağlık ve Kapsayıcılık Taahhüdü’nün kurucu imzacısı olarak, gelecek 3 yılda ulaştığı kadın KOBİ’lerin sayısını her yıl yüzde 10 artırmayı hedefliyor.

TİCARET DİJİTALLEŞME İLE GÜÇLENİYOR

Toplantının ana gündem maddelerinden bir diğeri ise dijitalleşme etkisi ile ticaretin gelişimi ve işletmelerin rekabet gücünü artırmadaki hayati rolü oldu.

Ankara Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran, küresel rekabette söz sahibi olmanın, kalkınma ve sürdürülebilir geleceği inşa etmenin üretimden ticarete kadar her alanda teknolojiyi kullanarak ancak mümkün olabileceğini söyledi. Baran, Ankara Ticaret Odası olarak, firmaların dijitalleşme ve sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmalarına yardımcı olmak için çalışmalar yürüttüklerini belirterek, “Ankara’yı Türkiye’nin dijitalleşme ve sürdürülebilirlik öncüsü şehirlerinden biri haline getirmeyi amaçlıyoruz” dedi.

Akbank Ticari Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı Çetin Düz, Akbank’ın bu dönüşüm sürecinde hem kendi sistemlerini hem de müşterilerine sunduğu hizmetleri yenileyerek, finansal teknolojilere odaklandığını belirtti. Çetin Düz; “Dijitalleşme, sürekli bir gelişim ister. Devamlı olarak yeni teknolojileri takip etmeniz ve işletmenizin ihtiyaçlarına göre dijital çözümlerinizi güncellemeniz önemlidir. Bu nedenle biz de bu süreci işletmelerimizle birlikte yol arkadaşlığı olarak görüyoruz” dedi.

Akbank olarak dijitalleşme alanında hem bir uygulayıcı hem de çözüm sağlayıcı konumunda olduklarının altını çizen Çetin Düz, “Sürekli olarak yenilediğimiz sistemlerimizle finans alanında önemli bir dijital güce sahibiz. Böylece yeni nesil çözümlerle müşterilerimizi destekliyoruz. Eşzamanlı olarak, işletmelerin dijital dönüşüm yolculuklarında, onların ihtiyaçlarına özel tasarlanmış eğitim programları ve danışmanlık hizmetleri ile yanlarında yer alıyoruz. Bugüne dek bu alandaki hizmetlerimiz ve dijital çözümlerimizle müşterilerimizin iş sonuçlarında fark yaratmasını destekledik. Bu sayede kendi pazarlarında büyük mesafe kat etme ve işletmelerini büyütme imkanı yakaladılar” dedi.

Fonlama ihtiyaçları konusunda da Akbank’ın sunduğu çözümleri detaylandıran Çetin Düz, ihracatçılar için özel olarak tasarlanan “İhracatçının Gücü Paketi” hakkında bilgi verdi. Çetin Düz, “200 milyon dolar kaynak ayırdığımız bu paket ile ihracatçılara sunduğumuz avantajlı kredi faiz ve komisyon oranlarının yanı sıra, dijital işlemlere özel tarifeler, avantajlı kur fiyatlaması, Swift takip hizmeti gibi birçok özelliği sunuyoruz” dedi.

Bu kapsamda Akbank ayrıca, TCMB reeskont kredileri, İGE teminatlı krediler, Eximbank SÖİK, Eximbank gayrinakit krediler ve banka kaynaklı ihracat kredileri ile ihracatçılara çeşitli finansman seçenekleri sunuyor. Bu çeşitlilik, ihracatçıların ihtiyaçlarına en uygun çözümleri bulmalarına yardımcı oluyor.

HIZ, GÜVEN VE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK

Akbank Birlikte Geleceğe Paneli’nde masaya yatırılan konu başlıkları arasında kurumsal finansman çözümleri ve yatırımlar da yer aldı. Değişen dinamiklere uyum için esnek ve hızlı çözümler sunmanın önemini vurgulayan Akbank Kurumsal ve Yatırım Bankacılığı Genel Müdür Yardımcısı Levent Çelebioğlu; “Akbank olarak Türkiye’de faaliyet gösteren en büyük gruplara finansal anlamda danışmanlık sağlıyoruz. Burada bir yandan kurumların değişen ihtiyaçlarına yanıt sunarken bir yandan da sürdürülebilirlik hedeflerine uygun çözümler sağlamaya odaklanıyoruz. Böylece bugün Kurumsal Bankacılık birimimiz, milyar dolarlık kredi taleplerini bir günde sonuçlandırarak müşterilerine hız ve güven sağlıyor. Yatırım Bankacılığı alanında ise, firmaların yatırım finansmanı ihtiyaçlarını terzi işi çözümlerle desteklemeye devam ediyoruz. Yerel ve uluslararası sendikasyon kredilerindeki öncü rolümüzü, Türkiye’nin ilk Yurt İçi bireylere yönelik sosyal bono ihracına dayanak sağlayan sosyal kredilerimiz ve sürdürülebilir finansman işlemlerimizle bir kez daha kanıtladık. Satın alım, sendikasyon ve yatırım finansmanı işlemlerinde sektörel yeşil dönüşümü  ve sürdürülebilir finansmanı önceliklendiren banka olarak ülkemizde sektör uygulamalarının oluşmasına liderlik ediyoruz” dedi.

YENİLENEBİLİR ENERJİ PAYI YÜZDE 77

Enerji sektöründe yalnızca yenilenebilir enerji projelerini finanse eden Akbank’ın toplam enerji portföyünde yenilenebilir enerji payı yüzde 77 seviyesinde bulunuyor. Ayrıca, turizm ve altyapı projelerine sürdürülebilir finansman sağlayarak sektördeki yol gösterici rolünü sürdürüyor.

Akbank, Yatırım Bankacılığı bünyesinde kurduğu Sürdürülebilir Finansman ekibi ile de negatif çevresel ve sosyal etkileri azaltan, toplumsal sorumluluğu artıran finansman modelleri geliştiriyor. Akbank’ın 2023 yılı sonunda 226 milyar lira sürdürülebilir finansman kredisi sağlayarak 2030 yılı hedefini 800 milyar TL olarak revize etmesi, bankanın bu alandaki kararlılığını ve başarısını ortaya koyuyor.

Akbank’ın yenilikçi ve sürdürülebilir finansman çözümleriyle Türkiye’nin ekonomik ve çevresel geleceğine yaptığı katkılar, panelde büyük ilgi gördü. Bankanın önümüzdeki yıllarda da sektördeki öncülüğünü sürdürerek sürdürülebilir yatırımların finansmanında yol gösterici olmaya devam edeceği belirtildi.

 ABD’li oyuncuyu İstanbul Havalimanı’nda Altın Küre Yönetim Kurulu Üyesi ve yazar Barbaros Tapan çiçeklerle karşıladı.

Sanatçı 2 Ağustos’ta Bodrum’da Altın Küre’nin bu yıl ilk kez sinemada uluslararası kapsayıcılığı teşvik etmek amacıyla ABD dışında yapma kararı aldığı törende Global İkon Ödülü’nü alacak.