Bu yıl 5. düzenlenen Billboard Yılın Kadını ödülleri müzik dünyasının kadın sanatçıları onurlandırma yollarından biri. Bu yıl Black Eyed Peas ekibinden Fergie Yılın Kadını ödülüne layık görüldü. 2 Aralık 2010′da New York’ta gerçekleşen geceye kocası aktör Josh Duhamel ile katılan ve bu yıl Glamour dergisi tarafından da Yılın Kadını seçilen Fergie, Billboard dergisinin son sayısının da kapağını süslüyor.
Rekor kırmaya artık alışmış olan Lady Gaga Madame Tussauds Mumya Müzesi için hazırlanan 6 farklı mumyası ile bu konuda da bir numara olmayı başardı! Londra, New York, Las Vegas, Hollywood, Amsterdam, Berlin, Shanghai ve Hong Kong’daki Madame Tussauds’larda yerini alacak olan bu mumyaları gerçeğinden ayırdetmek neredeyse imkansız. İşte son iki yılda giydiği farklı kıyafetlerle ölümsüzleşen Lady Gaga:
Müzisyen Billy Ray Cyrus’ın kızı olan ve Hannah Montana adlı TV şovuyla küçük yaşta üne kavuşan Cyrus’ın arkadaşlarıyla gittiği bir partide uyuşturucu içerken çekilen görüntüleri internete sızdı.
İnternetteki Tmz.com sitesinde yayınlanan bu görüntüler Cyrus’ın genç hayranlarını şoke etti.
Genç yıldızın babası Billy Ray Cyrus ise Twitter‘daki sayfasına yazdığı mesajda bu olaydan duyduğu üzüntüyü “Üzgünüm çocuklar. Bu konu hakkında bir fikrim yoktu. Bu videoyu ilk kez gördüm, Şu anda bazı şeyler benim kontrolüm dışında gelişiyor” diye konuştu.
Parti sırasında Cyrus’ın yanında bulunan arkadaşları ise genç yıldızın dumamını içine çektiği maddenin uyuşturucu olmadığı konusunda ısrar ediyor.
Arkadaşları içtiklerinin “salvia” adı verilen halüsinasyon yaratan bir bitki olduğunu ileri sürüyorlar.
Miley Cyrus‘ın annesi Trish ile babası Billy Ray şu sıralar boşanma aşamasında.
ABD’nin en kalabalık toplu taşımacılık sistemlerinden biri olan Los Angeles Transit sistemine bağlı metro ve otobüslerde Türk sanatçı Sinen Saniye’nin klibi “I’ll Confide” çalınacak.
Ocak ayından itibaren, aralarında ünlü Hoolywood durağının da bulunduğu ulaşım sisteminde seyahat eden Amerikalı yolculara her gün defalarca Sinem’in klibi dinletilecek.
ŞUBAT AYINDA İSTANBUL’DA
Sinem Saniye konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “New York’da oturup ve Amerika’nın Los Angeles gibi başka şehirlerinde müzik dünyasında adım atmak gerçekten çok sevindirici ve heyecan verici benim için. Benim hedefim zaten tek bir şehirde ya da ülkede müziğimi duyurmak değil, geniş kapsamla başırılı olmak. Sebebi seyat etmeyi ve turneye çıkmaya çok severim. Dolaysıyla bu şekilde müziğimi sevenlerin ilk kez yüzlerini görüşmüş oluyorum, hayranlarımla tanışmak benim için büyük bir mutluluk oluyor.
Angelina Jolie’yi nasıl bilirsiniz? Ünlü, güzel, seksi ve kadınsı. Öyle ki her yıl çeşitli dergilerin yaptığı anketlerde dünyanın en seksi kadınlarından biri seçiliyor. Ne var ki Jolie kendini hiç de öyle görmüyor. Hatta kadınlığını yeni keşfettiğini söyleyerek hayranlarını şaşırtıyor…
Gerek güzelliğiyle gerek dünyadaki afetlere olan duyarlılığı ve yardımlarıyla, gerekse Brad Pitt ile olan evliliğiyle gündemden düşmeyen Angelina Jolie, yeni filmi ‘Turist’te canlandırdığı ‘Elise Ward’ ile daha öncekilere oranla oldukça farklı bir karaktere hayat verdi. Jolie de kadınlığını ‘Elise Ward’ ile keşfettiğini söylüyor. Jolie, kendisiyle ve ‘Turist’teki rol arkadaşı Johnny Depp ile ilgili olarak özel açıklamalarda bulundu. Florian Henckel Von Donnersmarck’ın yönettiği ‘Turist’, kırık kalbinin acısından kurtulmak için İtalya’ya giden Amerikalı ‘Frank’in (Johnny Depp) olağanüstü bir kadın olan ‘Elise’ (Angelina Jolie) ile yolunun kesişmesinin sadece bir tesadüf olmadığını anlaması ve kendisini tehlikeli bir entrikanın içinde bulmasıyla şekilleniyor. Pinema Film tarafından getirilen ve 10 Aralık’ta gösterime giren ‘Turist’te diğer rolleri Paul Bettany ile Timothy Dalton paylaşıyor.
• ‘Turist’te canlandırdığınız ‘Elise Ward’in karakteri hakkında kısa bir bilgi verebilir misiniz? Bu bir âşk hikâyesi. ‘Elise Ward’ esasında kim olduğunu ve kime âşık olduğunu anlamaya çalışan 2 erkek arasında kalmış bir karakter. Bir yanda yeni tanıştığı kibar ve tuhaf bir öğretmen, diğer yanda uzun süredir aşık olduğu tehlikeli, esrarengiz ve aksiyon dolu bir adam. Aslında o da diğer tüm kadınlar gibi herşeye aynı anda sahip olmayı isteyen bir kadın. Ben rolüme hazırlanırken hiçbir şeyden etkilenmeden karaktere fazla bir ağırlık ve yük vermeden onu karanlık bir kişilik değil de biraz safça betimledim. ‘Turist’te Venedik’in büyüsü içerisinde çok güzel, hoş, herkesin izlemekten keyif alacağı, insanların konuyu fazla ciddiye almadan sadece hoşça vakit geçireceği bir şey ortaya çıkarmak istedim.
• Projeye nasıl dahil oldunuz? Senaryo bana Florain Henckel Von Donnermarck’ın yönetmen olmayı kabul etmesinden önce gelmişti. O sırada Brad’in çekeceği film iptal olmuştu. Benim de birkaç aylık boşluğum vardı. Dürüst olmak gerekirse bir sonraki projem için çocukları bir stüdyoya veya kötü bir mekâna sadece çekimler için sürüklemek istemiyordum. Ailecek güzel vakit geçirebileceğim güzel bir mekânda çekilecek bir senaryoya sahip olan bir proje tam da benim aradığım şeydi. ‘Turist’in Paris ve Venedik’te çekileceğini öğrenince teklifi hiç düşünmeden kabul ettim.
• İlk kez Johnny Depp ile birlikte bir filmde rol aldınız. Onun hakkında neler söyleyebilirsiniz? Johnny ile birlikte bir filmde rol almak gerçekten oldukça hoş ve keyifliydi. O, 90’lı yıllardan gelen hem resim yapan hem müzik icra eden çok faklı bir sanatçı, çok büyük bir oyuncu. Çekimler sırasında oldukça eğlendik. Bir anda doğaçlama olarak yeni bir şeyle gelebilen role farklılık getirebilen çok yaratıcı biri. Onunla çalışmak gerçekten benim için büyük bir keyifti.
• Johnny ile birlikte oynamak sizin seçiminiz miydi? Hayır, yapımcının ve yönetmenin kararıydı. Kimse fikrimi sormadı. Ama onunla çalışmak heyecan verici ve keyifliydi.
‘İLK BULUŞMAMIZ EBEVEYNSELDİ’
• İlk tanışmanız nasıl gerçekleşti? İlk tanışmamızın sanki çok heyecanlı geçmesi gerekiyormuş gibi herkesin sürekli sorduğu soru bu. İlk görüşmemiz yaklaşık bir saat sürdü ve oturup çocuklarımızla ilgili sohbet ettik. Gerçekten iş buluşmasının ötesinde ebeveynsel bir buluşmaydı.
• Çocuklar hemen birbirlerine kaynaşmış sanıyorum… Evet, özellikle benim oğlum Maddox ile Johnny’nin oğlu Jack arasında karşılaştıkları ilk andan bir bağ oluştu. Öyle ki birbirlerine hiç yabancılık çekmeden hemen oyun oynamaya başladılar. Birlikte video oyunlarında savaş yapmaya bayılıyorlar.
• Daha önce rol aldığınız aksiyon filmlerindeki karakterlerinizle kıyaslandığı zaman ‘Elise Ward’, karakteri daha farklı. Çok daha dişi bir karakter. Bu konuda ne diyebilirsiniz? Sanıyorum ben de birçok kadın gibi yeni seferde bir öncekinden farklı çalışmalar içinde bulunmayı seviyorum. Geçmişte birçok farklı karakteri canlandırdım. Bunlar çok kaba, katı ve sert karakterlerdi. Ve şimdi kibar ve seksi hanımefendi bir karakteri canlandırmaktan oldukça keyif aldım. Sonuçta hepimiz değişikliği severiz, öyle değil mi?
• Peki bu karakterle kendinizi karşılaştırdığınızda gerçek hayatınızda da kendinizi seksi bir kadın olarak tanımlayabilir misiniz? Hayır, ‘Elise Ward’, karakteri bana daha çok en küçük kızımı hatırlatıyor. Karakteri oluştururken ‘Vivienne’nin tarzını kendime örnek aldım. Tütü giymeye bayılan, her şeyi pembe olan, kızsal her şeyden zevk alan tam anlamıyla küçük bir hanımefendi. Benim büyüme tarzım bu şekilde değildi.
• ‘Elise Ward’ karakteriyle kendinizi kıyasladığınızda en temel farklılığın ne olduğunu söyleyebilirsiniz? ‘Elise Ward’ karakterini canlandırırken kendimle ilgili Amerikan olan her şeyi bir kenara bırakmam gerekiyordu. Bana göre Amerikalı modern kadınların yaradılışlarında girişkenlik ve saldırganlık var. Onlar karakterleri gereği daha başına buyruk, baskın, hızlı ve aceleci tiplerdir. ‘Elise Ward’ karakterinden kadınlıkla ilgili çok şey öğrendiğimi söyleyebilirim. Filmin başlangıcındaki ilk sahnemde caddede karşıdan karşıya seksi bir şekilde yürüyerek geçmem gerekiyordu. Florian bu sahne için beni daha ağır adımlarla 7 farklı şekilde tekrar tekrar yürüttü. En sonunda karşı caddeye yürürken acele etmektense ağır adımlarla ve kadınsı bir şekilde yürümenin ne denli zevkli olduğunu öğrendim. Normalde ağır bir tip değilimdir. Her şeyi acelece yapmayı severim ama bu karakterle arkama yaslanıp kadınlığımı hissedip bunun her anından zevk almanın ne kadar güzel bir duygu olduğunu öğrendim. Bunu daha önce bilmiyordum.
• Bu filmde Audrey Hepburn’u çağrıştıran bir havanız da var. Bu konuda ne düşünüyorsunuz? Bu gerçekten çok büyük bir iltifat. Beni kibar bir hanımefendiye dönüştürebilmek için çok uğraştık. Bu karakter çok fazla bakım, saç, makyaj, gereğinden fazla titizlik ve itina gerektirdi. Bütün bunlar hoşuma da gitti. Eğlenceliydi ama ne yalan söyleyeyim sadece film çekimi süresince yaşadım bunları.
• Bir sahnede Johnny ile birlikte muhteşem bir dans gösteriniz bulunuyor. Nasıl hazırlandınız? Bu sahne için çok fazla tekrar yapmamız gerekiyordu. 4-5 kez dans dersleri aldık. İlk seferinde sıkça birbirimizin ayaklarına bastık. Zordu ama eğlenceliydi de. Çok güldük. Ciddi olabilmek için ve dans ederken aptal görünmemek için bayağı uğraştık. Her ne kadar kabul etmese de Johnny gerçekten iyi bir dans partneri.
• Basında Johnny ve sizin beraber duş aldığınız bir sahnenin olduğu haberleri yayınlandı. Filmde böyle bir sahne yoktu. Sahi bu duş sahnesine ne oldu? Senaryo üzerinde birçok değişiklik yapıldı. Daha önceki versiyonlarında olabilir ama Johnny ekibe dahil olduğu sırada zaten böyle bir sahne senaryoda yoktu.
‘YETENEKLİYİM’
• Tekne kullandığınız sahneler var. Daha önce tekne kullandınız mı? Bu sahneler biraz zorlayıcı ve gerçekten eğlenceliydi. Daha önce hiç tekne kullanmamıştım ama düzgün kullanmayı öğrenene kadar ders aldım. Tekne kurslarına pazar günleri çocuklarımla birlikte gidiyordum. Bu nedenle de kurs eğlenceli oldu. Bunun için bana herhangi bir ehliyet vermediler ama sonuçta ne bir yere çarptım ne de birini yaraladım. Sanıyorum bu konudaki yeteneğim bir hayli iyi.
Geçtiğimiz günlerde celebuzz.com adlı pop magazin sitesine konuşan Justin Bieber hiç beklenmedik bir şey itiraf etti. “Uzun saçlarından artık sıkıldığını, saçını Justin Timberlake gibi kısa kestireceğini” söyledi. Bu konuda hayranlarının tepkisinden çekinen küçük yıldız şimdilik kararsız gözüküyor…
Uzun süre müzik dünyasından uzak kalan Eminem, 53. Grammy Ödülleri’nde tam 10 dalda aday olduğundan beri çok heyecanlı.. Eminem, altı dalda aday olan Lady Gaga’yı geride bıraktı. Grammy gecesini bekleyen ünlü rapçi “bu benim için uzun süredir beklediğim başarı olacak” dedi..
Amerikan müzik endüstrisinin en büyük ödüllerinden olan Grammy‘lerin ödül töreni 2011 yılının şubat ayında düzenlenecek, ancak ödül heyecan şimdiden başladı: 53. Grammy Ödülleri’nin adayları önceki gece düzenlenen Grammy Adayları Konseri ile açıklandı. Bu yıl ise Grammy’lere Eminem damgasını vuracak gibi görünüyor, zira rapçi tam 10 dalda aday gösterildi; ki bu bunlar arasında ‘en iyi albüm’, ‘en iyi kayıt’ ve ‘en iyi sanatçı’ kategorileri de bulunuyor. Müzik otoriteleri, şarkının Grammy Ödülleri’nde bunca kategoride aday seçilmesini, “Eminem’in dönüşü muhteşem oldu” şeklinde yorumluyor. 39 yaşındaki şarkıcı, uyuşturucu sorunları nedeniyle birkaç yıl müzik piyasasından uzak kalmıştı. Gerçek adı Marshall Mathers III olan Eminem, 2009’da Relapse, bu yıl da Recovery albümünü yayınladı.
LADY’LER ‘KAPIŞACAK’ Eminem’in en yakın takipçisi ise Bruno Mars. Mars’ın yedi dalda adaylığı bulunuyor. Son dönemlerin adından en çok söz ettiren şarkıcılarından Lady Gaga ise, tıpkı Jay-Z ve country müzik topluluğu Lady Antebellum gibi, altışar dalda Grammy’ye uzanmayı deneyecekler. The Fame Monster ile en iyi albüm ödülü ve en iyi kadın vokal için sıraya giren Lady Gaga dört dalda, Katy Perry ile yarışacak. Öte yandan ABD’yi şarkıcı Beyonce ve 16 yaşındaki Kanadalı Justin Bieber’in sadece ikişer dalda aday olmaları sürpriz olarak nitelendiriliyor. Toplam 109 kategoride ödüllerin dağıtılacağı ve her kategoride beş sanatçı veya grubun birbiriyle mücadele edeceği 53. Grammy Ödülleri töreni, ABD’nin Los Angeles kentinde, 13 Şubat gecesi düzenlenecek.
İŞTE BÜTÜN ADAYLIKLAR;
EN İYİ KAYIT B.o.B. Feat. Bruno Mars – ‘Nothin’ On You’ Eminem Feat. Rihanna – ‘Love the Way You Lie’ Cee Lo Green – ‘F*** You’ Jay-Z & Alicia Keys – ‘Empire State of Mind’ Lady Antebellum – ‘Need You Now’
EN İYİ ALBÜM Arcade Fire – ‘The Suburbs’ Eminem – ‘Recovery’ Lady Antebellum – ‘Need You Now’ Lady Gaga – ‘The Fame Monster’ Katy Perry – ‘Teenage Dream’
EN İYİ ŞARKI Ray LaMontagne – ‘Beg Steal or Borrow’ Eminem Feat. Rihanna – ‘Love The Way You Lie’ Cee Lo Green – ‘F*** You’ Miranda Lambert – ‘The House That Built Me’ Lady Antebellum – ‘Need You Now’
EN İYİ ÇIKIŞ YAPAN ŞARKICI Justin Bieber Drake Florence & The Machine Mumford & Sons Esperanza Spalding
EN İYİ KADIN POP ŞARKICI Sara Bareilles – ‘King of Anything’ Beyonce – ‘Halo (Live)’ Norah Jones – ‘Chasing Pirates’ Lady Gaga – ‘Bad Romance’ Katy Perry – ‘Teenage Dream’
EN İYİ ERKEK POP ŞARKICI Michael Buble – ‘Haven`t Met You Yet’ Michael Jackson – ‘This Is It’ Adam Lambert – ‘Whataya Want From Me’ Bruno Mars – ‘Just the Way You Are’ John Mayer – ‘Half of My Heart’
EN İYİ COUNTRY ALBUMÜ Dierks Bentley – ‘Up on the Ridge’ Zac Brown Band – ‘You Get What You Give’ Jamey Johnson – ‘The Guitar Song’ Lady Antebellum – ‘Need You Now’ Miranda Lambert – ‘Revolution’
EN İYİ RAP VOKAL PERFORMASI Drake – ‘Over’ Eminem – ‘Not Afraid’ Ludacris – ‘How Low’ T.I. – ‘I’m Back’ Kanye West – ‘Power’
EN İYİ ROCK ALBÜMÜ Jeff Beck – ‘Emotion & Commotion’ Muse – ‘The Resistance’ Pearl Jam – ‘Backspacer’ Tom Petty and the Heartbreakers – ‘Mojo’ Neil Young – ‘Le Noise’
Efsanevi İngiliz rock grubu Rolling Stone’un solisti Mick Jagger ve gitaristi Keith Richards’ın arasına “hatıralar” girdi. Richards’ın kısa süre önce yayınlanan biyografisini “Açıkçası kitabı oldukça sıkıcı ve sakil buldum. İnsanlar böyle kitapları para kazanmak için yazıyor. Keith neden böyle anlamsız bir şey yaptı anlamadım” şeklinde değerlendirmesi üzerine Richards’ın yakın dostuna tepki gösterdiği iddia ediliyor. Richards kitabında Mick Jagger’ın cinsel organının küçük olduğunu yazınca, Jagger’ın eski sevgilisi Jerry Hall tarafından yalanlanmıştı.
New York’ta Afrika’ya yardım amacıyla düzenlenen müzayedede NBA takımı Los Angeles Lakers’ın iki kişilik maç bileti açık artırmaya çıkarıldı. Yardım kuruluşunun kurucusu Charlize Theron daha fazla bağış için maçı, satın alacak kişiyle izleyeceğini söyleyince bilet 20 bin dolara satıldı.
Christina Aguilera’ya eski eşinden büyük kazık! Not Myself Tonight albümünü çıkardığı nisan ayında, evindeki giyinme odasında çekilen yarı çıplak fotoğraflarının ortaya çıkmasıyla büyük şok yaşayan seksi yıldızın fotoğraflarının boşandığı eşi Jordan Bratman tarafından internete sızdırdığı iddia ediliyor. Çift ekim ayında sürpriz biçimde boşanmış ve ayrılığın sebebinin Aguilera’nın kadınlara ilgi duyması olduğu iddia edilmişti. Ünlü yıldız malikanesindeki giyinme odasında çekilen fotoğraflarda seksi sahne kostümleriyle yarı çıplak görünüyor.
Son konserinde giydiği transparan kıyafetle olay yaratan rap yıldızı Nicki Minaj, katıldığı TV şovunda ilginç bir sürprizle karşılaştı.Programın sunucusu George Lopez, konserinde kalça dekoltesiyle dikkat çeken şarkıcıya bir ‘ganimet koruyucu’ olarak adlandırdığı dikenli teli hediye etti.
Eğlence dünyasının en zengin çiftlerinden biri olarak gösterilen Beyonce ve Jay-Z, birbirlerine pahalı hediyeler almaktan hoşlanıyor. Beyonce, 41 yaşına basmaya hazırlanan eşine büyük bir sürpriz yaparak iki milyon dolarlık Bugatti Veyron Grand Sport otomobilini hediye etti. Beyonce’nin dünyanın en hızlı otomobili olarak gösterilen aracın siparişini yaklaşık bir yıl önce verdiği ve otomobillere son derece düşkün eşine şaşırtıcı bir sürpriz yapmak istediği ifade edildi.
18 yaşındaki hacker Deniz A’nın, bazı sanatçıların şarkılarını çalarak satmaya çalıştığı iddia ediliyordu..Alman gazetesi Bild’in haberine göre, Deniz A bu sanatçılardan Lady Gaga’ya gönderdiği mektupta, “Yaptığımdan utanç duyuyorum. Sonuçlarını düşünemedim.” sözlerine yer verdi.
Kendini DJ Stolen ismiyle tanıtan Deniz A’nın, Lady Gaga’nın yanı sıra, Justin Timberlake, Kesha ve Kelly Clarkson gibi sanatçıların yakınlarının bilgisayarlarına sızmayı başardığı belirtiliyor.
Deniz A bu yolla elde ettiği sanatçıların yeni şarkılarını internet üzerinden satmaya çalışırken yakalanmıştı.
Ayrıca 23 yaşındaki bir arkadaşıyla birlikte, Kesha’nın son derece özel fotoğraflarını web sitelerinde yayınlamışlardı.
Hakkında henüz dava açılmayan Deniz A ile ilgili soruşturma Duisburg kentinde sürüyor.
Avukatı, müvekkilinin yıldızların hayatına bilgisayar korsanlığı ile girmenin cazibesine kapıldığını ve bunun bir hata olduğunun bilincinde olduğunu dile getirdi.
Lady Gaga’ya mektubunda yaptığının hata olduğunu anladığını dile getiren Deniz A da, “Başını ağrıttığım herkesten özür diliyorum” dedi.
Bu aralar yeni filmi ‘127 Saat’le gündemde olan Danny Boyle, kendisini sinema dünyasına tanıtan ikinci uzun metrajı ‘Trainspotting’in merakla beklenen devam filmi hakkında konuştu.
Beyazperde.com’un haberine göre, devam filmi hakkında neredeyse 10 yıldır süren dedikodulara “Evet, olacak” şeklinde ilk ağızdan cevap veren yönetmen Boyle, “Hepsini birleştirecek sağlam bir hikâyemiz var” diyor ve ekliyor,”Fakat oyuncular orta yaşa geldiklerinde olacak bir iş, şimdi değil.”
‘PORNO’DAN UYARLANACAK Irvine Welsh’in aynı isimli kitabından uyarlanan Trainspotting’in devamı da yine aynı yazarın ‘Porno’ isimli kitabından uyarlanacak. Trainspotting’in yıldızı Ewan McGregor’ın daha önce de dediği gibi, ‘Porno’ devam filmi için en uygun kaynak olsa da doğru öyküye sahip olduğu konusunda soru işaretleri mevcut.
Boyle da McGregor gibi düşünüyor, “McGregor haklı. ‘Porno’, bir başyapıt olan orijinal romandan uyarladığımız Trainspotting’in devamını anlatmıyor elbette. Ama üzerinde çalışıyoruz ve kesinlikle aynı potansiyele sahip.”
HENÜZ YAŞLARI UYGUN DEĞİL Kısa yoldan para kazanmanın yolunun porno film endüstrisinden geçtiği bir dünyayı anlatan ‘Porno’ ile ‘Trainspotting’in arasında 10 yıllık bir fark var. Fakat ilk filmin ardından 16 yıl gibi bir süre geçse de Oscarlı yönetmen Boyle; Rent Boy, Sick Boy, Spud ve Begbie’nin devam filmi için henüz uygun yaşta olduğunu düşünmüyor.
John Lennon, bundan tam 30 yıl önce bugün ‘hasta’ hayranı Mark David Chapman tarafından New York’ta kaldığı ötelin önünde öldürülmüştü. Bugün hem orada hem de dünyanın pek çok yerinde anılıyor.
takvimler 8 Aralık 1980 tarihini gösteriyordu. Sevgilisi Yoko Ono ile birlikte biraz önce çıkmışlardı stüdyodan. ‘Walking On Thin Ice’ın kayıtlarıydı tamamlanan. ‘İnce Buz Üzerinde Yürümek’ zordu hakikaten. Otelin önünde hayranlarına imza verirken, iki saat önce gelip plağını imzalatan Mark David Chapman, ‘Mr. Lennon’ diye seslenmiş, yuvarlak gözlüklerinin arkasından dünyanın en sakin yüzüyle bakan John Lennon dönünce de ateş edivermişti. Kaldırıma düştüğünde sevgilisi Yoko Ono başucundaydı. Sanki bir yerlerden de o ünlü şarkılarının sözleri duyuluyordu: “Imagine there’s no heaven (Cennetin olmadığını hayal et!)” Bütün hayatı bir bakıma cehennem gibi geçmişti. Dolayısıyla, cennetin olmadığını hayal etmesinden daha doğal ne olabilirdi ki?
John Lennon’un “imagine” şarkısı 2000 yılında “tüm zamanların en iyi şarkısı” seçilmişti;
Liverpoollu işçi çocuğu
John Lennon, tam 30 yıl önce bugün öldürüldüğünde henüz 40 yaşındaydı. 9 Ekim’de İngiltere’nin işçi şehri Liverpool’da dünyaya gelmiş, denizci olan babasını 20 yılda hepi topu iki kez görebilmişti. 17 yaşındayken annesini kaybettiğini de söylersek, Liverpool’lu gencin ‘John Lennon olması için bütün koşullar yerine gelmişti’ diyebiliriz ironik bir biçimde.
Ancak hayatının seyrini değiştirecek olan Paul McCartney ile tanışmasıydı. Bu tanışma, 1960’ta The Beatles’ın temellerini de atacaktı. The Beatles ismi, Paul McCartney’in önerisiydi: ‘Ritim’ ve ‘bok böcekleri’ kelimelerinin bir araya getirilmesinden başka bir şey değildi! 1964’te çıkan ilk albümle The Beatles’ın yükselişi başlayacak, Bob Dylan ile birlikte hayatlarına giren uyuşturucu ise grubu farklı ufuklara yöneltecekti.
‘Let it be!’
John Lennon ve Yoko Ono arasındaki ilişki de The Beatles’a olumsuz yönde tesir ediyordu. Evet, aralarında derin bir aşk vardı ama onun The Beatles’a bu kadar yakın olması ve John Lennon’la birlikte grubu da etkilemesi Paul McCartney’i çileden çıkarıyordu. Paul McCartney,‘Let It Be’ albümünün çıkışından hemen önce, The Beatles efsanesine son verdiklerini duyuracaktı kamuoyuna.
The Beatles hayranlarının önemli bir bölümüne göre, grubun dağılmasının arkasında yatan asıl etken Yoko Ono’dan başkası değildi. 20 Mart 1969’da evlenen Lennon ve Ono, Rock’n Roll dünyasını dehşete düşürecek bir şey yaparak hayat boyu birlikte olacaklarına dair yemin edecek ve öyle de yapacaklardı. Ta ki, bundan 30 yıl önce New York’ta öldürülene kadar…
Katy Perry, çizgi dizi The Simpsons’ın 5 Aralık’ta ABD’de Fox kanalında yayınlanan The Fight Before Christmas (Noel’den Önceki Kavga) başlıklı özel Noel bölümünde, kuklalı canlı kısımda konuk oyuncu olarak yer aldı. Simpsons karakterlerinin kukla versiyonlarıyla göründüğü bu kısımda PVC’den yapılmış kırmızı renkli bir elbise giyen Katy Perry bölümde bar işletmecisi Moe’nun kız arkadaşını canlandırdı.
Yakışıklılığıyla genç kızların yüreklerini hoplatan İtalyan pop yıldızı Tiziano Ferro eşcinsel olduğu yolunda çıkan dedikoduları dolaylı olarak kabul etti..İtalya’da yayınlanan Vanity Fair Dergisi’ne konuşan Ferro, “Yıllarca kendimden hoşnut olmadan yaşadım. Açık olmanın beni daha iyi bir yaşama götüreceğini umuyorum” sözlerini kullandı.
‘HABERLER İNCİTTİ’ Ferro, son aylarda kimliği gizli tutulan bir erkekle hakkında çıkan iddialara karşılık, “Bu haberler beni incitti. Ama cinsel tercihimin açığa çıkmasından değil. Sinirlendim, çünkü keşke bir erkek arkadaşım olsaydı. Ama yoktu” dedi.
”Av Mevsimi” filminde Cem Yılmaz’ın, daha önce Kazım Koyuncu’nun seslendirdiği ”Hayde” isimli türküsünü seslendirdi. Videosu internette çok popüler oldu..
Karadeniz yöresi türkülerini seslendiren Gökhan Birben, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ”Hayde”nin Hemşin yöresine ait anonim bir türkü olduğunu, düzenlemesini Melek Akman ile yaptıklarını belirtti.
Cem Yılmaz’ın, Yavuz Turgul’un yönettiği ”Av Mevsimi” filminde ”Hayde” türküsünü seslendirmesine sevindiğini ifade eden Birben, ”İlk kez dinlediğimde çok heyecanlandım. Cem Bey’in Karadeniz şivesini bu kadar saydam ve düzgün kullanmasına hayran kaldım. Birçok kişi Karadeniz şarkısı seslendirdi, filmlerde söylendi, ancak bu kadar temiz ve düzgün okunanını ilk kez dinledim. Çok mutlu oldum. Özellikle şarkının söylendiği anlarda Şener Şen gibi bir ustanın yüzüne yansıyan mutluluk beni daha da mutlu etti” diye konuştu.
Karadeniz türkülerinin popülaritesinin, Cem Yılmaz’ın seslendirmesiyle artacağı yönündeki inancını dile getiren Birben, şunları kaydetti:
”Karadeniz müziği hızlı oluşu ve insanları mutlu etmesi nedeniyle seviliyor. Kazım’ın ardından, söylediği türkülere ilgi arttı. Cem Bey’in doğal olarak bu türküyü seslendirmesi çok iyi, ancak bazı değerlerin tamamen yayılmasını doğru bulmuyorum. Reyting uğruna kirliliği getirebilir. Kazım’ın ‘milyonlarca dinleyicim olacağına 100 bin samimi dinleyenim olsun’ diye çok güzel bir sözü vardı. Ne kadar çok yayılırsa kirlilik o kadar artar. Popülerliği artırmak adına değerlerimizi yok etmemeliyiz. Çünkü bu türkülerin hepsi bir hikaye, hepsi bir tarih.”
Geçtiğimiz ay üçüncü albümü ‘Speak Now’ı çıkaran ABD’li country müzik şarkıcısı Taylor Swift’in, 25 Haziran 2011’de ABD’nin Massachusetts Eyaleti’nde 68 bin kişi kapasiteli bir stadyumda vereceği konserin biletleri 5 dakikada tükendi. 20 yaşındaki yıldızın ABD’nin Los Angeles kentinde vereceği iki konserin biletleri de satışa çıktıktan 2 dakika sonra tükenmişti.
Swift son yılların en hızlı yükselen isimlerinden. Son albümü ‘Speak Now’ piyasaya çıktığı ilk hafta tam 1. 4 milyon adet satan genç şarkıcı, büyük bir rekora imza atmıştı.