Ana Sayfa Blog Sayfa 1859

Eye Pet (Ps 3) – Ailenizin yeni üyesine merhaba deyin

0

Her insanın mutlaka sevdiği havyan veya hayvanlar vardır. Kimimiz bu sevimli yaratıklara sahip olur, kimimiz ise sadece sevmekle yetiniriz. Haliyle herkesin yaşantısı, imkânları dahilinde ilerliyor. Günümüze yakın zaman diliminde yaşanan “Sanal Bebek” furyası sebebiyle, küçük-büyük ayrımı yapmadan milyonlarca kişi hoş vakitler geçirmiş, sanal da olsa birer hayvan sahibi olmuştu.

Her zaman düşünmemiz, onun yerine karar vermemiz gereken hayvanlarımızı, besliyor, eğlendiriyor, sağlığını koruyor ve gitgide büyümesini sağlayorduk… Şimdi de Eye Pet var. Evinizde yeni bir üye istiyor ve onunla eğlenmeyi düşünüyorsanız, yeni dostunuza merhaba deyin.

“İşte ofisimizin yeni üyesi.”
Eye Pet’in kutu içeriğinde, kamera ve bir adet tablet bulunuyor. Kamerayı PS3’ün usb girişine bağladıktan sonra açık konuma getirmeliyiz. Yüksekliğinin ise, diz boyunu geçmemesi gerekli. Kamera açısına odaklı olarak da yere veya masaüstüne (artık nereye kuracaksak) tableti koymalıyız. Oyunun ilk dakikaları, eğitim havasında geçiyor. Animasyon teması üzerine kurulmuş bir mekânda, hafif çatlak havası verilmiş gerçek bir karakterden (kendisi profesör) ilk direktifleri alıyoruz. Tableti nasıl konumlandıracağımız, nerede olduğumuz ve neler yapmamız gerektiği gibi konularda bize yardımı oluyor. Kamera aracılığıyla evimizden bir bölümün ve kendimizin oyuna aktarıldığını görüyoruz, fakat bir farkla. Evimizde olmayan, ama ekranda yer alan bir şey var; yumurta.

“Yaratığımıza istediğimiz rengi verebiliyoruz.”
Henüz içinde ne var bilmiyoruz. Bunu kuluçka evresi olarak görürsek, yumurtayı rahat ettirmeli, dışa karşı verdiği tepkilere yanıt verebilmeli ve en önemlisi sabırla hareket etmeliyiz. Zira o, henüz doğmamış olsa da sizden ilgi bekliyor ve göstermezseniz size küsebiliyor, dışarı çıkmayı reddediyor. Bu da sizin daha fazla uğraşmanız gerektiği anlamına geliyor. Ekrandan gelen yönergeleri de birer bir uygulamayı unutmayalım.

Lady Gaga – Bad Romance

0

Lady Gaga – Bad Romance klibini izleyin.

King's Bounty: Armored Princess (PC) – Burda yabancıları sevmeyiz

0

King’s Bounty ilk olarak, 90’lı yılların başında RPG oyunlarının en ateşli zamanlarında ortaya çıkmış, benzerlerinden farklı olan oynanabilirliği ve RPG yapısının kendine özgü tarzıyla dikkatleri çekmeyi başarmıştı. RPG ve sıra tabanlı strateji türlerinden biri olan Heroes of Might & Magic’ten hoşlanıyorsanız, King’s Bounty: Armored Princess’ı da beğeneceğinizi düşünüyorum.

Teana’da yalnız bir prenses

Yapımın hikayesinden kısaca bahsedelim. Armored Princes’ta Prenses Amelie’yi kontrol ediyoruz. Amelie’nin amacı, adı efsaneleşmiş bir şövalye ile şövalyenin hocası Bill Gilbert’ı bulmak. Tabii ki bu durum kolay değil. Amelie, Teana topraklarında dolanırken birçok tehlikeyle burun buruna geliyor. 

King’s Bounty: Armored Princes’in menüsü basit, ama güzel hazırlanmış. Oyuna ilk adımı atmamızla birlikte bizden savaşçımızın dahil olacağı sınıfı, adını, takma ismini, zorluk seçeneklerini ve amblemi seçmemiz isteniyor. Yapımda: Warior (Savaşçı), Paladin ve Mage (Büyücü) olmak üzere üç ayrı sınıf bulunuyor. Savaşçı ve en önemlisi iyi bir lider olmak istiyorsanız Warrior, her zaman kötülüğe karşı mücadele etmek ve büyü kullanma yeteneklerinizle düşmanlarınızı ekarte etmek istiyorsanız Paladin, taktiksel konularda uzman olmak ve bilgelik yapmak istiyorsan Mage sınıfına dahil olabilirsiniz. 

Garip yaratıklar

Oyun, hikayeyi anlatan bir videoyla başlıyor ve ardından kontrolü bize veriyor. Tam arkamızda bulunan kaleye girerek ilk görevimizi alıyoruz ve gitmemiz gereken yerin kapısını bizim için açacak olan kral ile karşılaşıyoruz. Burada açılan kapıdan geçtikten sonra, bize bütün yolculuğumuz boyunca eşlik edecek olan ejderhayı alacağımız bayan ile karşılaşıyoruz. Kendisi ile konuştuktan sonra bize seçenekler sunuyor ve bize en çok yardımı dokunacak olan ejderhayı seçiyoruz.

10 Yılın 10 Skandalı

0

İşte en özel anlarını görüntüledikleri kasetleri internete sızan o ünlüler ve yarattıkları skandallar


EĞLENCE OLSUN DİYE YAPTIK

Ülkemizde de yayınlanan Grey’s Anatomy adlı dizinin yıldızlarından Eric Dane ile eşi Rebecca Gayheart’ın seks kasedi magazin gündemine bomba gibi düştü.


Ülkemizde de yayınlanan Gossip Girls dizisinin genç yıldız Leighton Meester’ın canı da çok sıkkın. Bunun nedeni de Meester’ın kendisinin çektiği çıplak görüntülerinin internette dolaşması.

Dizide Blair Waldorf karakterini canlandıran Meester’ın bu görüntülerinin yine yıldızın kendisi tarafından çekilen videodan alındığı öne sürülüyor. Meester’ın sözcüsü konu hakkında henüz bir açıklama yapmadı. 

SEKS KASETLERİ İNTERNETTE DOLAŞIYOR / 10

Meester seks kasedi yüzünden canı sıkılan tek ünlü değil. Gösteri dünyasının bir çok önlüsü aynı sebeple sıkıntılı günler geçirdi. Bunlardan biri de Kristin Davis

SEKS KASETLERİ İNTERNETTE DOLAŞIYOR / 13


Pamela Anderson ile eski eşi Tommy Lee’nin yatak görüntüleri de bir dönem internetteki çeşitli sitelerde yayınlanmış ve büyük skandal yaratmıştı.

SEKS KASETLERİ İNTERNETTE DOLAŞIYOR / 16

1990’ların ilk yarısında ünlü aktör Rob Lowe’un 1988’de bir otelde çekilmiş görüntüleri gündeme bomba gibi düşmüştü.




 


 

Paris Hilton da seks kasedi internette yayınlanan ünlülerden. 

SEKS KASETLERİ İNTERNETTE DOLAŞIYOR / 20


 Ünlü aktör Colin Farrell’ın yaptığı bir kaçamak başına büyük dert açmıştı. 2005 yılında Carrel ile ilişkiye giren Nicola Narain, ünlü aktörle birlikte geçirdiği saatlerin görüntülerini internette yayınladı. Farrell, Narain ile bu kasetlerin yayınlanmaması konusunda anlaştıklarını ancak genç kadının bu anlaşmaya uymadığını açıklamıştı.


Buz patencisi Tonya Harding’in Jeff Gillooly ile ilişkisinin görüntüleri de internete düşmüştü.

 

Eva Longoria’nın seks kasedi yüzünden canı epeyce sıkılmıştı.

 

 

Britney Spears’ın eski eşi Kevin Federline tam boşanma öncesinde ünlü yıldızı sevişme görüntülerini internette yayınlayacağını söyleyerek tehdit etmişti

 

   
 

Yahşi Batı – Merakla beklenen Cem Yılmaz'ın son filmi Yahşi Batı'nın fragmanı yayınlandı.

0

Cem Yılmaz’ın merakla beklenen filminin konusu şöyle;

Aziz Bey, yani Cem Yılmaz ile Lemi Bey (Ozan Güven), 19. yüzyılın sonlarında padişah tarafından görevlendirilerek Amerika’ya giderler. Yanlarına da hediye olarak verilmek üzere çok değerli bir elmas taş ve yüksek miktarda para vardır. İkili Amerika’ya varınca, gidecekleri menzil için bir posta arabasına binerler. Malumunuz Vahşi Batı’da posta arabaları haydutlar tarafından hep soyulur.

İşte Lemi Bey ile Aziz Bey de bu kaçınılmaz sona uğrarlar. Önce ellerinden elmas taş gider. Sonra da paralarını kaptırırlar. İşte film de asıl bu noktada başlar. İki Osmanlı, kaptırdıkları parayı tekrar toparlamak için ödül avcılığı yaparlar.

Tabii çeşitli cinliklerle. Gördükleri ‘Wanted’ ilanlarını kendilerine uyarlayıp, sırasıyla aranan haydutların yerine geçer ve ödül avcılığıyla para kazanmaya çalışırlar. Biri haydut olur, diğeri onu yakalar. Tabii başlarına her defasında binbir olay gelir. Bir defasında da Calamity Jane vari, kadın silahşör rolünü canlandıran Demet Evgar ile karşılarlar. Tam canlarından olacakken Aziz Bey (Cem Yılmaz) birbirinden komikliklerle aslında ödül avcısı olmadıklarını, Lemi Bey’in (Ozan Güven) haydut olmadığını, ikisinin de Osmanlı olduğunu anlatmaya çalışır.

Recep İvedik 3 – izlenme rekorları kıran filmin fragmanı da internette tıklanma rekoru kırıyor

0

Milyonların beğeni ile izlediği Recep İvedik serisinin 3. filmi de vizyona girmeye hazırlanıyor. Recep İvedik 3 yine kahkaha tufanı estirecek bir bölümle geliyor. İşte Recep İvedik 3’ün Fragmanı;


Recep İvedik serisinin 3 filmi yakında vizyona giriyor. Recep İvedik’in beklenen üçüncü serisinin fragmanı yayınlandı.

Recep İvedik 3, 12 Şubat’ta vizyona giriyor. Kahramanımız Recep İvedik bu son bölümde üniversite okumaya karar veriyor…

Recep İvedik bu yeni macerası ile yine çok güldürecek gibi görünüyor. Recep İvedik’in vizyona girecek olan 3. filminde İvedik bir anda üniversitenin en sevilen kişisi, bütün öğrencilerin de kahramanı oluyor.

Kings of Leon İtues'de 1 numara

iTunes, yılın en çok satan albümünü açıkladı. Ne Lady Gaga, ne Twilight film müzikleri…

Zirvede ABD’li, rahip bir babanın üç oğlu ve onların kuzeninden müteşekkil Kings of Leon var . Kings of Leon ismi bazılarınız için bir şey ifade etmiyor olabilir. Fakat sizi şimdi bir zaman makinesine bindirip 2040 yılına ışınlasak, döndüğünüzde de, “2000’lerin en büyük rock grupları hangileriymiş?” diye sorsak, vereceğiniz isimlerden biri (kariyerlerinde bir aksilik olmadıysa) Kings of Leon olacaktır.

 

 iTunes’un geçen hafta yaptığı açıklamaya göre 2009’un en çok satan albümü ne Lady Gaga’nınki, ne Twilight film müzikleri olmuş. Çaktırmadan çaktırmadan her geçen yıl daha da büyüyen Nashville, Tennessee çıkışlı Kings of Leon, herkesi geride bırakarak ilk sıraya yerleşmiş 2008 çıkışlı Only by the Night albümleriyle.

Aslında grubun sıkı takipçileri için bu bir sürpriz değil. Çünkü istikrarlı gidişi olacakların habercisiydi. Grubu biraz tanımak isterseniz şu bilgileri vererek başlayayım: Üç kardeş ve bir kuzenden müteşekkil. Hiç öyle alkolik anne, şiddet uygulayan baba, bunalım çocukluk detayları içeren bir hikâyeleri yok. Tam tersine, rahip bir babanın ve herhangi bir arızası olmayan bir annenin üç oğlu Anthony Caleb Followill (vokal-gitar), Ivan Nathan Followill (davul) ve Michael Jared Followill (bas gitar).

Tüm çocuklukları babalarının papaz olması sebebiyle Amerika’nın güneyini gezerek geçiyor. Aile hep yollarda. Evleri kamp alanları. Eğitimleri de çoğunlukla anneleri tarafından veriliyor. Yaşıtlarının dinlediği müzikleri dinlemelerine izin bile yok. Babaları 1997’de emekli olup karısından boşanınca çocuklar tekrar Nashville’e dönüyor. Ve böyle bir yaşam tarzından sonra rock n’ roll hayata geçiş yapıyorlar. Doğru düzgün çalamamalarına rağmen azmediyorlar ve bir plak şirketiyle imza aşamasına gelince de kuzenleri Cameron Matthew Followill’i (gitar) gruba dahil etmeye karar veriyorlar. (Matthew’nun annesine, “Bir hafta bizde yatıya kalacak,” diye yalan söylemişler. Kalış o kalış.) İsimlerini ise aynı adı taşıyan babaları ve büyükbabalarından esinlenerek koyuyorlar. EN İYİ ROCK GRUBU 2003 yılında ilk EP’lerini çıkardıklarında yaşları 16 ile 23 arasında değişiyor. Üstelik en küçükleri doğru düzgün bas gitar çalamıyor bile. Fakat birkaç ay sonra ilk stüdyo albümleri Youth and Young Manhood yayınlandığında ciddi bir ilgi ile karşılaşıyorlar. Hatta albüm ünlü müzik dergisi NME tarafından ‘son 10 yılın en iyi ilk albümlerinden biri’ olarak nitelendiriliyor. Grup, The Strokes ve U2 ile turneye çıkma fırsatı yakalıyor.

Güney köklerinden ziyadesiyle beslenerek oluşturdukları ikinci albümleri Aha Shake Heartbreak ile Bob Dylan ve Pearl Jam gibi isimlerle turlama şerefine nail oluyorlar. 2007 tarihli üçüncü albümleri Because of the Times ile de yükselişlerini sürdürüyorlar. Fakat asıl patlamaları 2008’de çıkardıkları Only by the Night ile oluyor. (Bu albüm Türkiye’de ocak ayında yerli albüm fiyatından satılacak, duyurulur.) İngiltere listelerine bir numaradan giren grup, albümün ilk single’ı Sex on Fire ile Grammy alıyor, Brit ödüllerinde En İyi Uluslararası Grup ve Albüm ödüllerini topluyor. İngiltere’de 1.5 milyon, ABD’de ise bir yılı doldurmadan 1 milyon satışa ulaşıyor. Ünlü dergilerin kapaklarında hep onlar var. Üstelik ‘Son 10 yılın en iyi rock grubu’ başlıklarıyla. 2009’u Avrupa’nın en büyük festivallerinde sahne alarak geçiren grubu bir önceki sene Belçika, bu yaz da İrlanda’da izlemiş ve sadece bir yıl içinde hayran kitlesinin nasıl arttığını yakından görmüş biri olarak tüm yorumlara katıldığımı söyleyebilirim. İlk çıktıklarında fazlasıyla retro görünen/duyulan bu grup zaman içinde hem görünüş hem de sound olarak açıldı. Fakat kimileri de özellikle son albümü sebebiyle grubu fazla popüler olmakla eleştirdi.

Yine de Kings of Leon’un yükselişi, iTunes örneğinde de görüldüğü gibi, duracağa benzemiyor. Üstelik sadece ABD ya da İngiltere’de değil pek çok ülkede hayranları artıyor ‘kralların’. 

Ömer Karacan’dan Hillside Su’ya Özel Üçüncü Albüm!

“Hillside Su Feel Good Vol.3”

Ömer Karacan’dan Hillside Su’ya Özel Üçüncü Albüm!

NR1 Müzik ve Hillside Su, müzik sektörüne yine damgasını vuracak,

dinleyicilerin kendilerini iyi hissedecekleri üçüncü Hillside Su albümü “Hillside Su Feel Good Vol.3”ü müzikseverlerle buluşturuyor. Müzik dünyasının tanınmış isimlerinin en hit parçalarının biraraya geldiği, D&R’ın “En Çok Satan Yabancı Albümler” listesinde uzun süreler birinciliği bırakmayan, binlerce satan “Hillside Su Feel Good Vol.1 ve Vol.2” nin ardından NR1 Müzik işbirliği ile hazırlanan, Ömer Karacan imzalı “Hillside Su Feel Good Vol.3”’ albümünde, Lounge müzik tarzının en başarılı örneklerinden oluşan 13 parça yer alıyor. “Hillside Su Feel Good Vol.3” albümünde dinleyicileri sürprizler bekliyor.

Albümde ünlü İngiliz şarkıcı Seal’in soul klasiklerini yorumladığı “Soul” albümünün meşhur şarkısı “Free” yer alıyor. Tartışmasız tüm zamanların en güzel sesli şarkıcılarından olan Nat King Cole’un en sevilen şarkıları, yakın zamanda sanatçının orijinal kayıtları kullanılarak yeniden düzenlendi. Bunlardan, Bebel Gilberto’nun yeni vokalleriyle düet haline getirilen “Brazilian Love Song”, hareketli ritmiyle coşturan, enerjisiyle kıpır kıpır eden Latin havasının hissedildiği, “Hillside Su Feel Good Vol.3” albümünün en güzel şarkılarından biri. Pochill grubunun parçası “Porque” Latin müzikseverleri, “Azul” ise Latin house sevenleri sevindirecek. Jem’in yorumladığı “It’s Amazing”, Sex & The City filminde de yer alan, tam Hillside ruhuna uygun muhteşem bir ballad. “Year Of The Cat”, Al Stewart klasiğinin gitar solosu üzerine inşa edilmiş, muhteşem bir chill out şarkısı. Lounge ve chill out tarzında müzik seven dinleyiciler için albümde bu tarzların en önemli isimlerinden Christophe Goze ve DJ Pippi’nin de birer parçası bulunuyor.

Sadece D&R mağazalarında ve Hillside işletmelerinde satılacak olan albüm 21.Aralık.2009 tarihinde yayınlanacak.

 

ALBÜM ŞARKI LİSTESİ:

1- NAT KING COLE feat. BEBEL GILBERTO – BRAZILIAN LOVE SONG

2- JODY WATLEY – I WANT YOUR LOVE (Danny Krivit Edit)

3- SEAL – FREE

4- DJ PIPPI & TUCCILLO feat. CEPPA LUV – THE SUMMER

5- SILENT POETS feat. THOM – MOMENT SCALE (thom.vocal mix)

6- POCHILL – PORQUE

7- MONSIEUR MINIMAL – LOVE STORY

8- RE-TOUCH feat. DRE LOVE – WHITE LINES (Re-Radio Bossa Mix)

9- CHRISTOPHE GOZE – MANANA (Afterlife Remix)

10- LIGHT 4 LINES pres. YNEZ – AZUL (Del Alma Mix)

11- JEM – IT’S AMAZING 12- MAJOR TOM – YEAR OF THE CAT

13- EMPIRE OF THE SUN – WE ARE THE PEOPLE


Susan Boyle Tahtını Bırakmıyor

Britain’s Got Talent yarışmasından Susan Boyle’u hatırlarsınız. Kendisi 48 yaşında, hafifçe şişman, çirkin ve bakımsız bir bayan olarak sahneye ilk çıktığında jüri üyeleri ve seyirciler tarafından çeşitli önyargılara tabii tutulmuştu. Garip bakışlar, kahkahalar….

Böyle bir kadın ne kadar yetenekli olabilirdi ki? Hem ne şansı vardı ki bu bayanın? Hele ki fiziksel güzelliğin baştacı edildiği, güzel olmayanın güzel görünmeye zorlandığı bir yüzyılda…

Fakat Susan Boyle ismiyle biraz manidar gelebilecek parça I Dreamed a Dream’i söylemeye başladığında herkesin ağzı açık kalmıştı. Sürpriz…

Artık kimse gülmüyordu. Boş önyargılar kırılıyor, yerini takdire bırakıyordu. Performans bittiğinde ise herkes ayakta Susan’ı alkışlıyordu. Çünkü bu kadını izlediyseniz, bu büyüleyici yeteneği görmezden gelemezdiniz.

Aylar öncesinden başlayan rüya Susan Boyle’un albümü I Dreamed a Dream 23 Kasım’da çıkarmasıyla rüya olmaktan çıktı. İlk sahneye çıktığında Elaine Page gibi olmak olduğunu söylemişti. Halbuki şimdi kendisi Elaine Page’den çok çok daha ünlü ve çok çok daha fazla takdiri topluyor. Nitekim albüm ve single satışları bunun bir göstergesi olsa gerek. Billboard listesinde Susan Boyle 5 haftadır bir numara. 2,982,000 satışla Alicia Keys, Rihanna, Lady GaGa gibi isimleri geri bırakmış durumda hanımefendi. Bir hafta sonra geçen senenin en çok satan albümü Taylor Swift’in Fearless’ının satışlarını yakalayacağı düşünülüyor. Üstelik onun ne Rihanna gibi bir teni, ne Beyonce gibi bacakları, ne de Lady GaGa gibi bir şov yeteneği var.

Timbaland ve Katy Perry Bir Arada

Timbaland, yeni albümünde bulunan “If We Ever Meet Again” şarkısı için Katy Perry ile birlikte kamera karşısına geçti.Klibin yönetmenliğini daha önce Timbaland’in “Morning After Dark” ve “Say Something” videolarını da yöneten Paul “Coy” Allen üstlendiTimbaland’in “Shock Value 2” albümünde yer alan şarkının video klibi için “Çok derin ve anlamlı olmasını istedim” şeklinde açıklamada bulundu

Jay-Z 80'lere döndü

11’inci stüdyo albümü “Blueprint 3″ten çıkan beşinci single olan “Forever Young”, hem kayıtta hem de klipte Mr. Hudson’ı ağırlıyor. Klibi Anthony Mandler’in yönetmenliğinde çekilen şarkıda Mr. Hudson, Alphaville grubunun “Forever Young” şarkısına ait bir melodiyi seslendiriyor.Alphaville’in 1984’te çıkan ilk albümünde yer alan “Forever Young” şarkısı, gruba dünya çapında şöhret getirmişti.

Snoop Dogg ve Soulja Boy'dan Yeni Single

noop Dogg, yeni albümünde yer alan “Pronto” parçasının klip çekimi için Soulja Boy’la birlikte kamera karşısına geçti.8 Aralık’ta “Malice n Wonderland” ismini taşıyan albümü hayranlarına sunan Snoop Dogg, albümün beşinci single’ı “Pronto”ya klip çekti. Şarkıyı “Soulja Boy”la birlikte seslendiren Snoop, klipte müşterilerini caz müzikle karşılayan pahalı bir restoranda garson kıyafetiyle karşımıza çıkıyor ve bu ciddi ortamın müşterilerini rap müzikle tanıştırıyor.Snoop Dogg’un yeni albümde birlikte çalıştığı isimler arasında R. Kelly, Lil Jon, The-Dream, Brandy ve Pharrell Williams bulunuyor.

U2'dan remix albümü

U2 hayran klubü için bir remix albümü yayınlamaya hazırlanıyor. Remixlerini Artificial Horizon’un yapacağı remix albümünde 13 remix’lenmiş U2 şarkısı yer alıyor. Albüm Ocak ayında yayınlanacak.

Daft Punk geri dönüyor

2000’lerin en önemli house elektronik müzik grubu olarak gösterilen Daft Punk konsersiz geçen bir yılın ardından geri dönüyor. İki Fransız müzisyen Guy-Manuel de Homem-Christo ve Thomas Bangalter’ın biraraya gelerek kurduğu elektronik mzüik grubu Daft Punk, 1997 yılında çıkardığı Homework albümüyle müzik dünyasına giriş yaptı. Müzik dünyasına girişi elktronik müziğe yeni bir soluk getiren ve ilerleyen yıllarda elektronik müzik dünyasına yön veren grup, eletronik house müziğin ikonu haline geldi. Dünya çapında milyonlarca hayranı bulunan ve 2007 yılının soununda başka projelere yoğunlaşma kararı alan Daft Punk’ın 2010 konser turu kamuoyuna sızdı. Gruba çok yakın bir kaynaktan yayınlanan

listeye göre Daft Punk’ın 2010’da konser vereceği şehirler ve mekanlar:

30 Temmuz- Le Zénith, Paris, Fransa

1 Ağustos – Heineken Music Hall, Amsterdam, Hollanda

3 Ağustos – Allianz-Arena, Münih, Almanya

5 Ağustos – The O2, Dublin, İrlanda

7 Ağustos – Parc Des Sports, Nice, Fransa

15 Ağustos – Yankee Stadyumu, New York

22 Ağustos – Sydney Football Stadyumu, Sidney, Avustralya

28 Ağustos – Olympic Park Stadyumu, Melbourne, Avustralya

3 Eylül – Wembley Stadyumu, Londra, İngiltere

6 Eylül – Manchester Şehir Stadyumu, Manchester, İngiltere

'Tehlikeli adamlar' Facebook'la zirveye çıktı

İngiltere’de Noel haftasında müzik listelerinin tahtını ele geçirmek için verilen mücadeleyi rock grubu Rage Against the Machine kazandı.Grubun seslendirdiği “Killing In The Name” şarkısı 500 bin kez yüklenerek, X Factor adlı yarışmanın galibi Joe McElderry’nin parçası “The Climbe”ı 50 bin kopya ile geride bıraktı.Rage Against the Machine’in bu başarısı müşterek bahisçilere bir milyon sterlin kaybettirdi. Bu bahis aslında Facebook’ta başlatılan kampanyanın bir meyvesi.

Coca Cola Song Of The Days

0

Dünya listelerinin en başarılı şarkılarının değerlendirilmesi ile belirlenen günün en iyi şarkısı h.içi hergün Number1 Fm’de.

'Bayan yanı' şarkıcı aranıyor!

Danslarıyla olduğu kadar şarkılarıyla da büyük bir hayran kitlesi edinen Pussycat Dolls grubuna yeni yüzler aranmaya başladı Küçük bir dans grubu olarak müzik dünyasına ilk adımı atan Amerikalı kız grubu Pussycat Dolls’a şarkıcı aranıyor. Nicole Scherzinger, Ashley Roberts, Melody Thornton ve Kimberly Wyatt’dan oluşan grubun kendini yenilemek adına yeni yüzler aradığı söyleniyor. Dağılacakları dedikodularının yalan olduğunu söyleyen grubun kurucusu Robin Antin,büyük bir hayran kitlesini sahip oldukları için ayrılığın söz konusu olmadığını söyledi. Bugüne kadar birçok ödüle layık görülen grubun son dönemlerde anlaşmazlık yaşadıkları iddia edildi.Özellikle grup üyelerinin kendi aralarında yaşadıkları problem yüzünden grubun müzik piyasasından uzak durduğu söyleniyor. İddialara göre grubun solisti Scherzinger dışındaki üyeler gruptan ayrılıyor. Gruba yeni yüzlerin katılacağının doğru olduğunu söyleyen grubun kurucusu Antin, “Grubun enerjisini yenilemek adına yeni yüzler aradığımız doğru. Nicole, grubun solisti olarak kariyerine devam edecek. Ama grubun dağıldığı kesinlikle doğru değildir” dedi.

Devler geliyor!

19 Grammy ödüllü gitar kahramanı Eric Clapton ve rock müzik tarihinin en çarpıcı seslerinden Steve Winwood bir arada Türkiye’de! Santralistanbul’da iki efsane isim ile muhteşem bir canlı performans deneyimi sizleri bekliyor. Biletlerinin bir çoğunun halihazırda tükendiği Avrupa turnesinin son ayağı olan konser 13 Haziran 2010 Pazar günü gerçekleşecek. Winwood Clapton’la arkadaşlığının ilk yılları için “Ben 15, 16 yaşlarındaydım, o ise 18, 19 ve bana ağabeylik yapardı.” diyor. “Beraber müzik dinler, müzik konuşurduk. Arkadaşlığımızın en başlarından beri ağabeylik rolünü üstlendi.” Dostlukları pekiştikçe Clapton ve Winwood yanlarına davulcu Ginger Baker ve basçı Rich Grech’i de alarak Blind Faith’i kurdular. 1969 yılında liste başı olan grupla aynı ismi taşıyan tek bir albüm yayınladıktan sonra grubu dağıttılar. Ama, ne Clapton’ın ne de Winwood’un kariyerinde spotlar ışıltısını kaybetti. Clapton 19 Grammy Ödülü kazandı ve üç farklı durumda Rock ‘n’Roll Hall of Fame’e davet edilmenin onurunu yaşadı; Winwood Yılın Albümü ve Higher Love şarkısıyla En İyi Erkek Vocal Performansı gibi dallarda Grammy aldı. Tekrar bir araya gelme kararı ise Clapton’dan çıktı. Clapton “geçmişte yapılan müziğin güzelliğini ve romantizmini” yeniden yaratmak istiyordu. İkili, Jimi Hendrix’ten (Little Wing), Clapton’tan (Forever Man), JJ Cale’in (Cocaine) Winwood’un Traffic adlı grubundan (Pearly Queen) ve Hendrix’in “Voodoo Chile” ının 16 dakikalik bir versiyonu gibi çaldıkları parçalarla, dinleyicileri rock’n roll’un altın çağlarına geri götürüyoarticlesrlar ve performanslarını Blind Faith albümünden çaldıkları hitlerle süsleyerek hem eski hem yeni fanlara unutulmaz bir gece yaşatıyorlar