Ana Sayfa Blog Sayfa 163

Kültür Yolu Festivali’nde sanatçıların belirlendiği kriterler

0

16 şehirde gerçekleşecek Türkiye Kültür Yolu Festivali’nin memleket için dokuzuncu benim için üçüncü durağı Çanakkale idi.

Kültür Yolları’nın benim için en güzel tarafı memleketin gizli hazinelerini keşfetmek.

Ağırlıklı olarak yaz aylarına denk gelen bu seyahatler boyunca kendi adıma deniz turizmine alternatif bir kültür rotası da belirlenebileceğini fark ettim.

Şehirlerde beni en çok etkileyen unsurlar tarihi noktalar ve lezzet durakları oldu.

Maceraperest biriyseniz balon turu ya da dalış sporu da ilgi alanınıza girebilir.

İlk kez gittiğim Kars’tan çok etkilenmiştim, hala aklımdan çıkaramıyorum.

Kapadokya’da ise şehrin mistik atmosferi beni her daim büyülüyor.

Peki Çanakkale’de neler öne çıktı?

Kültür Yolu Festivali’ne kalabalık bir basın grubu eşliğinde devlet erkanı katılımlı protokol ziyaretleriyle iştirak ettiğimizden baş döndürücü bir programa ayak uydurmak gerekiyor.

Bu koşuşturmaların içinde o sergiden bu sergiye adeta sürüklenirken bazen kendimi bir Olacak O Kadar skecinde gibi hissediyorum.

Bir grup takım elbiseli siyah giyen adam hep bir yerlere yetişme telaşıyla oraya buraya koşuyor.

Dolayısıyla hiçbir şeyin tam anlamıyla içine giremesem de her şeyden biraz tadarak kalbimi çelecek bir şeyler yakalamaya çalışıyorum.

Her seferinde de mutlaka bir şeyler çıkıyor.

Elbette bu bölgenin yıldızı 5 bin 600 yıllık geçmişe sahip Troya Ören Yeri’nden çıkan eserlerin sergilendiği Troya Müzesi…

Bakan erkanı gelmeden yakaladığımız kısacık zamanda müze müdürü Rıdvan Gölcük ile birlikte gezme şansı yakaladık ve onun şahane anlatımıyla adeta tarihin o gizemli yıllarına ışınlandık.

Ayrıca yönetmenliğini Ülkü Sönmez’in yaptığı, Troya alanına yaptığı bir akademik çalışmadan yola çıkılarak hazırlanan HisTroy Fiction adlı belgeselin bir bölümünü görebildik.

Bu nefis çalışma ile ilgili detayları da yakında Ülkü Sönmez röportajımızda ayrıntılı okuyabileceksiniz.

Türkiye Kültür Yolu Festivali'nde sanatçılar hangi kriterlere göre belirleniyor? Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Batuhan Mumcu Medyatava'ya konuştu - Resim : 2

Gelelim bu yazının mevzu bahisine…

Özellikle müzik ile yakında ilgilendiğim için bu tarz festivallerde ilk dikkatimi çeken hangi sanatçıların sahne aldığı oluyor.

Günün sonunda Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Batuhan Mumcu ile Yaşayan Miras ve Kültürel Etkinlikler Genel Müdürü ve Türkiye Kültür Yolu Festivalleri Direktörü Selim Terzi’nin katılımıyla yediğimiz yemekte kendilerine bu soruyu sorma şansını yakaladım.

O sırada geçen bir cruise gemisi dikkatimizi dağıttı, ne de olsa kültür yollarının en büyük amacı o şehirlerin ve bölgenin turizmine katkıda bulunmak.

Mumcu ve Terzi bu soruma müzik platformlarının en çok da Spotify’in en çok dinlenen isimlerini baz aldıklarını söyleyerek yanıt verdiler.

Ancak TikTok kendilerine ters köşe yapmış.

Bir dönem platformun en gözdesi olan INJI’nin BELLYDANCING’ adlı şarkısının popülerliği sebebiyle programa almışlar ancak başka bilinen şarkısı olmadığı için hayal kırıklığına uğramışlar.

Bu noktada söyleyecek bir sözüm var. Bir sanatçı yaptığı müziğe dair şöyle bir şey demişti; “İnsanlar ne sever diye düşünmüyorum, gönülden yaparsam sevilir diye inanıyorum.”

Kültür Yolu Festivali’nde birçok etkinlik var ama hiç şüphesiz en büyük ilgiyi konserler çekiyor.

Dolayısıyla bakanlık ve direktörler de türünün en popüler isimlerini getirerek ilgiyi ve kalabalığı o noktaya çekme istiyorlar.

Bu gayet anlaşılabilir bir gerekçe…

Türkiye Kültür Yolu Festivali'nde sanatçılar hangi kriterlere göre belirleniyor? Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Batuhan Mumcu Medyatava'ya konuştu - Resim : 3

Bugüne dek katılan sanatçılara da baktığımız zaman (Mazhar Alanson’dan Can Bonomo’ya; Gazapizim’den Haluk Levent’e) bir çeşitlik hakim ancak çoğunluğunu Murat Boz, Berkay, Bengü, Derya Uluğ gibi pop müziği temsil eden isimler oluşturuyor.

Temennim ileriki yıllarda festivalin müzikte de adıyla müstesna olması…

Bu ülkenin müzik kültüründe, hafızasında, kalbinde yer etmiş isimlere ve yeni neslin temsilcilerine daha çok sahnelerinde yer açmaları.

Dönüş yolunda mola vermek için durduğumuz benzinlikte Moğollar ile karşılaştım.

Hemen Cahit abinin yanına koştum.

Kendisiyle yaptığımız kısa sohbette kalbimden geçen ilk şey dün akşam o sahnede onları izlemek istediğim oldu.

Düşünsenize Cahit Berkay Selvi Boylum Al Yazmalım’ı çalıyor ve o sırada zaman bir süreliğine duruyor.

Hangimizin geçmişinde, kültüründe bir anısı yok ki…

Bu karşılaşmanın ardından yol boyunca o sahnede kimleri görmek istediğimi düşündüm.

Kurtalan Ekspres, Bulutsuzluk Özlemi, Grup Gündoğarken, Hayko Cepkin, Mabel Matiz, Bülent Ortaçgil…

Her biri memleketin hem müziğini hem de meselelerini dert edinmiş ozanlar bir yerde…

Kültür Yolu’nda gözlemlediğim, ekibin de sıklıkla altını çizdiği ve beni de ziyadesiyle mutlu eden mevzu olabildiğince siyaset üstü bir iş olması.

Ziyaret ettiğim şehirlerde gördüğüm en güzel tablo, açılış kortejlerinde yerel halkın yüzündeki mutluluk. Küçük şeylerden mutlu olmasını bilen bir halktık biz.

Öyle kocaman, gösterişli şeyler olmasına gerek yok her zaman. Bir sahil kasabasında balkonda size el sallayan bir yaşlıya ya da dondurmasını yerken heyecanla bandoyu izleyen bir çocuğun mutluluğuna ortak olmak yetiyor da artıyor bile.

Kediye köpeğe yapılan zulüm, kadın cinayetleri, ekonomik darboğaz derken hepimizin biraz olsun nefes almaya ihtiyacı var.

Bizi iyileştirecek olan yol kültür ve sanatın iyileştirici gücünden geçiyor.

Dilerim ki bu rüzgar hep böyle esmeye devam eder.

Gizem Ertürkgizemerturk@yahoo.com.tr

Kaynak: Medyatava Haber Merkezi

Türkiye ile Mısır arasında 17 anlaşma imzalandı

Türkiye ile Mısır Cumhurbaşkanları arasında 12 yıl aradan sonra yapılan görüşmede ticaret, ekonomi, sağlık, eğitim, tarım ve kültürel konular başta olmak üzere toplam 17 iş birliği anlaşması imzalandı.

Türkiye ile Mısır arasında 17 anlaşma imzalandı

Mısır’dan 12 yıl sonra Türkiye’ye gerçekleştirilen ziyaret kapsamında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah es-Sisi başkanlığında Cumhurbaşkanlığı’nda “Yüksek Düzeyli Stratejik İş birliği Konseyi” toplantısı yapıldı.

Toplantının ardından Türkiye ve Mısır arasında 17 anlaşma imzalandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Mısır Cumhurbaşkanı es-Sisi huzurunda imzalanan anlaşmalar şöyle:

-Türkiye Cumhuriyeti Yükseköğretim Kurulu ile Mısır Arap Cumhuriyeti Yükseköğretim ve Bilimsel Araştırma Bakanlığı Arasında Yükseköğretim Alanında İşbirliği.

-Türkiye Cumhuriyeti Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Mısır Arap Cumhuriyeti Maliye Bakanlığı Arasında Mali ve Ekonomik Konularda İşbirliği.

-Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Mısır Arap Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Tarım Alanında Bilimsel, Ekonomik ve Teknik İşbirliği.

-Türkiye Cumhuriyeti Rekabet Kurumu ile Mısır Arap Cumhuriyeti Rekabet Kurumu Arasında Rekabet Politikası Alanında işbirliği.

-Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı ile Mısır Arap Cumhuriyeti Dışişleri, Göç ve Mısırlı Gurbetçiler Bakanlığı Arasında Mutabakat Muhtırası.

-Türkiye Cumhuriyeti Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Mısır Arap Cumhuriyeti Çalışma Bakanlığı Arasında Çalışma ve İstihdam Alanında Mutabakat Zaptı.

-Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Mısır Arap Cumhuriyeti Planlama, Ekonomik Kalkınma ve Uluslararası İşbirliği Bakanlığı Arasında İşbirliği ve Kapasite Geliştirmeye İlişkin Mutabakat Zaptı.

-Türkiye Cumhuriyeti Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve Mısır Arap Cumhuriyeti Çevre Bakanlığı Arasında Şehircilik Alanında İşbirliğine İlişkin Mutabakat Zaptı.

-Türkiye Cumhuriyeti Sağlık Bakanlığı ile Mısır Arap Cumhuriyeti Sağlık ve Nüfus Bakanlığı Arasında Sağlık ve Tıp Bilimleri Alanlarında İşbirliğine Dair Mutabakat Zaptı.

-Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları ve Mısır Ulusal Demiryolları Arasında Demiryolu Sektöründe İşbirliğinin Geliştirilmesine İlişkin Mutabakat Zaptı, Sivil Havacılık İdareleri Arasında Mutabakat Zaptı.

-Türkiye Cumhuriyeti Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ile Mısır Arap Cumhuriyeti İletişim ve Bilgi Teknolojileri Bakanlığı Arasında Bilgi ve İletişim Teknolojileri Alanında Mutabakat Zaptı.

-Türkiye Cumhuriyeti Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı ile Mısır Arap Cumhuriyeti Mikro, Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme Ajansı Arasında Mutabakat Zaptı.

-Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Mısır Arap Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Enerji Alanında Mutabakat Zaptı.

-Türkiye Cumhuriyeti Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve Mısır Arap Cumhuriyeti Çevre Bakanlığı Arasında Çevre Koruma Alanında İşbirliğine İlişkin Mutabakat Zaptı.

-Yeni Ekim Şehrinde Endüstri Parkının Geliştirilmesi İçin Arazi Tahsis Sözleşmesi.

-Yeni İdari Başkent Endüstri Parkının Geliştirilmesine İlişkin Mutabakat Zaptı.

Victor Osimhen’in dramatik hikayesi

0
Galatasaray’ın anlaşmaya vardığı Victor Osimhen; erken yaşta annesini kaybeden, yoksulluğun getirdiği zorluklarla boğuşan, futbol oynamak için ayakkabısı dahi bulunmayan, çocukluğunu yaşayamadan ailesinin geçimine katkı verebilmek için çıplak ayakla su satan, geçmişinde acı dolu anılar yer alan ancak yılmadan, usanmadan, azimle mücadele ederek kurtuluşa futbolla erişen bir savaşçı…

Victor Osimhenin dramatik hikayesi: Annesini kaybetti, yoksulluk içinde büyüdü, çöpten ayakkabı aradı, su satarak geçimini sağladı

Napoli’nin 33 yıllık şampiyonluk hasretine son vermesindeki en büyük aktörlerden olan, 2023 yılında Afrika’da yılın futbolcusu seçilen, aynı zamanda 2023 Ballon d’Or töreninde sekizinci sırada yer alarak ödül tarihinde ilk 10’a giren ilk Nijeryalı oyuncu olma unvanına sahip olan Victor Osimhen’in çocukluğu dram filmlerini aratmayacak cinsten.

ERKEN YAŞTAN HAYATIN YÜKÜNÜ OMUZLADI

Dünyanın en değerli golcülerinde biri olarak Avrupa futbolunda fırtınalara estiren Nijeryalı golcünün yaşamı büyük zorluklarla geçti.

1998’de Nijerya’nın Lagos şehrinde, altı kardeşin en küçüğü olarak dünyaya gelen Osimhen, küçük yaşta annesini kaybetti.

Çok fakir bir ailede gözlerini dünyaya açan Victor Osimhen, erken yaşta hayatın yükünü omuzlarında hissetti.

Lagos Eyaleti’nin Oregun/Ojota bölgesindeki Olusosun bölgesinde derme çatma evlerden birinde çocukluğunu geçiren Osimhen, geçimini sağlamak ve aile bütçesine destek olmak için su satıcılığı yaptı.

Çıplak ayakla arabaların peşinden koşarak su satmaya çalışan küçük Osimhen, bir yandan da hayallerini süsleyen ve ailesini yoksulluk belasından kurtarmanın çözümü olarak gördüğü futbola gönül veriyordu.

Victor Osimhenin dramatik hikayesi: Annesini kaybetti, yoksulluk içinde büyüdü, çöpten ayakkabı aradı, su satarak geçimini sağladı

ÇÖPLÜKTEN AYAKKABI ARADI

Arta kalan zamanlarında her küçük çocuk gibi futbol oynayan Osimhen, ayakkabı aramak için ise binlerce ton çöpün toplandığı, insanların kullanmak ya da satabilmek için bir şeyler aradığı Olusosun depolama alanına gidiyordu.

Bir röportajında çöp depolama alanına ayakkabı aramak için gittiğini söyleyen Nijeryalı yıldız, “Olusosun, bir çöp sahasına yakın küçük bir yerdir. Çoğu zaman insanlar çöp sahasına para karşılığında değerli eşyalar alıp yeniden satmak için giderler. Ben oraya futbol oynamak için kullanabileceğim eski botlar aramak için giderdim… Bu şekilde büyüdüm.” sözleriyle yaşadığı zorlukları anlatıyor.

BİNLERCE ÇOCUK ARASINDAN SEÇİLDİ

Her şeye rağmen kurtuluş olarak gördüğü futbol aşkından geri kalmayan, idolü olarak gördüğü Didier Drogba gibi olmak isteyen, yardımsever futbolcu Sadio Mane’den ilham alan Osimhen, Ultimate Strikers Academy’ye katıldı ve burada ülkenin o zamanki U-17 antrenörü Emmanuel Amuneke ve gözlemcilerin dikkatini çekti.

U-17 yetkililerinin oyuncuları incelediği Abuja’daki FIFA Goal Project sahasına vardığında Osimhen, seçmelere katılan oyuncuların çokluğunu, “İki milyon oyuncu gibiydi!” sözleriyle aktarıyor.

Kendisine verilen kısa süreli şansı çok iyi değerlendiren Victor Osimhen, U17 Dünya Kupası’nda 10 golle krallığa ulaşarak altın ayakkabı ve gümüş top ödüllerinin sahibi oldu ve masalsı yolculuğu başladı.

Victor Osimhenin dramatik hikayesi: Annesini kaybetti, yoksulluk içinde büyüdü, çöpten ayakkabı aradı, su satarak geçimini sağladı

20 YAŞINDA AVRUPA MACERASI BAŞLADI

2015 yılında CAF tarafından “Yılın Genç Oyuncusu” seçilen Osimhen, 2017 senesinde Bundesliga ekibi Wolfsburg’un yolunu tutarken Almanya’da işler istediği gibi gitmedi.

1 yıl sonra Belçika ekibi Charleroi’ya kiralanan Victor Osimhen, 36 maçta 20 gol atıp 4 asist yaparak kendini gösterdi. Charleroi, 2019 yılında 3.5 milyon Euro’ya bonservisini aldığı Osimhen’i, 1 ay sonra 22.4 milyon Euro’ya Fransız ekibi Lille’e gönderdi.

Fransa’da attığı goller ve oyunuyla en iyi Afrikalı oyuncuya verilen 2020 Prix Marc-Vivien Foé ödülünü kazanan Osimhen, Lille’de sezonun oyuncusu ödülüne layık görüldü.

NAPOLi’DE DÜNYA YILDIZI OLDU

Fransa’daki 1 sezonluk Lille deneyiminde, ortaya koyduğu performansla Avrupa pazarında adından söz ettiren Victor Osimhen, Eylül 2020’de tarihine geçeceği Napoli’ye 77.50 milyon Euro karşılığında transfer oldu.

İtalya’daki ilk sezonunda omuz sakatlığı, cezalar ve koronavirüse yakalanması nedeniyle tüm müsabakalarda 10 gol atabildi.

Victor Osimhenin dramatik hikayesi: Annesini kaybetti, yoksulluk içinde büyüdü, çöpten ayakkabı aradı, su satarak geçimini sağladı

NEDEN MASKE TAKIYOR?

Kasım 2021’de Victor Osimhen, Napoli’nin San Siro’da Inter’e 3-2 yenildiği maçta korkunç bir kafa travması geçirdi ve elmacık kemiği ile orbital kemiğinde kırıklar oluştu.

Ciddi bir ameliyat geçiren ve Afrika Uluslar Kupası’nı kaçıran Nijeryalı golcü, o andan itibaren kendisiyle özdeşleşen ve her müsabakada takmayı alışkanlık haline getirdiği maskesini takmaya başladı.

“ÖLÜME ÇOK YAKLAŞTIM, ÇENEMİN ALTINDA 18 VİDA VAR”

Milan Skriniar ile yaşadığı çarpışma sonrası ölüme çok yaklaştığını aktaran yıldız golcü, “Çıkarmaları ve yeniden yerleştirmeleri gereken birçok kırık kemik vardı. Çenemin altında 18 vida var. çok şey yaşadım. Uykusuz geceler çoktu. Uyuyamadım, ağrıdan yemek yiyemedim. Ama günün sonunda ben bir aslanım ve nasıl bir zihniyete sahip olduğumu biliyorum. Aklımda, ameliyattan sonra dönüşümü çoktan planlamıştım.”

Victor Osimhenin dramatik hikayesi: Annesini kaybetti, yoksulluk içinde büyüdü, çöpten ayakkabı aradı, su satarak geçimini sağladı

SCUDETTO GOLÜNÜ ATTI

2021-2022 sezonunda Serie A’da 14 ve tüm kulvarlarda toplamda 18 gol atan Osimhen’in en parlak sezonu ise şampiyonluğa ulaşacakları 2022-2023 sezonu oldu.

Serie A’da çıktığı 32 maçta 26 gol atarak krallık tacını takan Osimhen, Napoli’nin 33 yıl sonra şampiyonluk hasretine son verdiği 1-1’lik Udinese maçında şampiyonluk golünü kaydetti.

Bu golü anlatan Osimhen, “Scudetto (Şampiyonluk unvanı) golünü ben attım. Doğru ama bunu başkası da yapabilirdi. Kendimi bir lider gibi hissediyorum ve asla pes etmiyorum. Buna çok sevindim. Kendim adına, takım adına ve taraftarlar adına mutluyum.” sözleriyle hislerini dile getirdi.

Victor Osimhen, sırasıyla 2006 ve 2009’da Inter Milan’la kazanan Obafemi Martins ve Victor Nsofor’dan sonra Scudetto’yu kazanan üçüncü Nijeryalı olarak tarih kitaplarına girdi.

SERIE A’DA EN GOLCÜ AFRİKALI OLDU

Samuel Eto’o’nun rekorunu kırarak bir İtalya şampiyonası sezonunda en çok gol atan Afrikalı oyuncu unvanını eline geçiren 1.87’lik dev golcü, toplamda 76 gole ulaştı ve 46 gollü George Weah’i geride bırakarak Serie A’da en çok gol atan Afrikalı oldu.

Victor Osimhen, 2023 CAF Ödüllerinde “Yılın Afrikalı Futbolcusu” seçildi ve 1999’da Nwankwo Kanu’dan bu yana bu onura layık görülen ilk Nijeryalı oldu.

Victor Osimhenin dramatik hikayesi: Annesini kaybetti, yoksulluk içinde büyüdü, çöpten ayakkabı aradı, su satarak geçimini sağladı

NAPOLI’DE KRİZE DÖNÜŞTÜ

Yaz transferi dönemi boyunca Paris Saint-Germain’le görüşmeler yapan ve Fransız ekibine gitmek isten Victor Osimhen, kulüplerin anlaşamaması üzerine PSG hayalini gerçekleştiremedi.

Kulüplerin anlaşmasına rağmen Chelsea’nin teklifini geri çeviren, yıllık 40 milyon Euro kazanacağı Al-Ahli’ye 80 milyon Euro’ya ek olarak 5 milyon Euro daha talep edilmesi nedeniyle gidemeyen Oshimen, Napoli Başkanı Aurelio De Laurentiis ve Sportif Direktör Giovanni Manna ile yaşadığı gergin konuşma sonrası kadro dışı kaldı.

Yaşanan olayların ardından Victor Osimhen, Antonio Conte’nin takımında kadro dışı kaldı ve 9 numaralı forması yeni transfer Lukaku’ya verildi.

Kulüp kariyerinde çıktığı 223 maçta 114 gol atan ve Nijerya Milli Takımı’nda ise 35 golü bulunan Victor Osimhen, 100 milyon Euro’luk güncel piyasa değeriyle dünyadaki en pahalı 4. golcü konumunda.

Arda Güler büyük ödül için birçok isimle yarışacak

0

Real Madrid forması giyen milli futbolcumuz Arda Güler, Ballon d’Or tarafından genç futbolculara verilen Kopa Trophy adayları arasında yer aldı.

Real Madrid forması giyen Arda Güler, Trophy ödülü adayları arasında yer aldı.

Ballon d’Or tarafından Trophy ödülünde adaylar açıklandı. Arda Güler de açıklanan adaylar arasında kendisine yer buldu. Arda Güler, Real Madrid forması altında çıktığı 16 maçta 6 kez gol sevinci yaşadı.

Trophy Ödülü için diğer adaylar şu şekilde:

Pau Cubarsi – Barcelona

Alejandro Garnacho – Manchester United

Karim Konate – Salzburg

Kobbie Mainoo – Manchester United

Mathys Tel – Bayern Münih

Lamine Yamal – Barcelona,

Zaire – Emery – Paris Saint-Germain

Joao Neves – Paris Saint-Germain

Savinho – Manchester City

Kaynak: Medyatava

Hayatından kimler geldi kimler geçti

William Bradley Pitt ya da artık milyonların bildiği adıyla Brad Pitt denilince kelimenin tam anlamıyla akan sular duruyor… Aksi de mümkün değil zaten. Aslında gazeteci olmak için çıktığı kariyer yolculuğunda, rotayı Hollywood’a çevirdi. Birçok meslektaşından daha hızlı bir şekilde de kendini yıldızlar arasında buldu.

Hayatından kimler geldi, kimler geçti.. Hiç böyle bir sevgilisi olmamıştı

Elbette çalışmasının ve şansının da bu konuda büyük etkisi vardı.

Ama Brad Pitt pek az kişiye nasip olacak bir ayrıcalığa da sahipti: Benzerine çok rastlanmayan fiziksel görünümü.

Haydi daha doğrudan söyleyelim, tıpkı şimdi olduğu gibi gençlik yıllarında da yakışıklılığının eşini benzerini bulmak zordu.

Bunun da etkisiyle Hollywood’da kendine sağlam bir kariyer yaptı.

Ama elbette sırf görselliğine sığınmadı. Çünkü onun gibi yakışıklılığı sayesinde bir anda yükselip sonra yine hızla unutulup giden birçok aktör de çıktı Hollywood sahnesine. Pitt, onlardan biri olmadı.

Bugün 60 yaşına gelen Brad Pitt, hala Hollywood’un en gözde erkek yıldızlarından biri.

Elbette bu kadar göz önünde bir ünlünün özel hayatının da milyonların ilgi odağının dışında kalması zor. Brad Pitt de bu konudan nasibini aldı.

Hayatından kimler geldi, kimler geçti.. Hiç böyle bir sevgilisi olmamıştı

Gençlik yıllarından bu yana hangi kadınla birlikte olsa; kiminle nişanlansa, kiminle evlense basının manşetlerinde yer aldı hep.

Son olarak bir zamanlar Brangelina adıyla anıldığı altı çocuğunun annesi Angelia Jolie ile olaylı bir şekilde ayrıldı. Ki bu konu her ikisi açısından da tamamen kapanmış değil.

Öte yandan Pitt, çoktan yeni bir aşka kalbinin kapılarını açtı bile.

Bir süredir oyuncu Paul Wesley’in eski eşi olarak bilinen mücevher tasarımcısı Ines de Ramon ile birlikte. Hatta çift ilk kez 81’inci Venedik Film Festivali’nin kırmızı halında el ele kamera karşısına çıktı.

Hayatından kimler geldi, kimler geçti.. Hiç böyle bir sevgilisi olmamıştı

KİM BU EN YAKIŞIKLI ERKEĞİN KALBİNİ ÇALAN ESMER KADIN?

Peki ama kim bu dünyanın en yakışıklı erkeklerinden birinin kalbini çalan Ines de Ramon?

Bu soru hiç de haksız sayılmaz. Çünkü Pitt’in bugüne kadar hayatına giren kadınlardan farklı biri yeni sevgilisi.

Elbette Hollywood piyasasına hiç yabancı değil, ama yine de Pitt’in eski eşleri Jennifer Aniston ve Angelina Jolie ya da eski nişanlıları Juliette Lewis ile Gwyneth Paltrow kadar da göz önünde biri değil.

İnce bedeni, uzun koyu renk saçları ve güzel gülüşü ile dikkat çeken cezbedici bir kadın. Böyle olmasına rağmen  Pitt’in hayatına giren diğer kadınlardan her anlamda çok farklı.

Ines de Ramon her ne kadar mücevher tasarımcısı olarak tanınıyor olsa da iyi bir eğitim görmüş bir genç kadın.

Hayatından kimler geldi, kimler geçti.. Hiç böyle bir sevgilisi olmamıştı

BİR SÜRÜ YABANCI DİL BİLİYOR 

İsviçre’deki Cenevre Üniversitesi’nde iş idaresi eğitimi gördü. 2013 yılında okulunu bitiren genç kadın aynı zamanda İngilizce dışında İspanyolca, Fransızca ve Almanca biliyor.

Ines de Ramon, okulunu bitirdikten sonra moda ve mücevher tasarımcılığı işine yöneldi. Bir süredir de Los Angeles merkezli bir mücevher firmasının yönetim kurulu başkanı.

Ama onun donanımı bu kadarla da sınırlı değil. Ines de Ramon aynı samanda sertifikalı bir sağlık koçu ve beslenme uzmanı.

Ines de Ramon, Brad Pitt’in hayatına giren kadınlardan çok farklı görüldüğü gibi.

Hayatından kimler geldi, kimler geçti.. Hiç böyle bir sevgilisi olmamıştı

ESKİ EŞİ DE OYUNCUYDU

Ama o da eski eşini yine Hollywood çevresinden seçti. The Vampire Diaries adlı yapımla tanınan Paul Wesley ile 2019 yılında evlenen de Ramon 2022’de boşandı.

Brad Pitt ile Ines de Ramon, ilk kez 2022 yılında Los Angeles’taki Bono konserinde birlikte görüldüler. Sonra da Meksika’da bir tatile çıktılar.

Daha önceki aşklarının aksine Brad Pitt bu kez özel hayatını meraklı gözlerden uzakta yaşıyor. Bunda sevgilisinin bu konudaki tercihinin de etkisi var kuşkusuz.

Her ne kadar ilişkilerinin başında daha kapalı bir görünüm sergilese de Pitt sonunda George Clooney ile işbirliği yaptığı The Wolfs filminin Venedik galasında sevgilisinin elinden tuttu ve dünyanın karşısına çıktı.

Çiftin ilişkisinin geleceğini ise zaman gösterecek.

Hayatından kimler geldi, kimler geçti.. Hiç böyle bir sevgilisi olmamıştı

HAYATINDAN KİMLER GELDİ, KİMLER GEÇTİ

Pitt’in sinema dünyasına adım atıp dikkat çekmeye başladıktan sonra hayatına giren ilk tanınmış kişi Shalane McCall oldu.

1987 yılında Dallas dizisinde dört bölüm yer alan Pitt’in bu ilişkisi o dönemde eleştiri konusu da olmuştu. Çünkü McCall henüz 15 yaşındaydı.

Hayatından kimler geldi, kimler geçti.. Hiç böyle bir sevgilisi olmamıştı

BRAD TERK EDİLDİ

Brad Pitt, bu kısa ilişkinin ardından 1987 ile 1988 arasında şarkıcı Sinitta ile romantik bir ilişki yaşadı. Fakat Pitt, Thelma ve Louise adlı filmle şöhreti yakalamadan önce Sinitta onu terk etti.

Hayatından kimler geldi, kimler geçti.. Hiç böyle bir sevgilisi olmamıştı

BOKSÖR KOCASI ONU YATAKTA YAKALADI

1989 yılında Pitt, Robin Givens’ın rol aldığı Head of the Class adlı komedi dizisine konuk oyuncu oldu. Aralarında bir ilişki başladı. Fakat bu ilişki, Givens’ın o dönem evli olduğu Mike Tyson’ın onları yatakla yakalamasından sonra bitti.
Hayatından kimler geldi, kimler geçti.. Hiç böyle bir sevgilisi olmamıştı

ADI ONUNLA DA ANILDI
Brad Pitt’in adı 1989 yılında Married With Children adlı diziyle o dönemde çok tanınan Christina Applegate ile anıldı bir süre.

Aynı yıl Cutting Class adlı yapımda birlikte rol aldığı Jill Schoelen ile bir ilişki yaşadı Pitt. Üç ay sonra nişanlandılar. Ama Schoelen bir yönetmen için Brad Pitt’i terk etti. Pitt bu ayrılığın ardından kısa bir süre sonra şarkıcı E.G Daily ile birlikte oldu.

Hayatından kimler geldi, kimler geçti.. Hiç böyle bir sevgilisi olmamıştı

ONU SEVGİYLE ANIYOR

Pitt, Hollywood’daki ilk “yüksek profilli” ilişkisini Too Young To Die filmindeki rol arkadaşı Juliette Lewis ile yaşadı.

Çift, 1989’dan 1993’e kadar flört etti. Ama Lewis üzerinde öyle derin izler bıraktı ki Pitt güzel oyuncu hala bu ilişkiden sevgi dolu bir şekilde söz ediyor.

Hayatından kimler geldi, kimler geçti.. Hiç böyle bir sevgilisi olmamıştı

ROL ARKADAŞLARIYLA AŞK SÖYLENTİSİ

Brad Pitt, kendisine şöhret kapılarını aralayan Thelma ve Louise filmindeki rol arkadaşı Geena Davis ile kısa süreli bir ilişki yaşadı. Pitt’den yaş olarak büyük olan Davis, bu ilişkiyi tamamen gizlemek istese de yine de bütün önlemlere rağmen sır olarak kalmadı.

Brad Pitt’in adının aşk söylentilerine karıştığı bir başka ünlü ise Legends of the Fall filminde birlikte oynadığı Julia Ormond. İkili, bu iddialar hakkında hiç konuşmadı, kamuoyu karşısına da asla el ele çıkmadı.

Hayatından kimler geldi, kimler geçti.. Hiç böyle bir sevgilisi olmamıştı

ARKADAŞ KALMAYA KARAR VERDİLER

Pitt ile Interview with the Vampire filminin setinde tanıştığı Thandie Newton kısa bir ilişki yaşadı. İkili daha sonra arkadaş kalmaya karar verdi.

Hayatından kimler geldi, kimler geçti.. Hiç böyle bir sevgilisi olmamıştı

‘ONDAN AYRILDIĞIMA BABAM BİLE ÜZÜLDÜ’

Brad Pitt ile Gwyneth Paltrow, 1994 ile 1997 arasında çok konuşulan bir ilişki yaşadı. Paltrow’a “meleğim”, ” hayatımın aşkı” diye hitap eden Pitt ona evlenme teklifinde de bulundu. Çift, nişanlandı ama evlenmeden yollarını ayırdılar. Bu ilişki Paltrow’da da derin izler bıraktı.Bir söyleşide bu konuda şöyle konuşmuştu Paltrow: “Ona kesinlikle aşık olmuştum. Harikaydı, çok tatlıydı. Ayrıldığımızda babam da çok üzülmüştü.” Paltrow, Brad Pitt ile tanıştığında 22 yaşında olduğunu ve aslında bunun evlilik kararı verilebilecek bir yaş olmadığını da sonradan fark ettiğini anlattı.

Hayatından kimler geldi, kimler geçti.. Hiç böyle bir sevgilisi olmamıştı

ANISTON İLE EVLENDİ

Brad Pitt 1998 yılında menajeri tarafından Jennifer Aniston ile tanıştırıldı. Çift, 2000 yılında evlendi. Fakat 2004 yılında Pitt, Angelina Jolie ile birlikte Mr and Mrs Smith filmini çekmeye başlayınca evlilikleri de bozuldu.

Bunda Aniston’ın çocuk sahibi olmak istememesinin de etkili olduğu ileri sürüldü. Ama büyük olasılıkla asıl faktör Brad Pitt ile Angelina Jolie arasında doğan aşktı.

Hayatından kimler geldi, kimler geçti.. Hiç böyle bir sevgilisi olmamıştı

BRANGELINA DA TARİHE GÖMÜLDÜ

Pitt ile Jolie uzun bir birlikteliğin ardından 2014 yılında, altı çocuklarının da katıldığı bir törenle evlendi. Ancak bu evlilik, flörtleri kadar bile sürmedi. Çift, 2019 yılında yollarını ayırmaya karar verdiklerini açıkladı.

Anadolu parsını avlamanın cezası rekor kırdı

0

Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü (DKMP), 2024-2025 av dönemi için avlanması yasak olan yabani hayvanların tazminat bedellerini açıkladı. Anadolu parsını avlamanın cezası 30 milyon TL olarak belirlendi. Ayrıca, bu hayvanlara zarar verenlere 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası da verilebilecek.

Tarım ve Orman Bakanlığı’na bağlı DKMP Genel Müdürlüğü bünyesinde 2024- 2025 av dönemi için Merkez Av Komisyonu tarafından ‘Koruma Altına Alınan Av ve Yaban Hayvanları’ başlıklı listede, memeliler, sürüngenler ve kuşlar olmak üzere 3 kategori yer alıyor.

Avlanması ve zarar verilmesi yasak olan nesli tehlike altındaki hayvanlara zarar verenler için DKMP Genel Müdürlüğü’nün 2024- 2025 yılı av dönemine yönelik, ‘Yasak Avlanma ile Yaban Hayatında ve Ekosistemde Meydana Gelen Tahribat ve Eksilme Nedeniyle Hükmolunacak Tazminat Bedelleri’ belirlendi.

2020’DE İLK KEZ FOTOKAPANLA GÖRÜNTÜLENDİ

Listede en yüksek tazminat bedeli, Anadolu parsının oldu. Bakanlık tarafından koruma altına alınan, Anadolu’da nesli tamamen yok olduğu düşünülen ancak 2020 yılında ilk kez fotokapanla Batı Akdeniz’de görüntüsü elde edilen Anadolu parsı için tazminat bedeli, 30 milyon TL olarak belirlendi.

Koruma altında ve avlanması yasak olan Anadolu parsı ve listedeki diğer tüm koruma altındaki hayvan türleri için idari para cezaları ve failler hakkında 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası da bulunuyor.

KORUMA ALTINDAKİ MEMELİ TÜRLER

Listedeki diğer memeli türler ve tazminat bedelleri şöyle:

Doğu yaban koyunu ve Anadolu yaban koyunu 6 milyon TL.

Çizgili sırtlan 2,5 milyon TL.

Yaban keçisi ve çengel boynuzlu dağ keçisi 650 bin TL.

Karakulak ve vaşak 600 bin TL.

Alageyik 500 bin TL.

Kızıl geyik 400 bin TL.

Yaban kedisi ve saz kedisi 200 bin TL.

Kum ceylanı (Urfa ceylanı) ve Hatay dağ ceylanı 150 bin TL.

Boz ayı 90 bin TL.

Akdeniz foku 80 bin TL.

Su samuru 70 bin TL.

Kurt 40 bin TL.

Karaca 30 bin TL.

Alacasansar, oklu kirpi 25 bin TL.

Sincaplar familyasındaki bütün türler 10 bin TL.

Ada tavşanı 3 bin 500 TL.

Yaban tavşanı, gelincik, kokarca, kaya sansarı, porsuk, kuyruk süren, rakun köpeği ve su maymunu 3 bin TL.

Çakal, tilki, yaban domuzu 2 bin 500 TL.

Bu listede yer almayan diğer memeli türler de 2’şer bin TL.

AK Parti genç teğmenlere sahip çıktı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında toplanan AK Parti MKYK toplantısı sona erdi. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, basın toplantısında açıklamalarda bulunuyor. CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in Dilruba Kayserilioğlu’nu protokolde ağırlamasına tepki göstererek “Bu hakaretleri eden kişinin CHP başkanı tarafından himaye edilmesi son derece yanlış durum olmuştur. CHP’ye yakışmadı.” dedi.

Çelik Kara Harp Okulu Mezuniyet töreni sonrasında yapılan yemine ve ‘Mustafa Kemal’in askerleriyiz’ sloganlarıyla ilgili yaşananlarda genç teğmenlere sahip çıktı, “Teğmenlere hakaret edilmesi kabul edilemez” açıklamasını yaptı. Çelik, “Hükümete kılıç çekti diyenler vesayeti diriltmek istiyor.” dedi.

Özgür Özel’in yaptığı erken seçim çağrısına da yanıt veren Çelik, “2024’ün en berbat şakası.” ifadesini kullandı.

Son Dakika… Özgür Özel’den Erdoğan’a erken seçim çağrısı: Tarih verdiSon Dakika… Özgür Özel’den Erdoğan’a erken seçim çağrısı: Tarih verdiGündem
Çelik, Türkiye Brics’e üye olacak mı sorusuna şöyle yanıt verdi:

Brics’e üye olmak istediğimiz talebi açıktır. Süreç devam ediyor, somut gelişme olursa paylaşırız. Türkiye’nin Brics dahil önemli platformlarda yer almak istediğini sayın Cumhurbaşkanımız ifade etmiştir.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, şu açıklamaları yaptı:

Kongre süreci ile ilgili MKYK’mıza teşkilat başkanımız Erkan Bey tarafından kapsamlı bir sunum yapıldı. Bu takvimin Mart sonuna kadar yetiştirilmesi bekleniyor. Mart sonunda büyük kongre ile ilgili takvim netleşecek. 21 Eylül itibariyle delege seçimleri takvimi söz konusu olacak. 12 Ekim’de belde kongreleri olacak. İlçe kongreleri de 12’de olacak. 93 kadar sürmesi söz konusu. 28 Aralık’ta il kongreleri başlayacak. Mart sonuna kadar yetişmesi ve büyük kongre gerçekleşecek.

Takvimde ileri doğru sarkmalar olabilir. Bu süreçte mekanik bir kongre süreci olarak değerlendirmiyoruz yeni ritme göre teşkilatlarımızın vatandaşlarımızla buluşması var.

Orta vadeli program 5 Eylül’de açıklanacak. Ekonomi yönetimine dönük olarak bakan arkadaşlarımızın istifasının yalan olduğunu söylemek isterim. Spekülasyon amaçlı bunlar. Pozitif sonuçlardan rahatsız olanların kara propaganda faaliyetleri. Esas olan milletin taleplerini yerine getirmek. biz yolumuza devam ediyoruz.

Yeni dönemdeki siyasi faaliyetler ele alınacak. Eylül ayı içinde genel başkan yardımcılarımız, MKYK üyelerimiz vatandaşlarımızla buluşacak.

Diyarbakır anneleri 6. yılına girdi. Vicdan çağrısı yapan annelere bir kez daha sevgilerimizi iletiyoruz. Bu ülkede herkesin birinci sınıf vatandaş olduğu bilinci ile bu çocukların gelecek kurması arzumuzdur. Bu hakları savunduğunu söyleyenlerin yaptığı terör örgütlerin aparatı haline getirmeye çalışmaktır. Diyarbakır annelerinin eylemi, çocuklarını terörden kurtarmak isteyen annelerin eylemi olarak dünyanın en yüksek çağrılarından biri olmuştur.

Batılı insan hakları örgütlerinden destek verilmemiş olması dikkatle değerlendirilmeli. Çifte standart herkesin dikkatini çekmekte. Bugün demokrasiden yanayım diyenlerin somut bir sınavdır bu. Bu eyleme destek vermiyorsanız söylemleriniz de insan hakları ile hassasiyetleriniz de havada kalmaya mahkum.

Bu zaferler ayında partimizin kuruluş yıl dönümünü kutladık. Kabinemizin Ahlat’ta gerçekleşmesi tarihi bir mesaj olmuştur.

Biz milletimizin hafızasında yaralı bilinç yaratmaya çalışan tavrın karşısındayız. Uzun bir devlet geleneğine sahibiz. Göz bebeğimiz olan Türkiye Cumhuriyetimiz ile geleceğe yürüyoruz. İç bünyeyi sağlam tutmak önemli. Siyaseten birbirimizin rakibiyiz ama hasmı değiliz. Netanyahu hükümetinin saldırganlığında iç bünyenin sağlam tutulması önemli. Adlarımız farklı olabilir, aidiyetlerimiz farklı olabilir ama hepimizin soy adı Türkiye Cumhuriyeti’dir. Herhangi bir virüs üretmeye çalışanlara karşı bu hassasiyetimizi en üst seviyede tutacağız. Atatürkçülük yapmaya çalışıyorum deyip milletin değerlerine saldıranlar Atatürk’e karşı saldırıyorlar aslında. İlk cumhurbaşkanımız ve devletimizin kurucusu Atatürk’ten Erdoğan’a kadar büyük mücadeleler verilmiştir. Atatürk’e ve Erdoğan’a karşı tavırlar mahkum edilmesi gereken tavırlardır. Nefret söylemi unsurudur ve iç cepheyi dağıtmaya dönük hareketlerdir. Yöneticiler arasında rekabet olabilir ama onlara oy veren vatandaşlara hakaret etme hakkı yoktur. Hangi siyasi parti tabanındaki vatandaşımız olursa olsun tüm saldırılara karşıyız. Bize oy versin vermesin vatandaşın iradesi saygıdeğerdir.

Atatürk’e ve cumhurbaşkanımıza dönük çirkin dilin yanı sıra bunun topluma da yansıması oluyor. Başörtülülerine dönük uygulamalar nefret söylemlerinin neticesi olarak meydana geliyor. Parti tabanına ve cumhurbaşkanına hakaret eden kişinin protokolde ağırlanıp alkışlanması, hakaretin alkışlanması… Bir siyasi partiye yakışmayan şey budur. Kendi tabanlarına saldıranların da dolaylı olarak himayesini gerçekleştirmiştir. Bu hakaretleri eden kişinin CHP başkanı tarafından himaye edilmesi son derece yanlış durum olmuştur. CHP’ye yakışmadı. Geçmişte CHP genel başkan yardımcılığı yapmış birinin çirkin dili karşısında olması gereken CHP’de disiplin mekanizmanınım işletilmesidir. Siyasi eleştiri ile hakareti birbirine karıştırmamak gerekir.

Başka bir siyasi partiden bir kişi, bir iş insanı Kürtçe konuştuğu için öldürüldü dedi. Bu asayiş olayıydı. Konuştuğu dilden dolayı katledildi şeklinde yaklaşmak provokasyondur. Herhangi bir kişinin, bir misafirin dilinden ötürü hedef alınması olursa bunun karşısında bir yer alırız.

Dünya Gazze’ye sessiz kaldıkça soykırıma destek vermektedir. Uluslararası mekanizmaları katılımcısı düşmeye başlarsa bu kararları alanlar, Netanyahu’nun katliamlarına destek verenler bunun sorumlusu olacak. İsrail burada durdurulmazsa herkes bunun sorumluluğunu paylaşmak zorunda kalır.

ÖZGÜR ÖZEL’İN ERKEN SEÇİM ÇAĞRISI

2024 yılının en kötü esprisi nedir dense bu birinci olurdu. Cumhurbaşkanımızı yeneceğini söylemesi siyasi değerlendirme olarak ele alınamaz. Seçim bittikten sonra seçim falan istemiyoruz, beldelerde hizmet edeceğiz dediler. Gözüken o ki bu plan tutmadı. Belediyelerde bir hizmet yok. CHP’deki aktörler arasında kimin öne geçtiği, kimin kimi ziyaret ettiği konuşuluyor. Şimdi tüzük kurultayı deniyor. Tıkanmışlık neticesinde erken seçim tartışmasını gündeme getiriyorlar. İstikrarı koruyarak, hizmet siyasetinde daha ileri adımlar atarak devam edeceğiz. Bu 3 buçuk yıl Türkiye Yüzyılı çerçevesinde önemlidir. Şu anda CHP içinde bir erken seçim var.

HARP OKULUNDAKİ GÖRÜNTÜLER

Konuyu ikiye ayırmalı. Dikkat çeken husus, ülkemizin ve dünya tarihinde ilk kez kara hava ve deniz harp okulunda kız öğrenciler birinci oldu. Kadınların yüzyılı olacak diyorduk, bu mottomuzu dolduran bir gelişme oldu. Geçmişte ordunun üzerinden askeri vesayet üretilmesinin en çok TSK’ya zarar verdiği görüldü. Gençlerin mezuniyetini vatandaşımızın paylaşması kıymetlidir. Birilerinin açıklamasına bakarak kötü tecrübelerin hatırlatılması demokratik hakkını kullanan vatandaşların eleştirileri de saygıyla karşılanmalı. Burada iki kötü niyetli konu var. bir takım bu görüntülerden Erdoğan’a mesaj verildi, hükümete mesaj verildi şeklinde konuşulması eski vesayet anlayışının diriltilmesi meselesidir. Bir de bunlara cevap vereyim derken teğmenlere hakaret edilmesi de kabul edilemez.

DEMOKRATİK DENETİM MEKANİZMALARI GÜÇLÜ ŞEKİLDE ÇALIŞMAKTA

Bizim TSK içine vesayet sokulması konusunda hassasiyetimiz yüksektir. Tecrübemiz ortadadır. Dikkatimiz yüksektir. Demokratik denetim mekanizmaları en güçlü şekilde çalıştırılmaktadır, herhangi bir şeye müsaade edilemez. Görüntüler üzerinden hükümete kılıç çekti dediklerinde amaçlarının eski vesayet unsurlarını tekrar diriltmek olduğunu görüyoruz. Bu teğmenler ülkemizin geleceği için yetiştirilmiştir.

Göz bebeğimiz TSK’nın asli işine odaklanması konusundaki hassasiyetimiz yüksektir. bir disiplinsizlik varsa buna da bakılır.

Silahlı kuvvetlerin ebedi başkomutanı Atatürk’e saygı gösterildiği zaman ‘bu Erdoğan’a mesajdır’ şeklinde çarpık biçimde konuyu ele alanlar var. Atatürk’e gösterilen saygıyı cumhurbaşkanımıza dönük şekilde ele alınması sağlıksızdır. Teğmenlerimizin ailelerine tebriklerimizi ve saygılarımızı iletiyoruz.

Namık Tan beyin açıklamasına bakarsak tartışmayı devam ettirmek istiyor. Bu ifadeler bize dönük yalanlama içermiyor. Birincisi genel başkan yardımcılarını ve Deniz Yücel’i yalanlamış. Biz gereken cevabı verince Deniz Bey’in açıklamasında resmi görüşümüz Namık Tan’ın görüşlerini reddediyor dendi. Şimdi burada tekrar sayın Tan mavi vatana masal demeye devam ediyor. Yunanistan’ın karşı tezlerini kendi tezleri olarak dillendirmiş, bu çok tehlikelidir.

FATİH ERBAKAN’IN AÇIKLAMALARINA TEPKİ

AK Parti’ye kaybettirmek CHP’ye kazandırmak gibi parti programları varmış şeklinde davranıyorlar. Kasım Bey bizim birlikte siyaset yaptığımız, saygıdeğer anılarımızın olduğu nezih bir arkadaşımız. Bugün takdirini bu şekilde konuşmuş. Bir partiye geçmeyi değerlendireceğim demiş. Kararını verdiğinde bizimle ilgili bir husus olursa bunun değerlendirmesini yaparız.

Kaynak: Medyatava Haber Merkezi

Ata Demirer’den suyun altında keşif

Ünlü komedyen Ata Demirer, Bozcaada’da yaptığı dalış sırasında ilginç bir taş keşfetti. Demirer’in bu sıra dışı buluşu, sosyal medyada büyük ilgi uyandırdı.
Deniz tutkusuyla bilinen Ata Demirer, yılın büyük kısmını Bozcaada’da geçiriyor. “Sevdalı” adını verdiği teknesiyle sık sık denize açılan komedyen, dalış yaparak denizin derinliklerinde huzur buluyor.
Demirer, deniz sevgisini sık sık sosyal medya hesaplarında paylaşıyor. Son olarak, deniz altından çıkardığı dikkat çekici bir taşı takipçileriyle paylaştı.
Paylaşımında, taşın üzerindeki katmanlı desenlerin ilgisini çektiğini belirten Demirer, bu taşın özellikleri hakkında bilgi edinmek istediğini ifade etti.

Michael Douglas hayranlarını korkuttu

Formula 1’in büyük bir hayranı olan ünlü aktör, yarış öncesinde lüks otomobillere binmeye çalışırken hazırlıksız yakalandı.

Michael Douglas hayranlarını korkuttu

79 yaşındaki ABD’li aktör Michael Douglas, yarış öncesinde Aston Martin’in F1 aracına yakından bakma şansına sahip oldu.

Alandaki lüks yeşil arabaya binmeye çalıştı ancak aracın yere ne kadar yakın olduğunun tam olarak farkında değildi.

Douglas, sürücü koltuğuna oturmadan önce kafasını aracın tavanına çarptı. Buna rağmen istifini bozmayan ünlü aktör, “Aşağıda, ha?” yorumunu yaptı.

O anların videosunu Instagram’da paylaşan ünlü isim, paylaşımına “Ne kadar aşağı eğilebilirsin? Sanırım yeterince değil!” diye yazdı.

Douglas başına aldığı darbeyi gülerek karşılasa da, takipçilerinin birçoğu endişelerini dile getirerek ona “dikkatli olması” çağrısında bulundu.

Yorum yapan bir sosyal medya kullanıcısı, “Aman Tanrım. Kafana dikkat et, Michael. Lütfen dikkat et!” diye yorum yaparken başka bir hayranı da “Dikkatli ol, lütfen Michael.” dedi. Üçüncü bir kişi de, “Tanrı seni korusun” yorumunu yaptı.

Ahu Tuğba’nın ölümü şüpheli bulundu

0

Pazar günü hayatını kaybeden Ahu Tuğba’nın cenazesinin İstanbul’a nakledileceği kesinleşse de ABD’li yetkililerin Tuğba’nın vefatını, ‘şüpheli ölüm’ kategorisine alması sonucunda nakil işlemleri, uçuş prosedürüne takıldı.

Pazar günü hayatını kaybeden Ahu Tuğba’nın cenazesinin İstanbul’a nakledileceği kesinleşse de ABD’li yetkililerin Tuğba’nın vefatını, ‘şüpheli ölüm’ kategorisine alması sonucunda nakil işlemleri, uçuş prosedürüne takıldı.

Nisan ayında trafik kazası geçiren ve 3 hafta yoğun bakımda tedavi gören Ahu Tuğba, bir süredir de KOAH tedavisi görüyordu.

Miami’deki evinde hayatını kaybeden sanatçının cenazesinin Miami’den bu sabah kalkacak olan tarifeli uçakla İstanbul’a getirileceği duyurulmuş; perşembe günü AKM’de düzenlecek törenden ve Teşvikiye Camii’nde kılınacak namazdan sonra Zincirlikuyu Mezarlığı’na defnedileceği söylenmişti.

ABD’de bazı prosedürler tamamlanmadı.

ABD’li yetkililer, Tuğba’nın vefatını ‘şüpheli ölüm’ kategorisine alınca cenazenin geliş süresi uzadı.

İnceleme ve soruşturma işlemleri devam ediyor.

Kaynak: Medyatava Haber Merkezi

81. Venedik Film Festivali’nde Melis Sezen fırtınası

81. Venedik Uluslararası Film Festivali’nin kırmızı halısında boy gösteren Melis Sezen, Venedik sokaklarında dans etti.

3. Lig’den Şampiyonlar Ligi’ne uzanan kariyer

0

Galatasaray‘ın 2020-2021 sezonu öncesinde, TFF 3. Lig’de mücadele eden 24Erzincanspor’dan renklerine dahil ettiği milli kanat oyuncusu, büyük başarılara imza attığı sarı kırmızılı ekipten 4 sezon sonra ayrılarak Benfica’nın yolunu tuttu.

Sarı kırmızılılarda 2 kez Süper Lig şampiyonluğu yaşayan, 1 kez Türkiye Süper Kupası’nı kazanan Kerem Aktürkoğlu, hayat hikayesiyle dikkat çekti.

DEPREMDE ENKAZDAN KURTARILDI

Türk futbolunun parlayan yıldızlarından olan Kerem Aktürkoğlu, henüz bebekken çok üzücü bir olay yaşadı.

Kocaeli’nin Gölcük ilçesinde 21 Ekim 1998 dünyaya gelen Kerem, henüz 10 aylıkken 1999 depremini yaşadı. Ailesiyle enkaz altından akrabalarının yardımıyla çıkarılan Kerem Aktürkoğlu, zorluklarla başladığı hayatında Türk futbolunun zirvesine çıktı.

TFF 3. LİG’DEN ŞAMPİYONLAR LİGİ’NE UZANAN KARİYER

Kerem Aktürkoğlu, futbola Gölcükspor altyapısında başladı.

Kerem, 2013’te 15 yaşındayken doğduğu mahallenin takımı olan Hisayernspor’un altyapısına geçti. Burada dikkati çeken genç yıldız adayı, 2015’te İstanbul Başakşehir’in altyapısına transfer oldu.

Kiralık olarak Bodrumspor ve Karacabey Belediyespor’da top koşturan Kerem, Başakşehir’de yaşadığı sorunlar nedeniyle ayrılık kararı aldı. Kariyerinde birkaç adım geri atmak zorunda kalan Kerem, TFF 3. Lig temsilcisi 24Erzincanspor’a gitti.

2019-2020 sezonunda Erzincan temsilcisinin Türkiye Kupası’nda Beşiktaş ile yaptığı maçlarda dikkati çeken Kerem, 2020’nin Eylül ayında Galatasaray’a transfer oldu.

GALATASARAY’DA 179 MAÇ

Galatasaray’da UEFA Şampiyonlar Ligi, Avrupa Ligi, Süper Lig, Türkiye Kupası ve Süper Kupa’da toplamda 179 maça çıkan Kerem Aktürkoğlu, 46 gol ve 42 asistlik performansla kulüp tarihinin unutulmazları arasına girdi.

MİLLİ TAKIMIN DEĞİŞMEZLERİ ARASINA GİRDİ

Kerem Aktürkoğlu, Galatasaray’daki performansıyla A Milli Futbol Takımı’nın da değişmezlerinden oldu.

Sarı-kırmızılı takıma gelmeden 2015-2017 arasında alt yaş milli takımlarda 4 maça çıkan Kerem, sarı-kırmızılılardaki performansıyla A Milli Takım’a yükseldi.

Kerem Aktürkoğlu, 4 sezonda ay-yıldızlı takımda 32 maça çıktı ve 6 kez fileleri havalandırdı.

AVRUPA SERÜVENİNE BENFICA İLE BAŞLADI 

A Milli Futbol Takımı ve Galatasaray’daki gösterdiği başarılı performansla Avrupa takımlarının dikkatini çeken 25 yaşındaki oyuncu, birçok teklif aldı.

Benfica’nın teklifini kabul eden Kerem Aktürkoğlu, Portekiz ekibiyle 2029 yılına kadar sözleşme imzalarken bedelsiz olarak geldiği Galatasaray’a, 12 milyon Euro kazandırdı.

FİLİSTİN’E DESTEK MESAJLARI

Kerem Aktürkoğlu, İsrail’in Gazze’ye yaptığı saldırılar ve sivillerin katledilmesi karşısında sessiz kalmadı.

Milli futbolcu, Gazze’de yaşanan dramla ilgili sık sık sosyal medya hesabından paylaşım yaptı.

Bir paylaşımında, “Gazze’deki masumlar vahşice bombalamalardan sonra şimdi de açlıktan ölümle yüz yüzeler. Tek bir çocuk daha ölmesin. İnsanlık ölmesin!” ifadelerini kullanan Kerem, kamuoyu oluşmasına destek verdi.

Fenerbahçe’den müthiş kâr

0

Fenerbahçe Spor Kulübü, 01 Haziran 2023-31 Mayıs 2024 faaliyet dönemi raporunu açıkladı.

Fenerbahçeden müthiş kâr

Buna göre sarı lacivertli kulüp bu dönemde 1 milyar 664 milyon 582 bin 101 TL kâr etti. Fenerbahçe bir önceki sezon 287 milyon 535 bin 955 TL kâr ettiğini açıklamıştı.

Trabzonspor’da 5. Şenol Güneş dönemi

0

Abdullah Avcı ile yollarını ayıran Trabzonspor, tecrübeli Teknik Direktör Şenol Güneş ile anlaşma sağladığını açıkladı.

Trabzonsporda 5. Şenol Güneş dönemi Resmen açıklandı, Beşiktaş maçında takımın başında olacak

Trabzonspor Başkanı Ertuğrul Doğan, teknik direktörlük görevi için kulübün efsanesi Şenol Güneş’i takımın başına getirdi.

Yapılan görüşmelerde anlaşma sağlayan Trabzonspor, deneyimli çalıştırıcı Şenol Güneş’i resmen duyurdu.

Bordo mavililer, sosyal medyadan yaptığı paylaşımla Şenol Güneş’in sık sık kullandığı bordo-mavi kravat fotoğrafını paylaştı ve Güneş’in 5. dönemine atıfta bulunarak “Ef5sane” ifadesini kullandı.

Daha sonra bir paylaşımda daha bulunan Trabzonspor, “Birlikte başaracağız, yeniden tarih yazacağız. Evine tekrar hoş geldin Şenol Güneş” ifadelerine yer verdi.

“YUVANA YENİDEN HOŞ GELDİN”

Trabzonspor Başkanı Ertuğrul Doğan, Şenol Güneş transferine dair yaptığı açıklamada, “Pazartesi günü gerçekleştirdiğimiz yönetim kurulu toplantımızda üç isim üzerinde enine boyuna tartıştık. Takımımızın güçlü bir iskeleti var ve Süper Lig maratonunun henüz başındayız. Bütün bunları üst üste koyunca hedeflerimize daha tecrübeli bir hoca ile varabileceğimize inandık ve efsanemiz Şenol Güneş ile bugün itibarıyla anlaşma sağladık.

Trabzonspor’umuzun hemen hemen her başarısında yer alan, teknik adamlığı döneminde şampiyonluk kazandırmış, bizim gibi düşünen, bizim gibi inanan ve tamamen ‘bizden biri’ olan Şenol Güneş hocamıza ‘yuvana yeniden hoş geldin’ diyorum.

Camiamızdan, bir ve beraberce hareket ederek kenetlenmesini, hem hocamıza hem de oyuncularımıza moral olmasını özellikle rica ediyorum. Bu kenetlenmenin, yakın gelecekteki başarılarımız için çok önemli olduğunu da vurgulamak istiyorum.” ifadelerine yer verdi.

İLK MAÇINA BEŞİKTAŞ KARŞISINDA ÇIKACAK

72 yaşındaki deneyimli teknik direktör, Süper Lig’in 5. haftasında oynanacak Beşiktaş maçında takımın başında olacak.

3 İSMİN ADI GEÇMİŞTİ

Bordo – mavililerde gündeme Fatih Tekke, Sergen Yalçın ve Şenol Güneş isimleri gelmişti.

DAHA ÖNCEKİ DÖNEMLERİ

72 yaşındaki Güneş son olarak 2009-2013 yılları arasında Trabzonspor’da görev almış ve 145 maça çıkmıştı. Şenol Güneş bu maçlarda 1.76 ortalama elde etmişti.

Güneş’in daha önceki iki dönemi ise 2005 ve 1993-1997 yılları arasında yaşanmıştı.

Galatasaray’da Okan Buruk’un zor kararı

0

2020 yılından beri Napoli ile 133 maça çıkan Osimhen, 76 gol ve 18 asistle klasını konuşturmayı başardı. Nijerya Milli Takımı’nda 35 maça çıkan ve 21 gol kaydeden yıldız santrfor, dikkat çekici bir istatistiğe imza attı. Victor Osimhen’in son dönemdeki performansını yakından takip eden İtalyan meslektaşlarımız, Nijeryalı golcünün potansiyeli ve Galatasaray’a katkısıyla ilgili düşüncelerini aktardı.

İTALYAN GAZETECİLERİN ‘VICTOR OSIMHEN’ AÇIKLAMASI ŞU ŞEKİLDE:

RUDY GALETTI (LA TV DELLA SPORT YORUMCUSU):

“BU TRANSFER DÖNEMİNİN EN İYİ İMZALARINDAN BİRİ”

Harika bir transfer! Dünyanın bu transfer dönemindeki en iyi imzalarından biri. Victor Osimhen’in Galatasaray’a transferine o kadar da şaşırmadım. Çünkü uluslararası arenanın en iyi forvetlerinden biri olan ve Napoli’de kadro dışı bırakılan Osimhen’in maç oynamadan ayda neredeyse 1 milyon euro maaş aldığını düşünmek inanılmaz bir durum olurdu. Galatasaray, bu durumdan faydalandı ve çok iyi bir santrafor transfer etti.

“ICARDI VE OSIMHEN’İ BİRLİKTE OYNATMAK KOLAY OLMAYACAK AMA…”

Osimhen, fiziksel olarak güçlü ve inanılmaz bir gol sezgisine sahip. Sadece hücumda değil savunmada da takımına çok yardımcı oluyor. Sahada performans olarak diğer oyunculardan asla geri kalmıyor, her zaman elinden gelenin en iyisini yapıyor. İstikrarlı bir şekilde oynarsa sezon içinde 20’nin üzerinde gol atabileceğine inanıyorum. Galatasaray, şu anda tek bir merkez santrforla oynuyor. Mauro Icardi’nin yanında Osimhen’e de yer verebilmek için saha içi taktiklerini biraz değiştirmeleri gerekiyor. Icardi ve Osimhen, bitiricilik açısından benzer özelliklere sahip. İkisi de sürekli ceza sahası içinde olmayı seviyor. Onları birlikte oynatmak kolay olmayacak ama hücumda çok daha fazla seçeneği olacak olan Okan Buruk için kesinlikle zorlu bir süreç olacak.

Galatasarayda Okan Burukun zor kararı, İtalyanların da dikkatini çekti: Osimhen transferinin ardından Icardi...

MIRKO CALEMME (DIARIO AS):

“OSIMHEN, HIZIYLA RAKİP SAVUNMAYI HER ZAMAN KORKUTMAYI BAŞARDI”

Victor Osimhen’in değerinin düşmemesi, sezon boyunca maç eksiğinin olmaması için Napoli’nin planı bu şekildeydi. Çok karmaşık bir sorun için acil bir çözüm gerekiyordu. Osimhen’in Napoli ile sözleşmesi 2026 yılında sona erecek. Osimhen, yeniden kendini gösterecek ve gollerini atmaya başlayacak. Napoli’nin önünde onu 2025 yılında tekrar satmaya çalışması için büyük bir fırsat var. Victor Osimhen, mükemmel bir forvettir. Güçlü ve çok hızlı bir oyuncudur. Gol sezgisi yüksektir. Saha içinde harika bir mantalitesi var. O bir savaşçı! Atağa çıkma konusunda eşsizdir. Bahse girerim bence en az 20 gol atacak çünkü çok iyi futbolcu. Güçlü savunmaların olduğu İtalya’da bile hızıyla rakip stoperleri her zaman korkutmayı başardı. Bu yüzden Galatasaray’ın Victor Osimhen seviyesinde bir forvete sahip olmasının çok iyi bir fırsat olduğunu düşünüyorum. Icardi ve Osimhen’in karşılaşacakları her savunmaya sorun çıkaracağına inanıyorum. İki harika forvet olan Icardi ve Osimhen’in iyi bir ikili olacağını düşünüyorum.

FİLİPPO RİCCİ (GAZZETTA DELLO SPORT):

“NAPOLI’NİN SERIE A ŞAMPİYONLUĞUNDA ÖNEMLİ ROL OYNADI”

Victor Osimhen, Napoli’den ayrılmak istiyordu ve başka takımlardan transfer teklifleri de vardı. Bunun sonucunda Galatasaray ile kiralık anlaşmasını kabul etti. Galatasaray adına çok iyi bir transfer olduğunu düşünüyorum çünkü Osimhen mükemmel bir oyuncu. Osimhen, bence hala harika bir futbolcu olduğunu ve iyi işler yapabileceğini göstermek istiyor. İstanbul’daki bu kiralık dönemini kendisinin büyük bir forvet olarak kanıtlamak için kullanacaktır. Osimhen, henüz 25 yaşında ve önünde uzun bir kariyeri var. Napoli’nin 33 yıldır beklediği lig şampiyonluğunu kazanmasında çok önemli bir rol oynadı. Ayrıca Khvicha Kvaratskhelia ile birlikte takımdaki en iyi oyuncuydu. Bir forvet olarak hareketli, güçlü, hızlı ve çok sayıda gol atabiliyor. Serie A şampiyonluğunu kazandıkları yıl 26 gol attı. Bu yüzden potansiyel olarak dünyanın en iyi forvetlerinden biridir. Geçen yıl bu kadar iyi performans gösteremedi ama Napoli de aynı durumdaydı.

“OSIMHEN, MAURO ICARDI’DEN ÇOK DAHA KOMPLE BİR FUTBOLCU”

Icardi ve Osimhen, 9 numara pozisyonunda oynayan futbolcular. İkisi de ceza sahası içinde tehlike yaratmayı seviyor. Onların birlikte oynamasını isterdim. Osimhen’in gollerinin çoğu ceza sahası içindeyken geliyor. Osimhen, ayrıca alan yaratabilir ve orta saha oyuncularıyla da ilişki kurabilir. Bence Icardi’den çok daha komple bir oyuncu. Osimhen, Galatasaray’ın oyun tarzına uyum sağlamak zorunda. Umarım birlikte iyi işler yapabilirler. Potansiyel olarak harika bir çift olabilirler. Umarım teknik direktör ikisinin aynı anda oynaması konusunda bir çözüm üretebilir çünkü çok ilginç bir çift olabileceklerini hissediyorum.

Türkiye İş Bankası Müzesi kapılarını yeniden açtı

0

Türkiye İş Bankası Müzesi, kapsamlı bir renovasyon sürecinin ardından “İş’in 100 Yılı” kalıcı sergisiyle kapılarını yeniden açtı. Müze, Türkiye İş Bankası’nın 100. kuruluş yıldönümünü kutlarken, bir asırlık tarihi belgeler, fotoğraflar, filmler ve koleksiyon parçalarıyla ziyaretçilere sunuyor.

Açılış töreninde konuşan İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Suat Sözen, müzenin 2007 yılından bu yana 2,6 milyon ziyaretçi ağırladığını belirterek, sergileme tekniklerindeki yenilikler ve arşivin yeni fotoğraflarla zenginleştirilmesi amacıyla yenileme çalışmalarının yapıldığını ifade etti.

Yenilenen sergi düzeninde, İş Bankası’nın kuruluş ve gelişim yıllarından modern bankacılığa kadar olan süreç, iki katta sergileniyor. Giriş katta, Banka’nın erken dönemleri ve ekonomik kalkınmadaki rolü anlatılırken, üst katta teknolojik dönüşüm, dijital bankacılık hizmetleri ve kurumsal sosyal sorumluluk projeleri yer alıyor. Ayrıca, İzmir İktisat Kongresi’ne ait daha önce hiç görülmemiş fotoğraflar da sergide ilk kez ziyaretçilerin beğenisine sunuluyor.

Türkiye İş Bankası Müzesi, pazartesi hariç her gün 10.00-18.00 saatleri arasında ücretsiz olarak ziyaret edilebilir.

VakıfBank üçüncü kez Guinness Rekorlar Kitabı’nda

0

VakıfBank Şampiyonlar Ligi’nde 6 kez şampiyon olarak Avrupa’nın en prestijli kulüp organizasyonunda en çok kazanan takım unvanıyla Guinness Dünya Rekorları’na üçüncü kez girdi.

Rekor sertifikası, VakıfBank Spor Sarayı’nda düzenlenen basın toplantısında, Guinness World Records Hakemi Şeyda Subaşı Gemici tarafından VakıfBank Spor Kulübü Başkanı Abdi Serdar Üstünsalih’e takdim edildi. Toplantıda, Genel Menajer Banu Can Schürmann, Başantrenör Giovanni Guidetti ve sporcular Ayça Aykaç Altıntaş, Aylin Acar, Bahar Akbay, Cansu Özbay, Derya Cebecioğlu ve Zehra Güneş de yer aldı.

Aysel Önder Paralimpik Oyunları’nda dünya rekoru kırdı

0

Paris 2024 Paralimpik Oyunları’nda atletizm branşında kadınlar 400 metre T20 sınıfında milli sporcu Aysel Önder, dünya ve paralimpik rekoru kırarak finale yükseldi.

Stade de France’da düzenlenen Paris 2024 Paralimpik Oyunları atletizm müsabakalarında kadınlar 400 metre T20 sınıfında elemeler yapıldı.

Milli sporcu Aysel Önder, 54.96’lık derecesiyle birinci gelip yeni dünya ve paralimpik rekorunun sahibi olarak adını finale yazdırdı. Önceki dünya rekoru 55.07’yle Hindistan’dan Deephti Jeevanji’ye aitti. Paralimpik rekoru ise 55.18’le ABD’li Breanna Clark’ındı.

Aysel Önder’in final müsabakası yarın TSİ 20.08’te başlayacak.

Kaynak: A.A

Joao Mario Beşiktaş’ta

0

Transfer çalışmalarını sürdüren Beşiktaş, Benfica’dan Rafa Silva’nın eski takım arkadaşı Joao Mario için geri sayıma geçti.

Siyah beyazlılar, Benfica’da forma giyen Portekizli yıldız Joao Mario ile anlaşma sağladı.

Joao Mario, salı günü (yarın) İstanbul’a gelmesi bekleniyor.

Beşiktaş, Joao Mario için Benfica’ya yaklaşık 5 milyon Euro bonservis bedeli ödeyecek.

Oyuncu ile 2 veya 3 yıllık sözleşme imzalanacak.

Kerem Aktürkoğlu Benfica’ya transfer oldu

0

Transferde hızlı bir gün geçiren Galatasaray‘da Kerem Aktürkoğlu’nun transferi için Benfica ile anlaşma sağlandı.

Galatasaray forması giyen Kerem Aktürkoğlu, Portekiz ekibi Benfica’ya transfer oldu.

Portekiz ekibi Benfica, resmi sitesinden Kerem Aktürkoğlu ile 2029 yılına kadar sözleşme imzalandığını duyurdu.

DHA’nın haberine göre; Benfica, bu transfer için Galatasaray’a 12 milyon Euro bonservis bedeli ödeyecek.Galatasaray, oyuncunun sonraki transferinden de %10 pay alacak.

Kerem Aktürkoğlu’nun serbest kalma bedeli ise 60 milyon Euro olarak belirlendi.

KEREM AKTÜRKOĞLU’NDAN GALATASARAY’DA 46 GOL, 42 ASİST

Galatasaray’ın 2020 yılında 24Erzincanspor’dan kadrosuna kattığı Kerem Aktürkoğlu, sarı-kırmızılı forma ile 179 maça çıktı. Bu karşılaşmalarda 46 gol atan Kerem Aktürkoğlu, 42 tane de asist katkısı sağladı.