İvedik 3 Beğenilmedi
Türk sinemasının en çok izlenen ilk 2 filmi olan ‘Recep İvedik’ serisinin 3’üncüsü cuma gösterime giriyor. Eleştirmenlerden yine kırık not alan İvedik’in rekor kırıp kıramayacağı merak konusu…
Türk sinema tarihinin en çok izlenen ilk iki filmi olan “Recep İvedik” serisinin üçüncüsü cuma günü gösterime girecek. Pazartesi günü 3 bin 500 kişilik Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı’nda yapılan galada izdiham yaşanan “Recep İvedik 3”ü dün de sinema eleştirmenleri izledi. Filmin oyuncuları Köln galasına gittikleri için basın gösterimine katılamadı. İlk iki filmi + 13 sınırıyla seyirciyle buluşan serinin üçüncü filmi ise neredeyse hiç küfürlü sözcük olmadığı için +7 ve 13A yaş sınırıyla gösterime girecek. Babaannesi ölen ve yaşadığı depresyondan kurtulmak için sosyalleşmeye çalışan İvedik’in yeni macerasını eleştirmenler beğenmedi.
FRAGMANI İZLEMEK İÇİN TIKLAYIN
ELEŞTİRMENLER NE DEDİ?
Cem Yılmaz’ın filmi başyapıt
Atilla Dorsay: Hiçbir yerinde gülmedim. Serinin en kötü filmi olmuş. Şahan’ın yeteneğini söz konusu etmiyorum ama artık bu karakterden sıyrılsın, gerçekten yetenekli bir adam olduğunu ispatlasın. Bu “Recep İvedik”in kabalığından, herkese hakaret etmesinden, ayrıca bunun mizah diye algılanmasından çok rahatsız oluyorum. İlk “Recep İvedik”te bayağı gülmüştüm, bence bu filmde bayağı bir geri gidiş var. Yaş sınırlamasıyla çok ilgili değilim. Gerçi açık ve müstehcen sahneler yok ama zevksizlik düzeyi açısından küçükler bu kadar zevksiz yetişmesin diye sınır getirilmiş olabilir. Cem Yılmaz’ın Yahşi Batı’sı en iyi filmi değildi, hepimiz ciddi ölçüde eleştirdik ama kimse kusura bakmasın Yılmaz’ın filmi bunun yanında başyapıt.
İkinci film daha komikti
Ömür Gedik: 2. filme daha çok gül-müştüm. Bunda da hikâye bütünlüğü var.
Beğenmedim
Murat Erşahin: Recep İvedik 1 ve 2’den kaldığı yerden devam ediyor. Ben hiçbir zaman filmlerin içine çok giremedim. Bu filmi de beğenmedim. Şahsi olarak beğenmiyorum ama eski filmleri gibi devam ediyor. Sevenler çok sevecek, sevmeyenler devam edecek.
İlk iki filmi geçemez
Ege Görgün: Ben bir tek “Recep İvedik 2”yi ciddiye almıştım. Bunda ikinciye göre bir gerileme var. Ama genel anlamda artık bu tarza çok karşı değilim. Sonuçta bir Kemal Sunal geleneği var. O geleneğin devamı olarak en azından bir tepki koymamayı öğrendim. Alelacele gişeden yararlanmak için aceleyle yazılmış bir film. En kötüsü birincisiydi. İkincisinde en azından Beyaz Türkler’le dalga geçiyorlardı. Bunda gerilediğini düşünüyorum. Yaş sınırlamasını uygun buluyorum ama bir şekilde zaten seyredilecek. Filmin erken geldiğini düşünüyorum, bu gişeye de etki edecek. Serideki diğer filmlerin başarısını gösteremeyecek.
En zayıfı
Cüneyt Cebenoyan: Bana hitap etmiyor ama kendisini öteki hisseden, eğitim şartlarından kültürden nasibini almamış insanları anlatıyor, gücü de buradan geliyor. Serinin en zayıf filmiydi, Yahşi Batı’yı tercih ederim.
Beyonce yeni klibiyle çok konuşulacak
Ünlü şarkıcı yine çok konuşulacak bir klible geliyor
ABD’li sanatçı Beyonce, son video klibini Rio de Janeiro’da çekti. Klibin kamera arkası görüntüleri objektife böyle yansıdı.
Hollywood'un prensesleri
Henüz isimlerini ezbere bilmesek de, onlara şimdiden Hollywood’un ‘geleceği’ gözüyle bakılıyor. Çocukken keşfedilen ve şu anda 20’li yaşlarının başında bulunan bu altı genç kadın, oyunculuklarıyla sinema eleştirmenlerinden tam not alıyor; güzellikleriyle, erkekleri peşlerinden koşturuyorlar. Vanity Fair dergisi, büyülü Hollywood’un yeni prenseslerini sayfalarına taşıdı.

VANESSA HUDGENS
1988 doğumlu Vanessa Hudgens, sekiz yaşından itibaren ‘Carousel’, ‘The Wizard od Oz’, ‘The King and I’, ‘Cindirella’ gibi müzikallerde oynamaya başladı. 2003 yılında vizyona giren ‘Thirteen’ isimli filmle ilk sinema deneyimini yaşadı. Genç yıldızın, isminin dünya çapında duyulmasını sağlayansa, 2006 yılında vizyona giren ‘High School Musical’ isimli film oldu. 2007 yılında ‘High School Musical II’de yer aldı. Geçtiğimiz yıl da ‘Hign School Musical’ serisinin üçüncü filminde rol aldı. Bir yandan müzik çalışmalarına start veren Hudgens’ın iki albümü piyasaya çıktı. Genç kızların peşinden koştuğu yakışıklı genç oyuncu Zac Efron ile birlikte…

ISABEL LUCAS
‘Transformers: Revenge of the Fallen’ isimli filmde Megan Fox’un ardından yıldızı parlayan bir diğer isim de Isabel Lucas oldu… 1985 doğumlu genç yıldız, henüz çocukluk yıllarında ülkesi Avustralya’nın en popüler reklam oyuncularından biriydi… 2004 ve 2006 yılları arasında ‘Home and Away’ isimli dizide yer aldıktan sona, sinemaya geçti.

AMBER HEARD
17 yaşında modellik yaparak, oyunculuk kariyerine doğru ilk adımını attı. ‘Hidden Palms’ isimli dizi filmdeki rolüyle, herkesin beğenisini topladı. 1986 doğumlu olan Heard, ‘Friday Night Lights’ isimli filmle, sinema dünyasına adım attı.

LILLY COLLINS
1989 doğumlu Lilly Collins, son olarak Sandra Bullock’un ‘Blind Side’ isimli filminde yer aldı. Babası ünlü müzisyenlerinden Phil Collins… İsmini, ‘90210’ isimli dizide konuk oyuncu olarak duyurdu.

SELENA GOMEZ
Yeni nesil oyuncular arasında en küçükleri. 1992 doğumlu genç yıldız, Dallas’taki bir ajans tarafından keşfedildi. İlk rolü ‘Barney&Friends’teki ‘Gianna’ karakteriydi… Ardından ‘Spy Kids-3D: The Game is Over’ ve ‘Texas Ranger’ isimli filmlerde rol aldı.
Erkekler ne ister?
Sevgililer Günü yaklaşırken sevgililer, birbirlerine alacakları hediyenin planlarını yaparken erkekler de tek taş pırlanta yüzük, küpe ve elmas karışımlı kol düğmesi gibi takı ve aksesuarlar bekliyor.
14 Şubat Sevgililer Günü’ne sayılı günler kala, erkek ve kadınların hediye arayışları hızlandı, buna bağlı olarak esnafta canlılık başladı.Bu özel günü birçok kişi çiçek ya da özel bir mekanda akşam yemeğiyle geçirmenin planlarını yaparken, bazıları da bütçelerine göre daha gösterişli ve kalıcı takı ya da aksesuar almanın hazırlığı içine girdi.
Kadınlara alınacak en gözde hediyelerin başında gelen, ”Teksin” anlamına gelen tek taş pırlanta yüzüklerin fiyatları 250 liradan başlayıp, kalitesine ve ağırlığına göre fiyat 30 bin liraya kadar çıkabiliyor.
ERKEKLER DE ”TEKSİN” DENİLMESİNİ İSTİYOR
Her ne kadar firmalar, Sevgililer Günü’yle ilgili kampanyalarını ve tanıtımlarını kadın takı ve aksesuarları üzerinden yapıyor olsa da erkekler için de birçok özel ürünler bu dönemde satışa sunuluyor.
Erkekler de 14 Şubatta, ”Teksin” denilmesini, kendilerine tek taş pırlanta yüzük, küpe, elmas karışımlı kol düğmesi alınmasını istiyor.
Takı firmalarında, erkekler için pırlanta tek taşlı altın yüzük bin 500 liradan başlıyor. Tek taşta ortalama fiyatlar 3 bin liranın üzerine kadar çıkarken, 4 taşlı yüzükler ise 3 bin 500 liradan satılıyor.
KOL DÜĞMELERİ 10 BİN, ALTIN TESPİH BİN 500 LİRA
Erkekler için satılan pırlanta ve elmas taşlı ürünlerin başında gelen kol düğmeleri de en kalıcı hediye olarak nitelendiriliyor.Pırlanta tek taşlı kol düğmesinin fiyatları 250 liradan başlayıp, bin liraya kadar çıkarken, pırlanta ve elmas karışımlı kol düğmesi ise 10 bin liraya ulaşan fiyatıyla dikkati çekiyor.
Erkeklere alınacak en hesaplı pırlanta tek taş ürünlerin başında ise küpeler geliyor. Pırlanta taşlı küpeler 200 liradan başlayıp, 500 liraya kadar çıkıyor. Özel taşlı ürünlerde bu fiyat daha da yüksek olabiliyor.Sevgililer Günü için alınacak diğer bir ürün ise tespih… Altın tespihler, ayar derecesine göre 750 liradan başlayıp, 1500 liraya kadar çıkabiliyor.
Neşeli Müzik
Borusan İstanbul Flarmoni Orkestrası’na dün akşam konuk şef olan Cem Yılmaz, klasik müzik konserini “kahkaha konçertosuna” dönüştürdü. Yılmaz hem yönetti hem esprileriyle güldürdü.
Cem Yılmaz’ın konuk şef olduğu Borusan İstanbul Flarmoni Orkestrası’nın dün akşamki konseri büyük ilgi gördü. Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre Ve Sergi Sarayı’nda düzenlenen konser iş ve sanat dünyasının önde gelen pek çok ismini bir araya getirdi. ‘Şef’ Cem Yılmaz, konseri hem yönetti hem de klasik müzik konseri izleyicilerini gülmekten kırıp geçirdi. 2 bin 500 kişinin doldurduğu konser salonunda özel konserin ilk bölümünü, Borusan İstanbul Flarmani Orkestrası’nın onursal şefi Gürer Aykal yönetti.
İşte Cem Yılmaz’ın “Lütfi Kırdar Lütfi Kırdar olalı böyle zulüm görmedi” diyerek başladığı esprilerinden bazıları:
- Seçkin bir kitle burada. Herkes nota biliyordur sanırım, ben hariç. Belki benim kitleden de olanlar vardır. Onlar için çalınacak eserleri izah edeyim. ilk bölümde iki solistimiz var. İlk olarak trompet ardından klarnet sanatçıları gelecek. Biliyorsunuz bu üflemeli çalgılar. Bu nedenle lütfen limon yemeyin.
- Klasik müzik zor konserlerdir. Ben 37 yıldır o yüzden gelmedim
- Arkadaşlar ilk bölümde mi majör Haydn… Kuşum değil, Haydn. Haydn’ın trompet konçertosu…
- İkinci eser Mozart’ın kaynı Weber’in. İnanmıyor musunuz? (salona soruyor) Mozart’ın karısının ismi neydi? (salondan ses gelmiyor) Kostanza. Peki hangi aileden? Weberlerden…
- Bugün sol minör çalacağız. Ama ben bugün la’yı düşünüyorum.
- Ezel dizisini izliyor musunuz? “La’yı almak değil vermek lazım yiğidim…”
- Viyola esprileri kısa olurmuş. Niye çünkü kemancılar anlasın diye…
- Obuayı Türk sinemasından tanıyorsunuz. (Salonda kahkaha koptu)
- Trombonların sesleri günlük hayattan tanıdıktır. Yalnız kaldığınızda…
Hayranlara özel dövme
Sahne şovları ve değişik kostümleri ile dikkatleri çeken ilgisini çeken pop müziğin aykırı ismi Lady Gaga bu kez de sevenleri için birşey yaptı.
Sık sık Twitter hesabından sevenlerine teşekkür eden şarkıcı Lady Gaga sevenleri için “Küçük Canavarlar” yazan bir dövme yaptırdı.
Bu sefer hayranlarına teşekkürü vücuduna yaptığı bir dövme ile kalıcı hale getirdi. Dövmesinin fotoğrafını çekip Twitter hesabında yayımladı.
İki Grammy ödülü kazanan Lady Gaga fotoğrafa şu mesajı iliştirdi: “Bakın dün gece ne yaptım. Sonsuza kadar küçük canavarlar, mikrofonu tutan kolumda.”