Ana Sayfa Blog Sayfa 35

Gazze’ye yardım taşıyan Madleen gemisi Aşdod’a götürüldü

Gazze’ye insani yardım ulaştırmak üzere yola çıkan ve uluslararası sularda soykırımcı İsrail güçlerince alıkonulan “Madleen” gemisi Aşdod Limanı’na getirildi. Gemideki 12 insan hakları aktivisti ise işgalci İsrail tarafından alıkonuldu.

Gazze yardımı taşıyan "Madleen" gemisi Aşdod'a götürüldü

Gazze’ye insani yardım ulaştırmak amacıyla yola çıkan ve uluslararası sularda İsrail güçlerince durdurulan Madleen gemisi, İsrail savaş gemileri eşliğinde İsrail’in Aşdod Limanı’na ulaştırıldı.

İsrail’in saldırıları ve ablukası altında açlıkla mücadele eden Gazze halkına umut taşımak isteyen “Özgürlük Filosu Koalisyonu”na (Freedom Flotilla Coalition-FFF) ait bu yelkenli, Akdeniz’deki seyrine İsrail donanması tarafından son verildi.

İşgalci İsrail’in alıkoyduğu Madleen gemisindeki Filistin bayraklarını da söktüğü görüldü.

Soykırımcı İsrail 12 aktivisti alıkoydu

Gece saatlerinde gerçekleşen müdahalede, İsrail ordusuna bağlı deniz komandoları Madleen gemisine baskın düzenledi. Baskının ardından gemiyle olan iletişim kesildi. İsrail ordusu, yelkenlinin Aşdod’a götürüleceğini ve gemide bulunan 12 insan hakları savunucusu aktivistin ülkelerine geri gönderileceğini bildirdi.

Özgürlük Filosu Koalisyonu’ndan yapılan açıklamada, müdahale öncesinde gemide alarm verildiği ve hazırlık yapıldığı belirtilirken, Birleşmiş Milletler (BM) de geminin beş İsrail botu tarafından çevrildiğini duyurdu. Gemiye müdahale edildiği ve İsrail askerlerinin gemiye çıktığı bilgisinin ardından, gemideki 12 aktivist alıkonuldu.

Gazze yardımı taşıyan "Madleen" gemisi Aşdod'a götürüldü

BM’den uluslararası topluma çağrı

Birleşmiş Milletler (BM) Filistin Özel Raportörü Francesca Albanese, Madleen gemisinin derhal serbest bırakılması çağrısında bulundu. Sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada Albanese, “Her Akdeniz limanı Gazze’ye yardım, dayanışma ve insanlık taşıyan tekneler göndermelidir. Beraber yelken açacaklar, birlikte durdurulamaz olacaklar” ifadelerini kullandı.

Albanese, İsrail’in Gazze’de yarattığı insani krize ve yardım girişini engelleyen ablukasına dikkat çekerek, “Ablukayı kırmak, devletler için yasal bir sorumluluk ve hepimiz için ahlaki bir zorunluluktur” diyerek uluslararası topluma harekete geçme çağrısında bulundu.

Dışişleri Bakanlığı’ndan sert “Madleen” tepkisi: “İsrail bir terör devleti”

Dışişleri Bakanlığı, Gazze’ye insani yardım taşıyan “Madleen” gemisine İsrail güçlerince yapılan müdahaleyi kınayan sert bir açıklama yayınladı. Bakanlık, uluslararası sularda seyreden gemiye yapılan bu müdahalenin uluslararası hukukun açık bir ihlali olduğunu belirtti.

Açıklamada, “Netanyahu hükümetinin, seyrüsefer serbestisini ve deniz güvenliğini de tehdit eden bu menfur saldırısı, İsrail’in bir terör devleti olduğunu bir kez daha ispatlamıştır” ifadelerine yer verildi.

Gazze’de açlığı bir silah olarak kullanan ve insani yardımların ulaşmasını engelleyen İsrail’in soykırım politikalarına karşı uluslararası toplumun tepkisinin süreceği vurgulandı. Dışişleri Bakanlığı, “İsrail’in saldırgan ve hukuk tanımaz tutumu, insanlık değerlerine sahip çıkan sesleri susturamayacaktır” diyerek İsrail’e karşı uluslararası dayanışma çağrısını yineledi.

Madleen’de ne taşınıyordu?

Madleen gemisinde, Avrupa Parlamentosu’nun (AP) Fransız üyesi Rima Hassan ve Almanya vatandaşı Yasemin Acar’ın yanı sıra, Türkiye’den Hüseyin Şuayb Ordu, Brezilya’dan Thiago Avila, İspanya’dan Sergio Toribio, Hollanda’dan Marco van Rennes, Fransa’dan Baptiste Andre, Reva Viard, Pascal Maurieras ve Yanis Mhamdi, İsveçli iklim aktivisti Greta Thunberg ve gazeteci Omar Faiad gibi isimler bulunuyordu.

Gemi, Gazze halkı için hayati önem taşıyan acil insani yardımlar taşıyordu. Bu yardımlar arasında bebek maması, un, pirinç, çocuk bezleri, kadın hijyen ürünleri, su arıtma kitleri, tıbbi malzemeler, koltuk değnekleri ve çocuk protezleri gibi malzemeler yer alıyordu.

Deniz Öncü’den tarihi zafer

0

Milli motosikletçi Deniz Öncü, İspanya’da düzenlenen Moto2 Dünya Şampiyonası’nın 8. etabını birincilikle bitirdi.

Türkiye Motosiklet Federasyonundan yapılan açıklamaya göre Deniz Öncü, Motorland Aragon Pisti’nde gerçekleştirilen yarışta tarihi bir başarı elde etti.

Red Bull KTM Ajo takımı adına yarışan ay-yıldızlı sporcu, rakibi Diogo Moreira’yı son düzlükte 0.003 saniye farkla geçerek Moto2’de kazanan ilk Türk sporcu olmayı başardı.

Deniz Öncü, aldığı bu sonuçla genel klasmanda 62 puanla 7. sıraya yükseldi.

DUYGUSAL ANLAR YAŞADI

Türkiye’ye ilk Moto2 galibiyetini getiren Deniz Öncü, podyumda duygusal anlar yaşadı. Deniz Öncü, İstiklal Marşı okunurken sevinç gözyaşları döktü.

Ferdi Zeyrek’in cenaze programı belli oldu

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek’in cenaze töreniyle ilgili açıklama yaptı. Özel, “Yarın 11.00’de Büyükşehir’in önünde tören yapacağız. Daha sonra Hatuniye Camisi’nde öğle namazı kılınacak. Ferdi Başkanımızın cenaze namazını bir tek onun doldurabildiği Cumhuriyet Meydanı’nda saf tutarak Valiliğin arkasında kılacağız. Ardından hep birlikte yürüyerek onun da çok sevdiği, benim de çok sevdiğim dedelerimizin ve onun babasının aynı safta yattığı Manisa Tarzanı’nın olduğu birinci mezarlıkta en yakın mezarlıkta Başkanımızı defnedeceğiz. Sonra her birinizi Cumhuriyet Meydanı’ndaki eski nikah salonu, şimdi Fatih Sergi Salonu yaptığı Ferdi Başkan’ın orada taziyeleri kabul edeceğiz. Sizler geldikçe 3 gün boyunca hepimiz orada olacağız” dedi.

Ferdi Zeyrekin cenaze programı belli oldu

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek’in vefatının kendilerini çok üzdüğünü belirterek, “Manisa o kadar çok şey kaybetti ki. Ferdi’nin hayalleri, Manisa’yı bambaşka bir şehir yapmaya yetecek, artacak güçteydi.” dedi.

Manisa Celal Bayar Üniversitesi Hafsa Sultan Hastanesi önünde açıklama yapan Özel, Zeyrek’in vefat haberinin annesi Gülten Zeyrek’e söylenemediğini, doktor kontrolünde söyleneceğini büyük ihtimalle kalp krizi riski bulunan anneye anjiyo yapılacağını ifade etti.

Zeyrek’in dünyada tanıdığı en iyi, çalışkan ve dürüst insan olduğunu vurgulayan Özel, “Manisa’nın partili, partisiz bütün Manisa’nın bağrına bastığı, onu tanıyan herkesin birkaç dakika içinde kendisini çok yakın hissettiği bambaşka bir insanı kaybettik. Ben aklımın yarısını kaybettim. Kalbimin yarısını kaybettim. Birlikte hayal kurduğum, hayallerimizi birlikte gerçekleştirdiğimiz bir yol arkadaşımızı bir siyaset arkadaşından öte çocukluk, gençlik arkadaşımızı, Manisa yetiştirdiği en müstesna kişiliklerden, siyasetçilerden birini kaybetti. Manisa o kadar çok şey kaybetti ki. Ferdi’nin hayalleri, Manisa’yı bambaşka bir şehir yapmaya yetecek, artacak güçteydi. Hepimiz de ona o yüzden bu kadar çok güveniyorduk. Hiç hak etmediğini düşündüğümüz bir sonla karşı karşıyayız. Hepimiz çok üzgünüz, hepimiz çok doluyuz.” dedi.

Özel, Zeyrek’in eşi Nurcan ve kızı Nehir’in evine döndüğünü söyledi.

CENAZE PROGRAMI BELLİ OLDU

Vatandaşlardan hastanenin girişinin boşaltılmasını isteyen Özel, şunları kaydetti:

“Emin olun Ferdi yukarıdaki odada yanımda olsaydı bana şunu diyecekti. ‘Abi bu insanların evine gitmesi lazım. Sen söylersen giderler’ diyecekti. Ailenin ricası benim ricam hastaneyi boşaltmanız. Biz burada bu akşam bir taziye almayacağız. Yarın 11.00’de Büyükşehir’in önünde tören yapacağız. Daha sonra Hatuniye Camisi’nde öğle namazı kılınacak. Ferdi Başkanımızın cenaze namazını bir tek onun doldurabildiği Cumhuriyet Meydanı’nda saf tutarak Valiliğin arkasında kılacağız. Ardından hep birlikte yürüyerek onun da çok sevdiği, benim de çok sevdiğim dedelerimizin ve onun babasının aynı safta yattığı Manisa Tarzanı’nın olduğu birinci mezarlıkta en yakın mezarlıkta Başkanımızı defnedeceğiz. Sonra her birinizi Cumhuriyet Meydanı’ndaki eski nikah salonu, şimdi Fatih Sergi Salonu yaptığı Ferdi Başkan’ın orada taziyeleri kabul edeceğiz. Sizler geldikçe 3 gün boyunca hepimiz orada olacağız.”

Özel, vatandaşların kendilerini hastanede hiç yalnız bırakmadığını, doktorların ve üniversitenin tedavi süreci boyuncu elden gelen her şeyi yaptığını söyledi.

Konuşması sırasında duygulu anlar yaşayan Özel, zaman zaman konuşmakta zorlandı.

Ferdi Zeyrek için helallik isterken içini çekerek konuşmasını sürdüren Özel, “Bizler Ferdi Başkan’dan razıyız. Bize hayatımızın en büyük mutluluklarını yaşattı. Hep yanımızda oldu. Hiç ayrı olmadı. Hepinizi çok seviyordu. Hepimiz onu çok seviyorduk. Başımız sağ olsun. Allah hepinizden razı olsun. Allah Ferdi Başkanımızdan razı olsun. Allah rahmet eylesin. Yarın helalleşeceğiz. Ama yarın olmadan, ben bu akşamdan helalleşeyim diyorsanız hakkınızı helal edin. Allah sizden razı olsun. Hepinizi çok seviyoruz. Evlerinize gidin. Yakınlarınıza sıkı sıkı sarılın. Çocuklarınıza sıkı sıkı sarılın. Yarın görüşmek üzere.” ifadelerini kullandı.

Özel’in konuşmasının ardından hastane önündeki kalabalık dağıldı.

Çocuk hayranını konserde geri çeviren Demet Akalın açıklama yaptı

0

Alcaraz’dan tarihi zafer

0

Carlos Alcaraz, Jannik Sinner’ı 5 saat 29 dakika süren maçta 3-2 mağlup ederek Roland Garros şampiyonu oldu.

5 saat 29 dakika süren maç tarihe geçti: Alcaraz'dan müthiş geri dönüş!

Fransa’nın başkenti Paris’te düzenlenen Grand Slam tenis turnuvası Fransa Açık’ın (Roland Garros) erkekler final maçında İtalyan tenisçi Jannik Sinner ile İspanyol tenisçi Carlos Alcaraz mücadele etti.

Son şampiyon Carlos Alcaraz, setlerde 2-0 geriye düştüğü maçta Jannik Sinner’i müthiş geri dönüşle 3-2 mağlup etti.

Alcaraz, Fransa Açık’ta bir kez daha zafere ulaştı. 5 saat 29 dakika süren karşılaşma Fransa Açık’ta tarihin en uzun final mücadelesi oldu.

Bayram sevincini sahnede zirveye taşıdılar

0

Kurban Bayramı sanat dünyasının ünlü yıldızlarının konserleriyle renklendi. Sıla, bayramın ikinci günü FashionTV Luxe Resort’te sahneye çıktı.

Sibel Can, Kuzey Kıbrıs’ta bir otelde müzikseverlere unutulmaz bir gece yaşattı. Sahneye, Amor Gariboviç imzalı özel tasarım elbisesiyle çıktı.

‘RUHUM GENÇ’

Şevval Sam, Kıbrıs Girne’deki Lord’s Palace Hotel’de sevenleriyle buluştu. Yeni şarkısı ‘Kaçamazsın’ı ilk kez seslendiren Sam “52 yaşında olduğuma bakmayın ruhum genç” dedi. Gülşen, Funda Arar ve Edis de Kıbrıs’ta sahneye çıkan sanatçılar arasındaydı. Arar, sarı saçlı yeni imajı ile dikkat çekti. Ajda Pekkan da Kıbrıs’ta Concorde Luxury Resort’te sahnedeydi. Gülşah Saraçoğlu imzalı elbisesi ile göz kamaştırdı.

UEFA Uluslar Ligi’nde şampiyon Portekiz. Morata İspanya’yı yaktı

0
UEFA Uluslar Ligi finalinde normal süresi ve uzatmaları 2-2 biten maçta Portekiz, seri penaltı atışları sonucu İspanya’yı 5-3 mağlup ederek ikinci kez bu turnuvadaki şampiyonluğuna ulaştı.

Portekizliler’in maçın normal süresindeki gollerini; 26. dakikada Nuno Mendes ve 61. dakikada Cristiano Ronaldo attı.

Turnuvayı 2. sırada tamamlayan Boğalar’ın gollerini ise 21. dakikada Martín Zubimendi, 45. dakikada Mikel Oyarzabal kaydetti.

MORATA KAÇIRDI

111. dakikada İspanya adına oyuna dahil olan Alvaro Morata, seri penaltı atışlarında takımı adına topu ağlara gönderemeyen isim oldu.

Hande Erçel ile Barış Arduç bu sefer dizi için bir arada

Hande Erçel ile Barış Arduç, şubatta yayımlanan ‘Rüzgara Bırak’ filmindeki cesur sahneleri ile günlerce gündemden düşmemişti.

Hande Erçel ile Barış Arduç bu seferde dizi için bir arada!

Elektrikleri tutan, birbirlerine övgüler yağdıran iki oyuncu yeniden bir araya geldi. 8 bölümlük dizi film ‘Aşkı Hatırla’da buluştular. Hande ‘Güneş’, Barış ‘Deniz’ rolünde. Yine aşk yaşıyorlar ve yine sevişme sahneleri ile çok konuşulacaklar.

Christian Bale yeni filmi ‘Madden’ için tanınmaz halde

0

Christian Bale, Al Davis karakterine hayat vermek için saçlarını seyrek gösteren bir peruk takmış, beyazlatılmış kaşları ve 1970’lerin stiline uygun deri kıyafetiyle setteydi. Ünlü oyuncunun fiziksel değişimi hayranlık uyandırdı.

‘Madden’ filmi, Super Bowl kazanan koç John Madden’ın hayatını anlatıyor. Film, Madden’ın 1977’de Al Davis ile birlikte Oakland Raiders’a Super Bowl XI zaferini kazandırmasından başlayarak, ‘Madden NFL’ video oyunlarının doğuşuna ve spikerlik kariyerine kadar uzanan hikâyesini ele alıyor.

Christian Bale

Filmde John Madden’ı canlandıran Nicholas Cage de geçtiğimiz günlerde sette görüntülenmiş, rolü için kilo almış haliyle dikkat çekmişti. Cage de kısa süre önce sette dalgalı sarı peruk ve mavi eşofman takımıyla bir hayli farklı bir görünüme bürünmüştü.

Nicolas Cage

Filmin kadrosunda ayrıca komedyen John Mulaney, elektronik oyun devi Trip Hawkins’i canlandırırken; Kathryn Hahn, John Madden’ın eşi Virginia Madden rolünde. Sienna Miller ise Al Davis’in eşi Carol Davis’i oynuyor.

Rita Ora’dan yeni albüm tanıtımı

0

İngiliz şarkıcı Rita Ora (34), yeni albümü ‘Heat’ (sıcaklık-ateş) için özel bir tanıtım çekimi yaptı.

Çok sıcak bir yaz gününde bir plajda serinlemeye çalışırken verdiği nostalji temalı pozları yayınladı.

2023’ten bu yana çıkardığı ilk albümünün YouTube üzerinden
hangi ülkede saat kaçta erişilebilir olacağını da paylaştı.

Taylor Swift ve Travis Kelce, Tennessee’deki düğünde görüntülendi

Dünyaca ünlü şarkıcı Taylor Swift ve Amerikan futbolu oyuncusu Travis Kelce, Tennessee’nin Knoxville kentine yakın bir bölgede düzenlenen özel bir düğüne katıldı. Düğün, Travis Kelce’in kuzeni Tanner Corum ile Samantha Peck arasında gerçekleşti.

Ünlü çift, Kelce’nin kuzeninin düğününde objektiflere yansıdı

Samimi bir arka bahçe töreni şeklinde organize edilen düğünde Swift ve Kelce, davetlilerle içten bir şekilde sohbet etti. Taylor Swift, mavi tonlarında zarif bir elbise tercih ederken, Kelce klasik bir gömlek ve pantolon kombiniyle sade bir görünüm sergiledi.

Çift, düğün boyunca gelin ve damadın ilk dansına eşlik ederek müziğe ayak uydurdu. Sosyal medyada yayılan görüntülerde, davetlilerin bu sürpriz katılım karşısında oldukça şaşırdığı ve heyecanla paylaşımlar yaptığı görüldü.

Taylor ve Travis’in birlikte geçirdiği hafta süresince çarşamba gecesi Florida’da el ele görüntülenmeleri de dikkat çekmişti. Son aylarda kameralar karşısında daha çok birlikte görülen çift, daha önce Anneler Günü’nde Philadelphia’da ve kısa bir süre sonra da West Palm Beach’te bir akşam yemeğinde basına yansımıştı.

İlişkilerini kamuoyuna açık yaşamaktan kaçınan Swift ve Kelce, henüz bir evlilik planı açıklamasında bulunmadı. Ancak yaklaşık iki yıldır birlikte olan çiftin, yakın zamanda bir nişan kararı alabileceği yönünde spekülasyonlar sürüyor.

Peyzajda ‘kurak’ dönem

0

Tarım ve Orman Bakanlığı, kuraklığa karşı yeşil alan düzenlemelerinde köklü değişiklikleri gündeme aldı. Su tüketimi yüksek çim alanlar yerine, kuraklığa dayanıklı bitkilerle doğal ve verimli bir peyzaj öneriliyor.

Tarım ve Orman Bakanlığı, tüm dünyada yaşanabilecek olası su sıkıntılarının Türkiye’de de yaşanabileceğine dikkat çekerek vatandaşları uyardı. Bakanlıktan konuyla ilgili verilen bilgi şöyle:

Peyzajda ‘kurak’ dönem

“Kurakçıl peyzaj, kurak iklime sahip ve su kaynaklarının sınırlı olduğu alanlarda ‘estetik peyzaj’ kaygısından ve ‘klasik peyzaj düzenleme’ yaklaşımından vazgeçerek, suyun en akılcı kullanımını, ekosistemin korunmasını ve gelişiminin sağlanmasını amaçlayan, doğa ile uyumlu peyzaj tekniğidir. Önümüzdeki dönemde üniversiteler, organize sanayi bölgeleri, yerel yönetimler ve turizm tesisleri başta olmak üzere tüm kurum ve kuruluşlarının sorumluluğundaki yeşil alanlarda, refüjlerde, peyzaj alanlarında ve park-bahçelerde, gece sulaması, arıtılmış atıksuların yeniden kullanılması ve kurakçıl peyzaj uygulamalarının yaygınlaştırılması amaçlanıyor.

Peyzajda ‘kurak’ dönem

DAYANIKLI BİTKİLER SEÇİN

Peyzaj uygulaması yaparken su tüketimi yüksek olan geniş çim yüzeyler yerine bölgenin doğal vejetasyonuna ve iklim koşullarına uyumlu, çok yıllık yer örtücülerin ve kuraklığa dayanıklı doğal bitkilerin (Dam Koruğu, Acı Damkoruğu, Japon İpeği, Fare Kulağı, Yıldız Halısı, Ak Üçgül, Cezayir Menekşesi, Japon Süpürgesi, Kara Yosunu vb.) tercih edilmesi ve çim alan miktarının mümkün olduğunca düşük tutulması gerekiyor. Suyu verimli kullanan sulama sistemlerinin tercih edilmesi, sulamanın gün ağarmadan veya gün batımı sonrasında yapılmasına dikkat edilmesi önemli. Su kullanımlarının ölçüm ve izleme sistemleri ile kayıt altına alınması, kurakçıl peyzaj tasarımı esnasında yağmur suyu hasadı, arıtılmış atıksu gibi geleneksel olmayan su kaynaklarının planlanması şart.”

FAYDASI ÇOK

– Kurakçıl peyzaj uygulamalarının çok sayıda avantajının bulunduğu belirtilen açıklamada “Örneğin, su kaynaklarının korunmasına katkı sağlar. Kurakçıl peyzaj düzenleme tekniklerinin kısmen uygulanması ile yüzde 20 – yüzde 50, çim alanların tamamının kurakçıl peyzaja dönüştürülmesi ile yüzde 80’e varan oranlarda daha az su kullanılır. Kurakçıl bitkiler genellikle yavaş büyür, daha az budama, biçme ve ilaçlama gerektirir. Daha az su ve işçilikle peyzajın sağlıklı kalması sağlanır. Bakım ve enerji maliyetlerini yarı yarıya azaltabilir. Bölgenin doğal vejetasyonuna uygun ve kuraklığa dayanıklı türler seçildiği için hastalıklara, zararlılara ve çevresel streslere karşı daha dirençlidir. İyi tasarlanmış kurakçıl peyzaj, eğim kontrolü ve yer örtücüler sayesinde toprak erozyonunun önlenmesine ve suyun toprakta tutulmasına yardımcı olur” ifadelerine yer verildi.

Tom Cruise, Guinness Rekorlar Kitabı’na girdi

Rum Yetimhanesi otel olacak

0

Fener Rum Patrikhanesi Avrupa’nın en büyük, dünyanın ise 2. büyük ahşap binası olan Büyükada’daki Rum Yetimhanesi’ni otel yapmaya karar verdi. Yetimhane, 60 yıldır kullanılmadığı için harabe halde.

Büyükada’daki Rum Yetimhanesi, yıllardır kullanılmadığı için neredeyse çökmek üzereydi. Patrik Bartholomeos başkanlığında Fener’de toplanan patrikhanenin karar organı Sen Sinod Meclisi, zaman içinde büyük hasar görerek harabeye dönüşen ve yıkılma tehlikesi bulunan yetimhanenin geleceğini görüştü.

Rum Yetimhanesi otel olacak

TURİZME KAZANDIRILACAK

Toplantıdan sonra yapılan açıklamada “1960’lı yıllarda, faaliyetinin durdurulmasının hemen ardından zamana yenik düşmüş ve ciddi tahribata uğramış ahşap yetimhane kompleksinin restorasyonu için finansman bulunmasına yönelik birçok girişim ve sayısız uğraşı maalesef sonuçsuz kalmıştır. Bunun üzerine binanın Büyükada’nın mimari ve sosyal karakterine uygun, çevreye özen göstererek ekolojik bina standartlarına uyumlu turizm faaliyetlerinin geliştirilmesi maksadıyla gerekli girişimlerde bulunulması hususunda karar verildi” denildi.

UZMAN HEYET OLUŞTURULACAK

Sözkonusu kararın “yıllar boyunca cemaatin ihtiyaçlarına hizmet etmiş Rum Yetimhanesi’nin mirasına saygı duyularak ve Prens Adaları’nın ekonomik, sosyal ve kültürel gelişimine katkı sağlayacağı inancıyla alındığı” belirtilen açıklamada, “Bu kararın hayata geçirilmesine yönelik somut adımlar, Patrikhane’nin belirleyeceği uzman heyet öncülüğünde atılacaktır” ifadesi kullanıldı. Kathimerini gazetesine göre, yetimhane binasının uzun yıllar için kiralanması hedefleniyor. Binayı kiralayacak şirket, aynı zamanda otele dönüştürülmesi masraflarını da üstlenecek. Yetimhanenin Türk, Yunan ve turizm şirketleri ortaklığında bir konsorsiyum tarafından kiralanması ihtimali de bulunuyor.

Rum Yetimhanesi otel olacak

BAKANLIĞA HENÜZ BAŞVURU YOK

– Kültür ve Turizm Bakanlığı yetkililerinden edinilen bilgiye göre, Vakıflar Genel Müdürlüğü yetimhaneyi Patrikhane’ye devretti. Yetimhane, Patrikhane’nin mülkü. Ancak orada yapılacak inşaat işlemleri Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun kararı ve onayından geçiyor. Patrikhane’nin henüz kurula projeyi sunmadığı öğrenildi. Vakıflar Genel Müdürlüğü de “Biz yetimhaneyi zaten Patrikhane’ye devrettik. İstedikleri kararı alabilirler. Ancak işlemler (onarım, tadilat, restorasyon) için izin almaları gerekiyor. Daha o başvuru gelmedi” bilgisini verdi.

TASARIMINI FRANSIZ MİMAR YAPMIŞTI: PRIGIPO PALACE’TAN PATRİKHANE’YE

– Tasarımı dönemin dünyaca ünlü Fransız mimarlarından Alexandre Vallaury tarafından yapılan ve “Prigipo (Büyükada) Palace” adıyla, 206 odalı otel ve casino olarak hizmet vermesi için inşası 1899’da tamamlanan bina Osmanlı yönetimi tarafından ruhsat verilmeyince satışa çıkarıldı. Dönemin zengin Rum ailelerinden Zafiri’ler 246 bin 650 İngiliz sterlini karşılığında, 1902’de binayı Fransız sahiplerinden satın aldı ve Patrikhane’ye bağışladı. Sultan 2. Abdülhamid’in izniyle 1903’te yetimhane olarak açılan bina, faaliyetini 1964 yılına kadar sürdürdü. 1 Dünya Savaşı sırasında bir ara askeri okul olarak kullanıldı, Alman askerlerine ve Bolşevikler’den kaçan Ruslara ev sahipliği yaptı, işgal kuvvetleri tarafından Ada’ya yollanan Rum göçmenlerini barındırdı. Vakıflar Genel Müdürlüğü yangın tehlikesi bulunduğu gerekçesiyle 1964’te binayı mühürledi. Yetimhane, 1997’de Türk devletine geçti. 2012’de ise Fener Rum Patkhanesi’ne verildi.

Vücuttaki zehri söküp atan o gıda ortaya çıktı

0

Vücutta birikerek yıllar içinde ciddi zararlara yol açabilen kimyasallar artık kader olmayabilir. Yeni araştırma, doğal bir besinle bu toksinlerin azaltılabileceğini ortaya koydu. Bilim dünyası bu bulguyu oldukça dikkat çekici buluyor. İşte vücudu baştan aşağı yenileyen o besin

Boston’da yapılan ve dikkat çeken bir araştırma, bazı gıdaların vücutta uzun süre kalan ve sağlık için tehdit oluşturan kimyasalları azaltabileceğini ortaya koydu. Çalışmada, doğal lif takviyesi alan bireylerin kanında bu zararlı maddelerin oranında belirgin düşüş gözlemlendi.

Çalışma dört hafta sürdü. Araştırmaya katılan 72 erkek iki gruba ayrıldı. Bir grup, öğünlerden hemen önce mantar ve yulaftan elde edilen beta-glukan lifi aldı. Diğer grup ise pirinç temelli bir destek ürünü kullandı.

Deneyin başında ve sonunda alınan kan örnekleri, lif tüketen grupta “sonsuza dek kimyasallar” diye adlandırılan PFAS seviyelerinde yaklaşık %8 oranında azalma olduğunu gösterdi. PFOA ve PFOS gibi en zararlı türlerdeki düşüş, bilim insanlarını heyecanlandırdı.

PFAS, vücutta yıllarca kalabilen ve hormon dengesinden organ fonksiyonlarına kadar birçok sistemi etkileyebilen bir kimyasal grubu. Kolon kanseri, kısırlık ve bazı organ yetmezlikleriyle ilişkili olduğu düşünülüyor.

Araştırmacılar, lifin safra üzerinden bu maddeleri vücuttan atmaya yardımcı olduğuna inanıyor. Ancak bu durumun her lif türü için geçerli olup olmadığı henüz net değil. Boston Üniversitesi uzmanları, daha fazla çalışma yapılması gerektiğini vurguluyor.

Öte yandan uzmanlar bu araştırmanın, bu alandaki ilk somut adımlardan biri olduğunu belirtiyor. Tüm bunların yanı sıra, lif eksikliğinin uzun vadede kansere zemin hazırladığı da sıkça dile getirilen bir başka gerçek.

Osimhen veda ediyor

0

Haftalardır Galatasaraylı taraftarların gidecek mi, kalacak mı diye en çok merak ettiği transfer olan Osimhen hakkında flaş bir iddia ortaya atıldı. Dünyaca ünlü gazeteci Di Marzio, Victor Osimhen’in Al Hilal ile anlaştığını duyurdu.

Galatasaray’ın sezon başı Napoli’den kiralık olarak kadrosuna kattığı Nijeryalı süper golcü Victor Osimhen, sezona damga vurdu.

Bu sezon sarı kırmızılarla Süper Lig, UEFA Avrupa Ligi ve Ziraat Türkiye Kupası’nda toplamda 47 maça çıkan Osimhen, 37 gol 8 asistle sezonun en bomba transferi oldu.

Saha içinde Galatasaray’ı sahiplenmesi, çalışkanlığı ve azmi ile taraftarların sevgilisi haline gelen Osimhen’in kulüpte kalıp kalmayacağı konusu da yavaş yavaş netleşiyor.

75 milyon avro gibi yüksek bir bonservis bedeliyle taraftarları ve camiayı transfer konusunda ikiye bölen Osimhen hakkında Sky Sport muhabiri Gianluca Di Marzio’dan flaş bir açıklama geldi.

Dün, Osimhen’in İstanbul’dan son anda Al-Hilal için ayrılmaktan vazgeçtiği ve pazarlıkları Türkiye’de sürdüreceği açıklanmıştı.

Di Marzio, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Osimhen’in Suudi Arabistan kulübü Al-Hilal ile anlaştığını, geriye sadece Al-Hilal’in Napoli ile yapılan pazarlıktaki pürüzlerin kaldığını duyurdu.

Di Marzio, Arap kulübünün Napoli için 70 milyon avro teklif ettiğini ancak İtalyan kulübün 75 milyon avroda ayak direkttiğini bildirdi.

Ünlü gazetecinin haberine göre, iki kulüp anlaştığı takdirde Osimhen Suudi Arabistan yolcusu.

di-marzio.jpg

Nuh’un Gemisi nerede?

0

Şırnak’ta arkeolog ve ilahiyatçılardan oluşan ekip, Hz. Nuh’un gemisinin bulunduğu değerlendirilen Cudi Sefine ve Yoğurtçular köyü gibi bölgelerde yüzey araştırması gerçekleştirdi. Tarihi ve arkeolojik bulgular merakla bekleniyor.

Prof. Dr. İbrahim Baz, ekibin yıllardır Hz. Nuh’un gemisinin Ağrı Dağı’nda olmasına ilişkin inceleme yaptığını, son yıllarda bu çalışmanın Şırnak Cudi Dağı’na kaydığını söyledi. Dünyada bu konuda yoğun olarak çalışan 5 ekibin bulunduğunu anlatan Baz, bu ekiplerden birine üye olduğunu belirtti.

Prof. Dr. Baz, şöyle konuştu:

“Biz de 2 yıldan bu yana ABD, İtalya, Fransa ve Ukrayna’dan olmak üzere arkeolog ve ilahiyatçı hocalarımızla Ağrı Dağı’ndaki çalışmalar yanında Cudi Dağı’nda yüzey çalışması yapmaya başladık. Bu seneki çalışmalarımızı da tamamladık. Burada 3 ana konu üzerinde çalıştık.

Bunlardan biri Hristiyan ve Yahudi kaynaklarında geçen Hz. Nuh’un gemiden indikten sonra kendisiyle beraber insanlarla kurduğu eski kaynaklarda ‘semanin’ diye geçen, Kürtçe Heştan adıyla kurulan Yoğurtçular köyü. İslam tarihi kaynaklarında bu köyde ‘suk-u semanin’ olarak anılan bir çarşı olduğu ifade edilmektedir. Yerel halkın yardımlarıyla kaynaklarda geçen 7 kilisenin 3’ünün konumları da tespit edildi.

Cudi Dağı bölgesinde ekip olarak gözlem çalışması yürüttüklerini bildiren Baz, şunları kaydetti:

“Bu çalışmalar çerçevesinde hem Hz. Nuh’un gemisinin durduğu noktanın tespiti için arkeolojik kazıların yapılması hem tarihi ile alakalı daha detaylı çalışmalar hem de Hz. Nuh tarafından kurulmuş olduğu kabul edilen köy ile ilgili çalışmalar başlatılması planlanmaktadır. Böyle olduğunda şu ortaya çıkacaktır.

Muhtemelen yeryüzündeki en kadim yerleşim yeri olarak bilinen, Hz. Nuh tarafından kurulan Cudi Dağı eteklerindeki bir mekan ortaya çıkacak. Bugün sadece Şırnak petrolü ile değil aynı zamanda Cudi Dağı Hz. Nuh ile anılmış olacak. Dileriz bütün dinlerin Hristiyanlığın, Yahudiliğin ve İslam’ın ortak kabulü olan bir Peygamberin mirası ve o mirasa ait veriler gün yüzüne çıkar.”

Çalışmaların devam edeceğini ve bu çalışmalara Vali Birol Ekici’nin destek verdiğini kaydeden Baz, Gabar Dağı’nda da çeşitli yüzey araştırmaları yaptıklarını aktardı.

Gabar Dağı’ndaki Finik Kalesi’nde de çalışma yürüttüklerini bildiren Baz, “Buralarda da gerekli çalışmalar yapıldığında Gabar Dağı sadece petrolü ile değil tarihi, kültürü ve arkeolojik verileriyle ülke gündeminde hak ettiği yeri alacaktır. Bundan sonra Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın onayı ile kazı ve diğer işlemler yapılması gerekiyor. Çalışmalar sonucunda rapor hazırlayacağız. Kültür ve Turizm Bakanlığı onayının ardından bölgede kazı çalışmalarına başlanabilecek” ifadelerini kullandı.

 

Afra Saraçoğlu’nun yeni durağı Patmos

Afra Saraçoğlu, dizisi final yaptıktan sonra tatile devam ediyor. Amerika’ya hem iş hem de tatil için giden oyuncunun yeni durağı Yunanistan’ın Patmos Adası oldu.

Afra Saraçoğlu'nun yeni durağı Patmos

‘Fazilet Hanım ve Kızları’, ‘Öğretmen’, ‘Kardeş Çocukları’, ‘Yeşilçam’ gibi birçok projede rol alan ama özellikle en son yer aldığı ‘Yalı Çapkını’ dizisiyle yıldızı parlayan Afra Saraçoğlu oyunculuğu kadar özel hayatıyla da hep gündemde…

Mert Yazıcıoğlu’nun ardından ‘Yalı Çapkını’ndaki rol arkadaşı Mert Ramazan Demir ile birliktelik yaşayan Saraçoğlu geçen haftalarda ilişkiyi sonlandırmıştı.

Dizisinin final yapmasının ardından da Amerika’ya hem iş hem tatil için giden Afra Saraçoğlu bu kez soluğu Yunanistan’da aldı.

Patmos Adası’nda güneşin ve denizin tadını çıkardığı anlara ait kareleri Instagram hesabından takipçileriyle paylaşan Saraçoğlu, gönderisine de “Ahhhh, asla unutmayacağım, beni kutsuyorsun Patmos!” notunu düştü.

Oyuncunun tatil fotoğraflarına binlerce beğeni geldi.