Bu uğurda bıçak altına yatan ve tüm kariyerini ağır diyetlerle ve sürekli spor yaparak geçiren ünlü sayısı sayılamayacak kadar çok.

HERKES GENÇ KALMAK İÇİN TER DÖKÜYOR AMA…

Bunların arasında bir isim var ki meslektaşlarının zorlanarak başardığı bu görüntüyü hiç zorlanmadan vermeyi başarıyor.

Ünlü oyuncu Jane Seymour, moda diyetler veya zorlu egzersiz rutinleri olmadan onlarca yıldır formunu korumayı başarıyor.

74 yaşındaki efsane aktris verdiği röportajda, “Şu anda 17 yaşında, balerin olduğum zamandaki bedenime sahibim ve o günkü kıyafetlerime sığabiliyorum” dedi.

17 YAŞINDA GİYDİĞİ KIYAFETLERE HÂLÂ SIĞIYOR

“Aynı kiloda kalmaya çalışıyorum, ama bu konuda kendimi çok zorlamıyorum. Yıllar içinde biraz kilo aldım, ama bu 5 kiloyu asla geçmedi” diyen ünlü oyuncunun sırrı hep çok merak ediliyor.

Kimi zaman oynayacağı roller için normalden fazla zayıflamak zorunda da kalan Jane Seymour bunun sağlıksız olduğunu, filmlerden sonra çok zayıfladıysa kilo almaya çalıştığını da söylüyor.

İlerleyen yaşına rağmen kariyerinin zirvesinde sahip olduğu güzelliğini hâlâ koruyan Jane Seymour en özel durumlarda bile sağlıklı alışkanlıklarını sürdürmeye dikkat ediyor ancak zayıf kalmaya çalışırken hiçbir zaman çok sıkı diyetler yapmak zorunda kalmamış…

SIKI DİYET YAPMASINA GEREK YOK… AMA ÇALIŞMAKTAN VAZGEÇMİYORBir yandan oyunculuğa devam eden bir yandan da televizyon programları sunan Jane Seymour harıl harıl çalışarak da kendini genç tutmayı başarıyor.

Peki 74 yaşındaki Jane Seymour’ın 17 yaşındayken sahip olduğu beden ölçülerini nasıl hâlâ koruduğunun sırrı ne? Jane Seymour neredeyse hiç kahvaltı yapmıyor.

NE YİYİP İÇİYORSA HEPSİNİ ANLATTI

Bolca sıvı ve vitamin takviyesi alarak güne başlayan ünlü oyuncu kolajen içeren bir vitamin kombinasyonu aldıktan sonra siyah çay, kahve ya da sadece su tüketiyor.

Öğlenleri nasıl beslendiğini de “Öğle yemeğinde ise, istediğim her şeyin olduğu muhteşem bir yemek yerim. Somon, karides ve ızgara sebzeleri severim. İtalyan yemeklerini de çok severim. Biraz patlıcanlı parmesan yiyebilirim; en sevdiğim yemeklerden biridir. Belki biraz yağsız tavuk da yerim.” sözleriyle anlatıyor Jane Seymour…

BAHÇESİNDE ELİYLE YETİŞTİRDİĞİ ŞEYLERİ TÜKETİYOR

Yediği sebzeleri bahçesinde kendi yetiştiren Jane Seymour marul, roka, enginar, avokado, yaban mersini, çilek ve birçok farklı türde lahana yetiştiriyor. Ve beslenmesini de mutlaka bu sebzelerle süslüyor.

Herkes gibi zaman zaman kaçamaklar yaptığını ve gizli zevkinin “çıtır çıtır ve tuzlu şeyler yemek” olduğunu söyleyen ünlü yıldız bu isteğini gidermek için kızarmış tatlı patates yediğini söylüyor.

Eski Bond kızı, her gün aktif kalmanın kendisi için önemli olduğunu ama sıkı egzersiz yapmadığını, fit kalmak için vücudunun sesini söylediğini anlatıyor.

SPOR SALONUNA GEREK YOK… EGZERSİZ HER YERDE YAPILIR

“Bir uzmanla çalışıyorum… Fizyoterapiye benziyor ama aslında bir egzersiz programı. Gyrotonics ve biraz Pilates yapıyorum. Benim yaptığım her şeyi, herkes evde, otel odasında, oturma odasında, bahçesinde yoga matını serip egzersiz yapabileceğiniz her yerde yapabilir.”

Seymour, spor salonuna gitmek yerine her yerde yapılabilen egzersizleri sevdiğini söylüyor ve özellikle pilatesten çok fayda gördüğünü söylüyor.

Jane Seymour 1995’te ikiz erkek çocuklarını dünyaya getirdikten sonra karın germe ameliyatı yaptırmak istedi. Ancak, bıçak altına yatmaktan korktu ve vazgeçti.

“20 YAŞINDA GİBİ GÖRÜNMEYE ÇALIŞMIYORUM”

Böylesi büyük bir ameliyat yaptırmasına gerek olmadığına karar veren ünlü oyuncu “20 yaşında gibi görünmeye çalışmıyorum. Sadece yaşıma ve vücudumun kapasitesine göre olabildiğince hareketli olmaya çalışıyorum.” sözleriyle derdinin görünüş değil sağlık olduğunu anlatıyor.

Kadınlara tavsiye de veren Jane Seymour “Bence birçok kadın görünmez olmaktan mustarip. Evliydin, bir işin vardı, çocukların vardı. Ama şimdi, ben kimim? Amacım ne? Bu dünyada ait olduğum yer neresi? Ama… her yaşta tam anlamıyla bir insan olabilirsin… Bu, kendin için yaptığın bir seçimdir.” diyor.

Model, İstanbul’da gerçekleşen etkinlikte kısa konuşma yaptıktan sonra Kerem Bürsin’in yanına oturdu. Campbell, yanına oturduğu Bürsin’e dönerek, “Merhaba, ben Naomi” diyerek, elini uzattı. Basın mensuplarıyla bir araya gelen Bürsin; Campbell ile bokstan konuştuklarını ve bayağı bilgili olduğunu söyledi. Bürsin, ayrıldığı iddia edilen Melisa Sabancı Tapan’la ilişkilerinin devam ettiğini söyledi.

“KLİŞELER ŞEKİL DEĞİŞTİRDİ”

Uzak Şehir’i “Ezber bozan bir iş” olarak tanımlayan Akbaba, dizinin sadece bir hikâye anlatmadığını, aynı zamanda televizyon sektöründe yeni bir samimiyet alanı açtığını vurguladı: “Bu projeyle birlikte sektörde az da olsa bir değişim rüzgârı yaşandı. Ezberler bozuldu, samimiyet kazandı, klişeler şekil değiştirdi.”

“7’DEN 70’E BİR EKRAN BULUŞMASI”

Uzak Şehir’in başarısında en büyük payın ekipte olduğunu dile getiren Akbaba, işin mutfağına şu sözlerle dikkat çekti: “Doğru kişilerden oluşan bir ekibin taşıyıcılığı tartışılmaz. Özellikle televizyon izleyici sayısının bu kadar düştüğü bir dönemde, geniş kitlelere ulaşabilmek başlı başına bir başarı. Bu dizi, ‘7’den 70’e’ sözünün hakkını verdi.”

İŞİN SIRRI SAMİMİYET!

Cihan Albora karakteriyle ekranlara yeni bir erkek karakter formu kazandırdı Ozan Akbaba. Güçlü ama kırılgan, mesafeli ama duyarlı, suskun ama çok şey anlatan… Karakter seçiminde projeye ve bütünlüğe baktığını belirten başarılı oyuncu, “Bir rolü kabul etmem için önce projenin ruhunun bana geçmesi gerekir. Özgünlük, ele alınış biçimi ve yaratılan dünyaya inancım varsa, o karakterin yolculuğuna çıkmak isterim. Samimiyet zaten bu noktada başlıyor” ifadesini kullandı

“OYUNCULUK ESASLI BİR MESLEK”

Ozan Akbaba, Esquire Türkiye’ye verdiği röportajda oyunculuğa bakışını ise şu sözlerle özetledi: “Oyunculuk sahici, esaslı bir meslek. Heyecan duymadığın an sıradanlaşırsın. Saygı duymadığında samimiyet kaybolur. Herkesin yapabileceğini sandığı ama göründüğünden çok daha meşakkatli bir alan. Belki de tam olarak meslek bile denemez; oyunculuk tekrara düşmemeyi gerektiren bir yaşam biçimi.”